17. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4661 Karar No: 2019/6092 Karar Tarihi: 25.04.2019
Hırsızlık - iş yeri dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2019/4661 Esas 2019/6092 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yerel mahkeme tarafından verilen hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından mahkumiyet hükümleri, suça sürüklenen çocuk tarafından temyiz edilmiştir. İhlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde, suça sürüklenen çocuk için hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihten denetim süresi içinde ikinci suçu işlediği tarihe kadar geçen sürenin, suçun tarihine göre dava zamanaşımına dahil olamayacağı görülmüştür. Suça sürüklenen çocuğun temyiz talepleri bu nedenle yerinde görülerek hüküm BOZULMUŞ ve davaların zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMÜŞTÜR. Hırsızlık suçundan kurulan hüküm ise, suça sürüklenen çocuğun suç tarihinde 18 yaşını bitirmemiş olmasına rağmen, sosyal inceleme raporu alınmadan veya aynı maddenin 3. fıkrasına göre bu yönde inceleme yaptırılmaması gerekçesiyle BOZULMUŞTUR. Kararda, suçlara ilişkin kanun maddeleri olarak, 5237 sayılı TCK'nın 116/4, 31/3. maddeleri; 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddeleri ve 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi belirtilmiştir.
17. Ceza Dairesi 2019/4661 E. , 2019/6092 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü: I-Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde; Suça sürüklenen çocuk için; mahkemenin 29.01.2008 tarihinde işlenen suç için 25.02.2008 tarihinde 5271 sayılı CMK"nun 231/6-son cümlesi hükmü uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdiği ve bu kararın 04.03.2008 tarihinde kesinleştiği, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşmesinden itibaren ve denetim süresi içinde işlenen kasıtlı suçtan dolayı verilen ve 19.02.2014 tarihinde kesinleşen mahkumiyet hükmü nedeniyle 25.11.2014 tarihinde hükmün açıklandığı; böylelikle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği 04.03.2008 ila deneme süresi içinde ikinci suçu işlediği 04.02.2011 tarihleri arasında dava zamanaşımının durduğu gözetilerek yapılan incelemede; Suç tarihi itibarıyla 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan 5237 sayılı TCK"nun 116/4, 31/3. maddesinde tanımlanan iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçunun gerektirdiği cezanın türü ve üst sınırına göre, aynı Yasa"nın 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 7 yıl 12 aylık kesintili dava zamanaşımı süresinin 2 yıl 11 aylık durma süresi eklendiğinde dahi suç tarihi olan 29.01.2008 gününden, incelemenin yapıldığı tarihe kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ...’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkındaki açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞÜRÜLMESİNE, II-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesine gelince; Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/11/2018 tarih, 2016/6-986 Esas ve 2018/554 Karar sayılı içtihadında da belirtildiği üzere, suç tarihinde 18 yaşını bitirmemiş olan suça sürüklenen çocuk hakkında 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanununun 35. maddesine göre sosyal inceleme raporu alınmadan veya aynı maddenin 3. fıkrasına göre bu yönde inceleme yaptırılmamasının gerekçesi de kararda gösterilmeden hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ...’in temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 25.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.