5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/24995 Esas 2020/5791 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/24995
Karar No: 2020/5791
Karar Tarihi: 08.06.2020

5607 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/24995 Esas 2020/5791 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nin verdiği hüküm temyiz edildi. Dosyanın incelenmesi sonucu, şikayetçi Gümrük İdaresi'nin davaya katılma ve temyiz hakkına sahip olduğu belirlendi. Temyiz isteğinin reddi nedeni bulunmadığından işin esasına geçildi. Yapılan incelemede, sanık lehine hükümler içeren düzenlemeler ve etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale gelmesi nedeniyle kanuni koşulların saptanması gerektiği belirtildi ve bu konuda yerel mahkemenin uygulama yapma görevi olduğu vurgulandı. Bu nedenle, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verildi. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 5607 Sayılı Kanun'un 18. maddesi, CMK'nin 237/2. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 61. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un 3/22. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un 5/2. maddesi, 5237 sayılı TCK'nin 7. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 63. maddesi ve 5607 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası.

19. Ceza Dairesi 2019/24995 E. , 2020/5791 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Suçtan doğrudan zarar gören şikayetçi Gümrük İdaresi"nin 5607 sayılı Kanun"un 18. maddesine göre davaya katılma ve temyiz hakkına sahip olması nedeniyle CMK"nin 237/2. maddesi uyarınca davaya katılmasına karar verilerek yapılan incelemede;
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun"un 61. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"un 3/22. maddesine eklenen "Eşyanın değerinin hafif olması halinde verilecek cezalar yarısına kadar, pek hafif olması halinde ise üçte birine kadar indirilir." şeklindeki düzenlemenin sanık lehine hükümler içermesi, yine aynı Kanun"un 62.maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun"un 5/2. maddesine eklenen fıkra uyarınca kovuşturma aşamasında etkin pişmanlık uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 7. maddesi ve 7242 sayılı Kanun"un 63. maddesi ile 5607 sayılı Kanun"a eklenen geçici 12. maddenin 2. fıkrası gözetilerek kanuni koşullarının oluşup oluşmadığının saptanması ve sonucuna göre uygulama yapma görevinin de yerel mahkemeye ait bulunması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık ile katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden sair yönleri incelenmeyen HÜKMÜN, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.