Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6108
Karar No: 2019/1757
Karar Tarihi: 14.03.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2017/6108 Esas 2019/1757 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Mahkeme, kadastroya itiraz davasında çekişmeli taşınmazların taksimi ve kayıtlarıyla ilgili karar vermişti. Davacı, taşınmazların kendisine ait olduğunu iddia ederek tapu kayıtlarına dayanmıştı. Ancak mahkeme, tapu kayıtlarının revizyon gördüğü için doğru sonuca varılamadığını belirtti ve çekişmeli taşınmazların tüm kayıtlarını incelemek üzere yeniden keşif yapılmasına karar verdi. Taksimin kimler arasında yapıldığı ve geçerli olup olmadığı da araştırılacak. Kararda, ın şekilde kayda değer kanun maddeleri yer almamaktadır.
16. Hukuk Dairesi         2017/6108 E.  ,  2019/1757 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
    KANUN YOLU : TEMYİZ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında.... Köyü çalışma alanında bulunan temyize konu 138 ada 3, 5 ve 193 ada 2 parsel sayılı 46.76, 256,60 ve 1.968,06 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, tapu kayıtları, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedenleriyle hisseli olarak davacı ... ve davalılar (... evlatları)....-...’ler, .... ve ... ile (.... evlatları) ..., ..., ... ve ... adlarına müşterek mülkiyet şeklinde kadastro komisyon kararı ile tespit edilmiştir. Davacı (.... kızı) ..., miras yoluyla gelen hakka dayanarak dava açmış, yargılama sırasında taksime dayanmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların kadastro komisyon kararlarının iptali ile komisyon kararındaki vasıf ve yüzölçümünde davacı ... adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı vekilinin 10.09.2015 tarihli keşifte bu yerlerin kadastro öncesi taksim olduğunu beyan ettiği ve bu parsellerin yapılan taksimatla davacıya kaldığını ve davacı adına yazılmasını talep ettiği, bu sebeple tapu kayıtları uygulanmaksızın zilyetlik araştırması yapıldığı, çekişmeli taşınmazlara ait tutanakların incelenmesinde de bu yerlerin 5/10 hissesinin davacı ... adına, kalan 5/10 hissesinin ise .... evlatları davalılar adına taksimen yazıldıklarının anlaşıldığı, keşifte dinlenen mahalli bilirkişilerin, davalı ve davacı tanıklarının ve tespit bilirkişilerinin beyanlarıyla da davaya konu bu parsellerin 1980"li yıllarda ..."in babası ile davalıların babası arasında taksim edildiği ve yapılan bu taksimatla davaya konu bu üç parselin davacının babası olan ...."e kaldığı ve o tarihten itibaren yerleri ...."in kullandığı ve bu yapılan taksimden itibaren .... evlatlarının bu yere girmediği ve ölünceye kadar davacının murisi ...."in kullandığı, ölümünden sonra ise dava konusu bu üç parselin kızı olan davacı ..."e bırakıldığı ve 1980"lerden itibaren bu yerlerde davacı tarafından tek başına zilyet olunduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
    Davacı vekili keşifte, çekişmeli taşınmazların 1987 yılında yapılan taahhütnameye istinaden taraflar arasında taksim edildiğini, taksimen davacıya düştüğünü ve davacı tarafça kullanıldığını ifade etmiş; keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ile tespit bilirkişileri ve tanıklar da, 1980"li yıllarda davacının babası ile davalıların babaları arasında taksim yapıldığını ve dava konusu üç taşınmazın da taksimen davacının babasına düştüğünü ve onun tarafından kullanıldığını, Salih evlatları olan davalıların bu yere girmediklerini beyan etmişlerdir. Kadastro çalışmaları sırasında dava konusu taşınmazlar, aynı kökten gelen hisse tapuları nedeniyle davacı ve davalılar adına