Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/543
Karar No: 2020/8392
Karar Tarihi: 14.12.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2017/543 Esas 2020/8392 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2017/543 E.  ,  2020/8392 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacılar tarafından, davalılar aleyhine 30/07/2013 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı tesisi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17/03/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar ..., ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    _ K A R A R _
    Dava, Türk Medeni Kanununun 747. maddesi gereğince geçit hakkı kurulması istemine ilişkindir.
    Davacılar, davacı ..."ın ... ili, ... ilçesi, ... Mahallesi, 264 ada, 32 parsel maliki olduğunu, davacı ..."ın ise aynı yer 264 ada, 33 parsel maliki olduğunu ve davalıya ait 264 ada, 38 parselden ana yola çıkışlarının engellendiğini belirterek davalının yola yaptığı müdahalenin önlenmesini istemişlerdir.
    Davalı, 264 ada, 38 parselin maliki olduğunu ve davacıların taşınmazlarında bir dönem inşaat yaptırdıkları için kendi taşınmazından geçmelerine müsaade ettiğini, inşaatları bitince kendi özel mülkü olan 264 ada 38 parseli çitle çevirdiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davacılar, 18.06.2014 tarihli ıslah dilekçeleri ile talep sonuçlarını tamamen değiştirerek, davacı ... 264 ada, 32 parsel lehine, davacı ... ise 264 ada, 33 parsel lehine 264 ada 34, 35, 37, 39, 40, 41, 42 ve 43 parseller arasından uygun olan güzergah üzerinden geçit hakkı kurulmasını talep ve dava etmişlerdir.
    Davalılardan ... ve ... davanın reddini savunmuş, diğer davalılar davaya cevap vermemişlerdir.
    Mahkemece, davanın kabulüne; ..., ... Mahallesi 264 ada, 33, 34, 35, 37, 38, 39, 40, 41 ve 43 parsel sayılı parseller üzerinde fen bilirkişisinin 11/03/2016 tarihli ek 2-1 No"lu irtifak güzergahı esas alınarak ..., ... Mahallesi 264 ada, 33 parsel üzerinde geçit irtifakı kurulmasına karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar ..., ... ve ... birlikte temyiz etmişlerdir.
    Bu tür davalar ülkemizde arazi düzenlenmesinin sağlıklı bir yapıya kavuşmamış olması ve her taşınmazın yol ihtiyacına cevap verilmemesi nedeniyle zorunlu olarak açılmaktadır. Geçit hakkı verilmesiyle genel yola bağlantısı olmayan veya yolu bulunsa bile bu yol ile ihtiyacı karşılanamayan taşınmazın genel yolla kesintisiz bağlantısı sağlanır. Uygulama ve doktrinde genellikle bunlardan ilkine “mutlak geçit ihtiyacı” veya “geçit yoksunluğu”, ikincisine de “nispi geçit ihtiyacı” ya da “geçit yetersizliği” denilmektedir.
    Türk Medeni Kanununun 747/2. maddesi gereğince geçit isteği, önceki mülkiyet ve yol durumuna göre en uygun komşuya, bu şekilde ihtiyacın karşılanmaması halinde geçit tesisinden en az zarar görecek olana yöneltilmelidir. Zira geçit hakkı taşınmaz mülkiyetini sınırlayan bir irtifak hakkı olmakla birlikte, özünü komşuluk hukukundan alır. Bunun doğal sonucu olarak yol saptanırken komşuluk hukuku ilkeleri gözetilmelidir. Geçit ihtiyacının nedeni, taşınmazın niteliği ile bu ihtiyacın nasıl ve hangi araçlarla karşılanacağı davacının sübjektif arzularına göre değil, objektif esaslara uygun olarak belirlenmeli, taşınmaz mülkiyetinin sınırlandırılması konusunda genel bir ilke olan fedakarlığın denkleştirilmesi prensibi dikkatten kaçırılmamalıdır.
    Uygun güzergah saptanırken önemle üzerinde durulması gereken diğer bir yön ise, aleyhine geçit kurulan taşınmaz veya taşınmazlar bölünerek kullanım şekli ve bütünlüğünün bozulmamasıdır. Şayet başka türlü geçit tesisi mümkün değilse bunun gerekçesi kararda açıkça gösterilmelidir.
    Geçit davalarında uygulanan kesintisizlik ilkesi gereğince davacıya ulaşım sağlayacak geçitin herhangi bir engelle karşılaşmadan genel kadastro yoluna ulaşması gerekir.
    Öte yandan, 6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi gereğince; hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.
    Somut olayda; hükme esas alınan 11.03.2016 tarihli bilirkişi raporu ekinde sunulan krokiye göre davacılardan ..."a ait 264 ada, 32 parsel ile davacı ..."a ait 264 ada, 33 parsel bitişik parseller olup, 264 ada, 32 parsel sayılı taşınmaz malikinin bilirkişi raporunda belirlenen uygun güzergahtan yola çıkabilmesi için diğer davacıya ait olan 264 ada, 33 parsel sayılı taşınmazı kullanması gerektiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece davacılardan ..."ın geçit kurulmasını istediği 264 ada, 32 parsel yararına kesintisizlik ilkesi gereğince bilirkişi raporunda ek-2-1 No"lu güzergahta belirtilen şekilde yola ulaşabilmesi için 264 ada, 33 parsel sayılı taşınmazın uygun zemininden akdi geçit irtifakı kurdurulmak üzere davacılara makul bir süre verilmesi veya bilirkişilerden ek rapor alınmak suretiyle 264 ada, 32 parsel sayılı taşınmaz lehine de uygun güzergah tespit ettirilip bu yerden geçit tesis edilmesi gerekirken 264 ada, 32 parsel hakkında olumlu olumsuz herhangi bir değerlendirme yapılmadan yalnızca 264 ada, 33 parsel lehine geçit hakkı tesis edilmesi doğru olmamıştır.
    Ayrıca, mahkemece her ne kadar davanın kabulü ile fen bilirkişinin 11.03.2016 tarihli ek-2-1 No"lu irtifak güzergahı esas alınarak hüküm kurulduğu belirtilmiş ise de; raporda belirlenen güzergah 264 ada, 34, 35, 37 ve 38 parsellere ilişkin olup, raporda ve güzergahta yer almayan 39, 40, 41 ve 43 parseller aleyhine de geçit hakkı tesis edilmesi doğru değildir. Hükmün bu nedenlerle bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılarının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi