3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2299 Karar No: 2019/10106 Karar Tarihi: 09.05.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/2299 Esas 2019/10106 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen mahkumiyet hükmü temyiz edildi. Yapılan incelemede, adli para cezalarının tür ve miktarının, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'a eklenen geçici 2. madde uyarınca kesin nitelikte olduğu belirtilerek, temyiz istemi reddedildi. Ancak, sanık hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazları kabul edilerek, karar bozuldu. Bozma nedenleri arasında, sanığın sorgusunun usulüne uygun yapılmadığı, cezanın yanlış tayin edildiği, haksız tahrik hükümlerinin tartışılmadığı, savunma hakkının kısıtlandığı, hak yoksunları uygulamasında kararın Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda verilmediği gibi durumlar yer aldı. Kararda, 5237 sayılı TCK'nin 86/1-3-e, 87/1-c, 29, 53 ve 87/1-son maddeleri ile 5271 sayılı CMK'nin 147., 191. ve 226. maddeleri, 6217 sayılı Kanun'un 26. maddesi ve 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi anıldı.
3. Ceza Dairesi 2019/2299 E. , 2019/10106 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: 1) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Hükmolunan adli para cezalarının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca hüküm kesin nitelikte bulunduğundan sanık müdafiinin ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE, 2) Sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; a) Asliye Ceza Mahkemesince görevsizlik kararı benimsenerek yargılanmaya başlanmış ve devam edilmiş olması karşısında, sanığın yeniden 5271 sayılı CMK’nin 147. ve 191. maddeleri uyarınca sorgusunun yapılması zorunlu olup, CMK’nin 147. ve 191. maddelerindeki hakları hatırlatıldıktan sonra usulüne uygun sorgusu yapılarak karar verilmesi gerekirken hakları hatırlatılmadan sorgusu yapılarak savunma hakkının kısıtlanması, b) Sanığın silahla yüzde sabit ize neden olacak şekilde kasten yaralama suçunu işlediği olayda, 5237 sayılı TCK"nin 86/1-3-e, 87/1-c maddeleri gereğince belirlenen cezanın 5 yıldan az olması halinde, TCK"nin 87/1-c-son maddesi gereğince cezanın 5 yıla çıkartılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik ceza tayini, c) Tarafların aşamalardaki beyanları ve alınan doktor raporlarına göre sanık ile müştekinin karşılıklı olarak birbirlerine hakaret etmeleri ve yaralamaları şeklinde gerçekleşen olayda, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarihli esas 2002/4-238-2002/367 sayılı kararında belirtildiği üzere, ilk haksız hareketin hangi taraftan geldiğinin tespit edilememesi durumunda sanık lehine 5237 sayılı TCK’nin 29. maddesindeki haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, d) Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 2017/133 ve 2017/247 tarihli kararlarında belirtildiği şekilde, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 226. maddesi hükmü gereğince ek savunma hakkı tanınmadan, iddianamede ve görevsizlik kararında gösterilmeyen 5237 sayılı TCK"nin 87/1-son maddesinin uygulanması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması, Kabule göre de; e) 5237 sayılı TCK"nin 86/1 ve 86/3-e maddeleri uyarınca hükmolunan "1 yıl 6 ay" hapis cezası üzerinden, TCK"nin 87/1-c maddesi gereğince bir kat artırım yapıldığında cezanın "2 yıl 12 ay" hapis cezası yerine "3 yıl" hapis cezası olarak belirlenmesi, f) 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesi gereğince hak yoksunları uygulanırken, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas - 2015/85 Kararının gözetilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince sanığın kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 09.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.