Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/7728 Esas 2019/12216 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/7728
Karar No: 2019/12216
Karar Tarihi: 14.10.2019

Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2019/7728 Esas 2019/12216 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık mala zarar verme suçundan cezalandırılmış, ancak aynı dosyada yer alan hırsızlık suçu yönünden verilen kararın istinaf ve temyiz yoluyla bozulmasının ardından yeniden değerlendirilmesi gerektiği belirtiliyor. Mağdurun tüm zararlarının sanık tarafından karşılandığını bildirmesi karşısında Etken Pişmanlık hükümlerinin gözetilmediği için cezada indirim yapılmaması isabetli bulunmadı. Bu nedenle Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesi kararı, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 168/2. maddesi gereğince bozuldu.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 62 ve 52. maddeleri
- 168/2. maddesi
8. Ceza Dairesi         2019/7728 E.  ,  2019/12216 K.

    "İçtihat Metni"

    Mala zarar verme suçundan sanık ..."in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 62 ve 52. maddeleri gereğince 2.000,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesinin 21.03.2017 tarihli ve 2017/74 esas, 2017/217 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamına göre; sanığın mala zarar verme suçuyla birlikte işlediği hırsızlık suçu yönünden Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesince verilen kararın istinaf yoluna başvurulması üzerine, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesinin 30.05.2017 tarihli ve 2017/1146, 2017/1131 sayılı kararı ile istinaf başvurusunun esastan reddedilmesini müteakip, bu kez anılan karara karşı temyiz yoluna başvurulduğu ve Yargıtay 13. Ceza Dairesinin 18.01.2018 tarihli ve 2017/5105 esas, 2018/941 sayılı ilamı ile mağdurun 27.03.2017 tarihli dilekçesi ile sanık ve ailesi tarafından tüm zararlarının yaklaşık bir ay önce karşılandığı, olay ile ilgili bir zararının kalmadığını belirttiği, sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 168/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulduğundan bahisle anılan kararın bozulmasına karar verildiğinin anlaşıldığı,
    Somut olayda müşteki..."in 27.03.2017 havale tarihli dilekçesi ile sanık tarafından tüm zararının karşılandığı ve bu nedenle şikayetinden vazgeçtiğini bildirmesi karşısında, mala zarar verme suçuna ilişkin etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 168/2. maddesinin uygulanması suretiyle cezasından indirim yapılması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 07.02.2019 gün ve 4746 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 22.02.2019 gün ve KYB/2019-16210 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Mağdurun, 27.03.2017 havale tarihli dilekçesi ile, hükümlü ve ailesi tarafından tüm zararının yaklaşık bir ay önce karşılandığını, olay ile ilgili bir zararının kalmadığını belirtmesi karşısında; hükümlü hakkında 5237 sayılı TCK"nın 168/2. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
    Yasaya aykırı ve Adalet Bakanlığı"nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın ihbarname içeriği bu itibarla yerinde görüldüğünden Şanlıurfa 3. Asliye Ceza Mahkemesi"nin 21.03.2017 gün, 2017/74 esas ve 2017/217 sayılı kararının CMK.nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, kişiselleştirme hükümleri nedeniyle müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 14.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.








    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.