tespit edilmiştir. Davacının taksim iddiasını dayandırdığı 04.11.1987 tarihli trampa niteliğindeki taahhütname, davacı ile davalı taraftan yalnızca ... ve ... arasında düzenlenmiş olup içeriği incelendiğinde; davalılara ait olduğu bildirilen Aralık 1985 tarih ve 6 numaralı tapu kaydının geldi ve gittisinde (geldi kaydı Ocak 1962 tarih ve 1 sıra nolu olup bu tapunun 1/2 hissesi .... mirasçıları; 1/2 hissesi ise davacının babası .... adına kayıtlıdır ve bu tapu kaydının davalılara intikalen gittisi olan 06.07.1989 tarih ve 11 sıra ve onun intikal ettiği 27.11.1989 tarihli tapu kaydı da iştirak halinde .... mirasçıları adına kayıtlıdır) kayıtlı olan tüm hisseleri ve tapusuz olup hudutları taahhütnamede tarif edilen takriben 2 dönümlük taşınmazı davacı ...’e devredeceklerini taahhüt ettikleri görülmekte ise de, anılan tapu kaydının iştirak halinde olması nedeniyle, kayıt maliklerinin tümünün katılımı olmadan yalnızca bir kısmı tarafından yapılmış olması nedeniyle bu tahhütnamenin geçerli olmadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca taahhütnamede bahsi geçen tapu kaydı, kadastro sırasında iş bu dava ve temyize konu olmayan dava dışı 140 ada 11 ve 141 ada 5 parsellere de revizyon görmüştür. Çekişmeli taşınmazların davalılar adına olan tespiti taahhütnamede belirtilen bu tapu kaydına istinaden değil, Kasım 1989 tarih ve 76 sıra no da .... adlarına iştirak halinde mülkiyete tabi tapu kaydına istinaden yapılmış olup, mahkemece tespitin dayanağı olan söz konusu tapu kaydı yöntemince uygulanıp kapsamı tayin edilmediğinden, yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır.
    Hal böyle olunca doğru sonuca varılabilmesi için; mahkemece, çekişmeli taşınmazların tespitinin dayanağı olan tapu kayıtlarının revizyon gördüğü tüm taşınmazların kadastro tespit tutanakları ve kesinleşmiş olanların kadastro sonucu oluşan tapu kayıtları dosya arasına getirtildikten sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek 3 kişilik yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ile fen bilirkişisi hazır olduğu halde yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte; davacı tarafın tutunduğu tapu kayıtları ile çekişmeli taşınmazların tespitlerine esas tapu kayıtlarının kapsamı yöntemince belirlenmeli, kayıtların çekişmeli bu taşınmazları kapsayıp kapsamadığı net olarak tespit edilmeli, tapu kayıtlarının taşınmazları kapsamadığının anlaşılması halinde, taşınmazların kadastro tespit tarihine kadar kim tarafından, ne zamandan beri ve ne şekilde zilyet ve tasarruf edildiği ve tespite kadar davacı taraf yararına kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ile mülk edinme koşullarının oluşup oluşmadığı üzerinde durulmalı; söz konusu tapu kayıtlarının çekişmeli taşınmazları kapsadığının belirlenmesi halinde ise, mahkemece yapılan önceki keşifte, çekişmeli taşınmazların davacı ve davalıların babası arasında taksim edildiği ve bu yerlerin taksimen davacı tarafa düştüğü söylendiğine göre, taraflar arasında yapıldığı iddia olunan taksime kimlerin katıldığı, özellikle davalılara ait Kasım 1989 tarih ve 76 sıra nolu tapu kayıt maliklerinin, ölmüş iseler mirasçılarının tümünün katılımıyla yapılan geçerli bir taksim bulunup bulunmadığı, böyle bir taksim yapılmış ise kime hangi taşınmazın veya neyin isabet ettiği üzerinde durulmalı, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilmeli, fen bilirkişisine keşfi izlemeye imkan verir ayrıntılı ve gerekçeli rapor tanzim ettirilmeli ve bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine,
    yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi