Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2408 Esas 2018/920 Karar Sayılı İlamı

20. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/2408
Karar No: 2018/920
Karar Tarihi: 15.02.2018

Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/2408 Esas 2018/920 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, sanığın uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyet kararı verdiği ancak verilen kararın bozulması gerektiğini belirtti. Gerekçe olarak;
1- Suç tarihinde yürürlükte olan TCK'nın 191. maddesinin, sonradan değiştirilen hali ile karşılaştırılması yapılmadan hüküm kurulduğu,
2- Sanığın tebliğ olunan çağrı davetnamesine uymamasının yeterli sebep olmadığı için hüküm kurulduğu değerlendirildi.
Kanun maddeleri:
- Suç tarihi itibariyle yürürlükte olan TCK'nın 191. maddesi
- 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun'un 191. maddesi
- TCK'nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendi

20. Ceza Dairesi 2017/2408 E. , 2018/920 K.

"İçtihat Metni"

Mahkeme : . Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma
Hüküm : Mahkûmiyet

Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
1-Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilip karşılaştırma ve somutlaştırma yapılması, sonucuna göre lehe Kanun’un tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması,
2-28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır" hükmü gereğince sanığa İstanbul Denetimli Serbestlik Şube Müdürlüğünün 02.12.2013 tarihinde tebliğ olunan çağrı davetnamesi ile 10 gün içerisinde adı geçen müdürlüğe gelmesi konusunda ihtarda bulunulduğu; ancak sanığın yasal sürede müracaat etmemesi üzerine, sanığa tekrar yeni bir süre verilerek başvuru yapması konusunda ihtarat gönderilmediğinin anlaşılması karşısında; sanığın ilk ihtarata uymamasının, kendisine yüklenen yükümlülüklere uygun davranmamakta ısrar etmesi olarak kabul edilemeyeceği gözetilmeden sanık hakkında mahkûmiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün BOZULMASINA, 15.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.