6. Ceza Dairesi 2015/3964 E. , 2018/4951 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Yağma
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
İlk derece Mahkemesi tarafından verilen 15.04.2005 gün ve 2004/513 esas 2005/63 sayılı karar ile, sanıklar ... ve ... hakkında,765 sayılı TCK.’nın 497/1, 59/2, 31, 33 ve 40. maddeleri uyarınca, 12’şer yıl 6’şar ay ağır hapis cezasına hükmolunduğu,
Sanık ... savunmanı tarafından sözkonusu hükmün temyiz edilmesi üzerine dosya kendisine gelen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK. nedeniyle, 5320 sayılı Kanunun 8/2. maddesinin verdiği yetki çerçevesinde uyarlama yargılaması yapılması için dosyanın mahalline iade edildiği;
Sanık ..."ın, bu aşamada tekrar yargılama sürecine dahil edildiği, yapılan yargılama sonucunda verilen 23/01/2006 gün, 2004/513 esas ve 2005/63 sayılı karar ile, her iki sanık hakkında, 5237 sayılı TCK nun 149/1-a-c, 150/2, 62, 53/1-a-b-c-d-e maddeleri gereğince 4’ er yıl 2’şer ay hapis cezasına hükmedildiği,
Anılan hükmün, o yer Cumhuriyet Savcısı ile sanık ... savunmanı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 6. Ceza Dairesi’nin, 15.05.2014 gün, 2011/20864 esas ve 2014/10184 karar sayılı ilamı ile; sanık ... hakkında kurulan hüküm yönünden; “... sanık ..."a ait ilk hükmün anılan sanık savunmanı tarafından temyiz edilmesi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcığılı’nca uyarlama için iadesi üzerine, hakkında hüküm kesinleşmiş olan ..."ın tekrar yargılama sürecine dahil edilip kurulan 2. hükmün yok hükmünde olduğu” gerekçesiyle temyiz isteminin reddine, sanık ... hakkında kurulan hükmün bozulmasına karar verildiği;
Sanık ...’ın anılan hükümlülüğü nedeniyle infazı devam etmekteyken, dosyayı inceleyen İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı tarafından, mahkeme katibinin müşterek imzası da bulunan 12.06.2014 günlü tutanakta; “14.04.2005 tarihli ilk hükmün sanık ..."ın yüzüne karşı verilmiş bulunduğu, ..."ın o tarihte tutuklu bulunduğu Bayrampaşa Cezaevi kanalı ile 19.04.2005 tarihinde kararı temyiz ettiğine dair dilekçesinin postada meydana gelen gecikme nedeniyle 05.05.2005 tarihli hakim havalesi ile mahkemeye geldiği, ..."ın süresinde bulunan temyiz dilekçesine istinaden 26.05.2005 tarihinde bu sanık hakkındaki ilamın süresinde yapılan temyiz nedeniyle geri istendiği ve Savcılıkça iade edildiği, dosyanın bu aşamada sanık ... yönünden temyiz incelemesi için Yargıtay"a gönderilmiş bulunduğu, ... hakkındaki postada geciken temyiz dilekçesinin de Yargıtay"da bulunan dosyaya eklenmek üzere gönderildiği ancak ... hakkında 14.06.2005 tarihli Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı yazısı ile 5237 Sayılı TCK"ya göre değerlendirme yapılması için dosyanın mahkememize gönderildiği, bilahere ..."ın dosyasına eklenmek üzere Yargıtay"a gönderilen süresinde bulunan temyiz dilekçesinin, dosyanın Yargıtay"ca iade edilmesi nedeniyle Yargıtay"ca mahkememize iade edildiği ve süresinde temyiz talebinde bulunan ... hakkında da temyiz talebi ile ilgili değerlendirme yapılmamış olduğu” saptanıp, anılan sanık yönünden dosyanın tüm bu hususların değerlendirilmesi için temyiz formu düzenlenerek Yargıtay 6. Ceza Dairesi’ne gönderilmesi amacıyla işbu tutanağın düzenlendiğinin belirtildiğinin anlaşılması karşısında;
Sanık ...’ın, ilk derece Mahkemesinin 15.04.2005 gün, 2004/513 esas ve 2005/63 karar sayılı mahkumiyet hükmüne karşı 19.04.2005 tarihinde açtığı temyiz davası ile bağdaşık olarak yapılan incelemede;
Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; suç ortağı ile birlikte, gündüz vakti, yolda yürüyen mağdurun yanına yaklaşıp saati sorduktan sonra cep telefonunu isteyen, aldıkları olumsuz yanıt üzerine bıçak tevcih edip elinden yaraladıkları yakınanın cep telefonunu alan sanığın eyleminin, suç tarihinde yürürlükte bulunan 765 sayılı TCK.nın 497/1, 59, 31 ve 33. maddeleri kapsamında; 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın ise 149/1-a-c, 61 ve 53. maddeleri kapsamında kaldığı,
5252 sayılı Yasanın 9/3. maddesi uyarınca, sanık yararına olan hükmün önceki ve sonraki kanunların ilgili bütün maddelerinin olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbiriyle karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın saptanarak, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03/07/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.