3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/2362 Karar No: 2019/10056 Karar Tarihi: 09.05.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/2362 Esas 2019/10056 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hüküm temyiz edildi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas, 2002-367 sayılı Kararı uyarınca, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının tespiti yapılması gerektiği belirtildi. Ayrıca, sanığın hakkında açılmayan dava ile ilgili mahkumiyet kararı verilmesi yanlış bulundu. Sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ilişkin kesinleşme tarihinin 6545 sayılı Kanun'un yürürlük tarihinden önce olduğu, bu nedenle sabıka kaydının bulunmadığı belirtildi. Sanığın denetim süresinin belirlenmemesi ve iyi hali hakkında bilgilendirilmemesi yanlış bulunarak, kararın bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 29, 51, 5271 sayılı CMK'nin 231/5, 6545 sayılı Kanun'un yürürlük tarihi, 5237 sayılı TCK'nın 51/7-8, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddeleri.
3. Ceza Dairesi 2019/2362 E. , 2019/10056 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Sanık hakkında mağdur-sanık ...’e karşı üzerine atılı kasten yaralama suçundan herhangi bir hüküm kurulmamış ise de bu hususta zamanaşımı süresince her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür. Yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Sanık hakkında, temyiz dışı sanık ...’e karşı gerçekleştirdiği kabul edilen eylem ile ilgili iddianamede sevk maddesi ve anlatım bulunmadığı gözetilmeden açılmayan dava ile ilgili sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi, Kabule göre de; 2) İddia, sanık savunması ve dosya kapsamı dikkate alınarak, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas, 2002-367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde tespiti yoluna gidilmesi, bunun mümkün olmaması halinde ise şüpheli kalan bu halin sanık lehine değerlendirilmesiyle 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari seviyede (1/4) oranında uygulanıp uygulanmayacağının karar yerinde tartışmasız bırakılması, 3) Mahkum olduğu hapis cezası tekrar suç işlemeyeceği hususunda mahkemede olumlu kanaat oluştuğu gerekçesiyle 5237 sayılı TCK"nin 51. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilen sanığın, adli sicil kaydında mevcut hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına ait kesinleşme tarihinin, 6545 sayılı Kanun"un yürürlük tarihinden önce olduğu, bu cihetle sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil eden bir sabıka kaydının bulunmadığı gözetildiğinde, 5271 sayılı CMK"nin 231/5. maddesinin uygulanmasını kabul edip etmediği sorulmak, mağdurun uğradığı zarar miktarı tespit edilip sanığa bildirilmek suretiyle sonucuna göre sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağına karar verilmesi gerekirken, “önceden verilmiş hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı bulunduğu” şeklindeki yasal ve yerinde olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 4) Kabule göre de, 5237 sayılı TCK"nin 51. maddesi gereğince hapis cezası ertelenen sanık hakkında, aynı maddenin 3. fıkrası gereğince denetim süresi belirlenmemesi, 5) Hakkındaki hapis cezası ertelenen sanığa, 5237 sayılı TCK"nin 51/7-8. maddeleri uyarınca denetim süresini ihlal etmesi ya da iyi halli geçirmesinin sonuçlarının ihtar edilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 09.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.