16. Ceza Dairesi 2019/6327 E. , 2021/3654 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ceza Dairesi
İlk Derece Mahkemesi : Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 13.04.2018 tarih
ve 2017/258 - 2018/132 sayılı kararı
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenlerin sıfatı, başvuruların süresi, kararların niteliği ve temyiz sebeplerine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Temyiz taleplerinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Hükmedilen cezanın süresine göre koşulları bulunmadığından sanıklar ..., ... ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme istemlerinin CMK’nın 299. maddesi gereğince reddine,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Toplanan deliller suçun sübuta erdiği hususunda vicdani kanaatin oluşması için yeterli olup, şüpheye yer bırakmamış olması karşısında; sanıklar ... ve Şuayip Çelik’in ByLock kullanıp kullanmadıklarının tespiti için ayrıntılı ByLock tespit değerlendirme raporlarının beklenmemesi sonuca etkili görülmemiş, sanık ...’in Bank Asya hesabındaki rutin bankacılık işlemlerinin müsnet suç yönünden delil ya da örgütsel faaliyet olarak kabul edilemeyeceğinin gözetilmemesi dosya kapsamı nazara alındığında sonuca etkili bulunmamış ve 13.04.2018 tarihli duruşma zaptında 211051 sicil numaralı üyenin elektronik imzasının bulunmaması ikmali mümkün noksanlık olarak görülmüştür.
1-... ve ... hakkında hükmolunan hapis cezalarına ilişkin temyiz başvuruları yönünden;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; sanıklar müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdükleri nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davalarının esastan reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... hakkında hükmolunan hapis cezalarına ilişkin temyiz başvuruları ile ilgili olarak;
a-... yönünden;
Ayrıntıları Dairemizin 2019/10003 E. - 2020/6536 K. sayılı kararında açıklandığı üzere somut olay değerlendirildiğinde,
Silahlı terör örgütü üyeliği suçundan yargılanan ve kovuşturma aşamasında kendisinin seçtiği bir müdafii bulunmadığı gibi CMK"nın 156. maddesi uyarınca da re"sen müdafii görevlendirilmeyen sanığa, Anayasanın 36. ve Avrupa İnsan Hakları
Sözleşmesinin 6. maddelerinde teminat altına alınan adil yargılanma ilkesinin zorunlu sonucu olarak CMK"nın 150. maddesinin 2 ve 3. fıkraları uyarınca müdafii görevlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, savunma hakkının kısıtlanmasını netice verecek biçimde müdafii hazır bulundurulmaksızın mahkumiyet hükmü kurulmak suretiyle CMK 150/3, 188/1, 197/1 ve 289/1-a-e maddelerine muhalefet edilmesi,
b-..., ..., ..., ..., ..., Şuayip Çelik ve ... yönünden;
Sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a.a-5237 sayılı TCK’nın 62. maddesinde düzenlenen takdiri indirim nedeni olarak; failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları, cezanın failin geleceği üzerindeki olası etkileri gibi hususların göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeden, geçmişte haklarında suç kayıtları ve sabıkaları bulunmayan, dosyaya yansıyan olumsuz davranışları tespit edilemeyen sanıklar ..., ... ve ... ile ayrıca soruşturma aşamasında hükme esas alınan örgütsel faaliyetlerini ikrar eden, tutuklanmalarından sonra ise beyanlarından döndükleri kabul edilerek TCK"nın 221. maddesinden faydalandırılmayan sanıklar ..., ..., Şuayip Çelik ve ...’ın “lehine takdiri indirim nedeni gerektirebilecek herhangi bir hususun tespit edilememiş olması” gibi soyut ve yasal kavramların tekrarından ibaret, kişiselleştirme bakımından ilgili ve yeterli olmayan gerekçe ile TCK"nın 62. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Ayrıca;
bb. Sanık ... yönünden;
TCK"nın 61. maddesinde düzenlenen cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine ilişkin ölçütlerle, 3/1. maddesinde düzenlenen orantılılık ilkesi çerçevesinde; suçun işleniş biçimi, işlenmesinde kullanılan araçlar, işlendiği zaman ve yer, konusunun önem ve değeri, meydana getirdiği zarar ve tehlikenin ağırlığı ile sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı bağlamında sanığın örgütte kaldığı süre, örgütteki konumu, faaliyetlerinin nitelik, yoğunluk ve çeşitliliği gibi kıstaslar göz önünde bulundurularak hukuka, vicdana, dosya kapsamına uygun, makul ve adil bir cezaya hükmedilmesi gerekirken yeterli ve ilgili olmayan gerekçe ile teşdidin derecesinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde fazla ceza tayini,
bb. Sanık ... yönünden;
Bölge Adliye Mahkemesi karar başlığında suç tarihinin gösterilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin ve sanık ... yönünden Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sanık ... yönünden sair yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebeplerle BOZULMASINA, bozma nedenine ve mevcut delil durumuna nazaran sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...’in tutukluluk hallerinin devamına 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8.
maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Ağrı 1. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Erzurum Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 01.06.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.