Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1914
Karar No: 2020/4380
Karar Tarihi: 15.09.2020

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2019/1914 Esas 2020/4380 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Bu dava, bir kişinin yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin iadesi ve yapılan hacizin kaldırılması istemiyle açılmıştır. Mahkeme önceki kararın uygulanması sonucunda davayı reddetmiştir. Ancak davacının temyiz etmesi üzerine, Yargıtay 10. Hukuk Dairesi tarafından yapılan incelemede, ödeme emri tebliğinin usulünce yapılıp yapılmadığı hususunun belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, 6183 sayılı Kanunun 55. ve 58. maddeleri, borcunu zamanında ödemeyenler için ödeme emri tebliğ edilmesi ve itiraz hakkının bulunduğunu belirtmektedir. Kamu alacağı için ödeme emri çıkarılmadan haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması ise kanuna aykırıdır.
6183 sayılı Kanunun 55. maddesi, kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gerektiğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağını belirtmektedir. Ödeme emri tebliğ edildikten sonra, 58. maddesi uyarınca, borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarih
10. Hukuk Dairesi         2019/1914 E.  ,  2020/4380 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava haczin kaldırılması ve yaşlılık aylığından yapılan kesintilerin iadesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda ilamında belirtildiği şekilde davanın reddine dair karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin suresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    6183 sayılı Kanunun "Ödeme emri" başlıklı 55. maddesinin ilk fıkrasında; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, yedi gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gereğinin bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; "Ödeme emrine itiraz" başlığını taşıyan 58. maddesinin birinci fıkrasında; kendisine ödeme emri tebliğ olunan kişinin, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi gün içinde itirazda bulunabileceği belirtilmiştir.
    Görüldüğü gibi; 6183 sayılı Kanunun 58.maddesine göre; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahıs, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren yedi (7) gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu nezdinde itirazda bulunabilir. İtiraz etmezse borç kesinleşmiş olur.
    6183 sayılı Kanunun 54. maddesi hükmü uyarınca, süresinde ödenmeyen amme alacağı tahsil dairesince cebren tahsil olunur. Amme borçlusunun borcuna yetecek miktarda mallarının haczedilerek paraya çevrilmesi de maddede belirtilen cebren tahsil şekillerinden birisidir. Bu bağlamda, borçtan dolayı cebren tahsile geçmeden önce anılan Kanunun 55. maddesi hükmünde öngörülen bilgilerin tümünü içeren bir ödemeye çağrı yazısının ve ödeme emrinin tebliğ edilmesi yasal zorunluluktur. Bir başka ifade ile kamu alacağı için "ödeme emri" çıkarılmadan haciz uygulanması ve diğer cebren tahsil yollarına başvurulması kanuna aykırıdır.
    Eldeki davada, 1996 ve 1998 yıllarına ait kamu borçları nedeniyle kurumca takip başlatıldığı ve ilk kez 06.01.2005 tarihinde davacı hakkında haciz kararı alındığı, haciz kararında tebliğ tarihinin 31.12.2001 olarak, ilanen tebliğ niteliğinde bulunduğu belirtilmiş, daha sonra davacı adına kayıtlı taşınmazın bulunmaması nedeniyle, 20.12.2011 tarihi itibari ile borcun hesaplanarak, davacının aldığı emekli maaşına 2012 yılı Ocak ayından itibaren haciz konulması üzerine işbu davanın açıldığı belirgin olmakla, öncelikle, dava dilekçesi içeriğindeki davacı açıklamaları, davacının sonradan kuruma yaptığı yazılı beyanlar ve Kurum tahakkukuna konu olan işlemin aylık haczine dayalı olması ile davacının asıl borca itirazının bulunmadığı yönündeki beyanı olsa da, asıl amacının haksız haciz nedeniyle yapılan işlemlerin iptal ve kesintilerin iadesine yöneldiği dikkate alınarak, 20.12.2011 tarihi itibari ile davacının aylıklarına konulan haczin dayanağı olan takipte ödeme emri tebliğinin usulünce yapılıp yapılmadığı hususunun belirlenmesi, devamında ise, hakkında kesinleşmiş bir takibin varlığının araştırılması ile ilanen tebligat evraklarının da kurumdan celp edilerek haciz kararının hukuka uygun olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davacı vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 15/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi