12. Ceza Dairesi 2019/6663 E. , 2020/4101 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/1, 89/2, 89/3-b, 62/1, 53/1-a-c-d-e, 51/1, 3. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ile sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın idaresindeki araçla yol çalışması nedeniyle dubalarla bölünmüş iki yönlü yolda seyir halinde iken dubaların arasından sola manevra yaparak karşı istikamete ayrılan yol şeridine geçmeye çalıştığı sırada, aynı istikamette arkasından gelen ve sanıkla aynı şekilde dubaların soluna geçerek seyretmekte olan katılanın idaresindeki motosiklete çarptığı olayda, asli kusurlu olan sanığın mahkumiyetine ilişkin yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın kendisi ışıklara dönmek üzere iken katılanın tersten gelerek çarptığına ilişkin, katılan vekilinin ise bilirkişi raporunda sanığın yüzde yetmiş kusurlu olduğu kanaati bildirilmesine karşın mahkemece taraflar eşit kusurlu kabul edilerek hüküm kurulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Karşı istikamete ayrılan şeride girerek ters yönden giden sanığın eylemini bilinçli taksirle gerçekleştirdiği ve tayin olunan cezasında TCK’nın 22/3. maddesi uyarınca artırım yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2-Katılanın 23/02/2016 tarihli Mersin Devlet Hastanesi raporuna göre, mevcut yaralanma nedeniyle oluşan metatarsalji ve plantar angulasyon sebebiyle %3 özürlülük oranının mevcut olduğu anlaşılmakla, bu yaralanmasının duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması veya yitirilmesi niteliğinde olup olmadığına ilişkin kesin hekim raporunun alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-5237 sayılı TCK"nın 53/1.maddesindeki hak yoksunluklarının taksirli suçlarda uygulama olanağı bulunmadığı gözetilmeden, taksirle yaralama suçundan hüküm kurulurken anılan madde ile sanık hakkında hak yoksunluklarına hükmedilmesi,
Kabule göre de;
a-Sanık hakkında TCK"nın 89/1 maddesi gereğince verilen temel cezanın katılanın yaralanmasının derecesine göre sadece TCK’nın 89/2 veya 89/3.maddesi gereğince artırılması gerekirken, temel cezadan önce 89/2.maddesi uyarınca ½ oranında artırım yapılıp sonra 89/3-b.maddesi uyarınca bir kat artırılarak fazla cezaya hükmolunması,
b-Sonuç olarak 7 ay 15 gün hapis cezasına mahkum edilen ve cezası ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nın 51/7. maddesi uyarınca, denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezanın kısmen veya tamamen infazına karar verileceğinin ve TCK"nın 51/8. maddesi gereğince denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği taktirde cezanın infaz edilmiş sayılacağının kararda belirtilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. ve TCK"nın 51/7-8. maddelerine aykırı davranılması,
c-Kendisini vekil ile temsil ettiren katılan yararına, karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanık ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, CMUK’un 326/son. maddesi uyarınca sanığın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı saklı tutulmak koşuluyla, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi ve halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 30/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.