15. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1688 Karar No: 2016/4404 Karar Tarihi: 27.10.2016
Yargıtay 15. Hukuk Dairesi 2016/1688 Esas 2016/4404 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davanın konusu, sözleşmeden kaynaklanan alacağın icra takibine itirazın iptal talebidir. Davalılar, sözleşmede belirlenen süre içerisinde ruhsat alınmadığı için fesih haklarını kullanmışlardır. Ancak davalı şirket, proje ile ilgili masraflar yapıldığını savunarak feshin haksız olduğunu iddia etmiştir. Mahkeme, yapılacak işler ile ilgili masrafların yüklenici sorumluluğunda olduğuna karar vermiş ve sözleşmenin feshinin haklı olduğunu belirtmiştir. Ancak mahkeme, gerekçesindeki eksik ve hatalı hukuki değerlendirmeye dayalı olarak kararın davalıların yararına bozulmasına karar vermiştir. Kararda belirtilen kanun maddeleri ise verilmemiştir.
15. Hukuk Dairesi 2016/1688 E. , 2016/4404 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde taraf vekilleri yapılan tebligata rağmen gelmediklerinden incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verildikten ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan sonra dosyadaki kağıtlar okundu işin gereği konuşulup düşünüldü:
- K A R A R -
Dava eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak ile ilgili yapılan icra takibine itirazın iptâli talebine ilişkin olup mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle dava tarihinin karar başlığında 01.04.2014 olarak yazılması gerekirken 14.04.2014 yazılmasının maddi hataya dayalı olup yerel mahkemesince düzeltilebileceğinin tabii bulunmasına göre davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2-Davacı davasında, davalı şirketin 30.11.2012 tarihli sözleşme ile anahtar teslimi butik otel inşaatının yapımını üstlendiğini, bunun için şirkete 250.000,00 TL peşinat ödendiğini, bu ödeme karşılığında teminat olarak diğer davalıların imzaladığı senedin alındığını, aradan geçen süreye rağmen inşaat ruhsatının alınmadığını, bu nedenle sözleşmeyi feshederek ödenen peşinatın iadesini talep ettiklerini ancak ödenmediğini, teminat senedini takibe koyduklarını ancak bu takibe itiraz edildiğini açıklayarak icra takibine davalıların itirazının iptâline karar verilmesini talep etmiş, davalılar savunmalarında, sözleşmede ruhsat alım süresinin kesin ve sabit olmadığını, ruhsat alımı için gereken işlemlerin yapılırken davacının sözleşmeyi haksız feshettiğini, iş sahibinin yükleniciden kaynaklanan herhangi bir zararının bulunmadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini istemiş,mahkemece sözleşme tarihi ile dava tarihi arasında geçen süreye göre ruhsatın alınmasına idari davalar nedeniyle izin verilmemesi de dikkate alındığında sözleşmenin feshinin haklı olduğu, davalı şirket tarafından yapılan işler ile ilgili fatura sunulmuş ise de bunların yüklenici sorumluluğundaki işler kapsamında olduğundan bedel talep edilemeyeceği gerekçesi ile dava 250.000,00 TL asıl alacak üzerinden kabul edilmiştir. Taraflar arasında düzenlendiği ihtilâfsız olan sözleşmede davalı şirketin sözleşmede belirlenen birim fiyata göre anahtar teslimi olmak üzere davacıya ait butik otelin yapımını üstlendiği, henüz inşaat ruhsatının alınmadığı, sözleşmenin davacı tarafından feshedildiği anlaşılmaktadır. Yargılama sırasında davalı şirket tarafından sözleşmenin feshinin haksız olduğu belirtilerek sözleşme kapsamında proje, ruhsat alımına ilişkin yapılan işler ile ilgili bir takım belgeler sunulmuştur. Bu savunma mahsup talebi niteliğinde olup bu talep itiraz niteliğinde olmakla yargılamanın her aşamasında ileri sürülebilir ve mahkemenin de görevi gereği bu itirazı dikkate alması gerekir ( emsal HGK 05.07.1967 gün ve 234/320 15. HD. 25.06.2007 gün ve 2007/853 Esas 2007/4314 Karar sayılı kararları). Diğer taraftan sözleşmenin feshedilmesi halinde, sözleşme ilişkisi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre tasfiye edilir ve herkes aldığını iade eder. Bu nedenle mahkemenin proje ve ruhsat için davalı tarafından yapıldığı ileri sürülen masrafların talep edilemeyeceğine ilişkin gerekçesi yerinde değildir. Mahkemece yapılması gereken iş bilirkişilerden alınacak ek rapor ile davalı tarafından sunulan belgelerin davacının işine yarayacak belgeler olup olmadığının belirlenmesi, bunların işe yarar belgeler olduğunun tespiti halinde tümünün davacıya teslimi kaydı ile sözleşmede bunlar için ücret belirlenmiş ise sözleşmeye göre yok ise yapıldığı yıl piyasa rayicine göre değerinin belirlenip davacı alacağından mahsubu ile sonucuna göre karar verilmesinden ibarettir. Açıklanan bu gerekçeye göre eksik ve hatalı hukuki değerlendirmeye dayalı kararın davalılar yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalıların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilmediğinden davalılar yararına vekâlet ücreti takdirine yer olmadığına, ödedikleri temyiz peşin harçlarının istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine, karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteminde bulunulabileceğine 27.10.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.