Davacı ... ve ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 10/11/2014 gününde verilen dilekçe ile haksız eylemden kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21/01/2016 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, haksız fiile dayalı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar; davalılardan Sergen’in davacılardan Ümit’i darp ettiğini, bu darp olayı ile ilgili olarak ceza davası açıldığını, akabinde ise davacı ...’in şikayetinden vazgeçmesi için her iki davalının kendilerini darp ettiklerini ayrıca bu olay sırasında davacı ...’in işitme cihazının kaybolduğunu belirterek; 3000 TL manevi ve 1000 TL maddi tazminatın davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini istemişlerdir. Davalılar vekili, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, davalıların davacıları darp ettiklerini belirterek; 3000 TL manevi ve 1000 TL maddi tazminatın, davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar vermiştir. Somut olayda; davalıların eylemleri birbirinden bağımsız olup her bir davalı ancak kendi eyleminden sorumlu tutulacağından, tazminatın müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş olması doğru değildir. Dava dilekçesinde talep edilen tazminatın, ne kadarının hangi davalıdan istendiği açık olmadığından, istemin davacı yana açıklatılması ve oluşacak sonuca göre hüküm kurulması için kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenlerle temyiz talebinde bulunan davalılar yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 30/05/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.