Mahkemesi : Eskişehir 2. İş Mahkemesi
Tarihi : 10.04.2014
No : 2013/849-2014/241

Davacı, kuruma olan Bağ-Kur prim borcunun ve Bağ-Kur sigortalılığın silinmesini ve mağduriyetinin giderilmesini istemiştir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1991/1.dönem ile 2002/2.dönem arasında SSK kapsamında 2.692 prim gün sayısı; 21.08.2003-30.12.2010 tarihleri arasında 7 yıl 4 ay 10 gün 1479 sayılı Yasa kapsamında zorunlu sigortalılığı ve bu sigortaya ilişkin 30.09.2013 tarihi itibarıyla 40.081,68 TL prim borcu olup, hiç prim ödemesi bulunmayan davacı için, 01.10.2012 günlü Eskişehir Devlet Hastanesi Özürlü Sağlık Kurulu Raporuyla %90 özür oranı öngörülmüştür.
Davacı, babasından dolayı malüllük maaşı aldığını, Bağ-Kur’a çok yüksek prim borcu bulunduğunu, bu borç nedeniyle SSK’dan emekli olamadığını, oysa 1.800 prim gün üzerinden SSK’dan aylık alabilecek iken, Bağ-Kur prim borcu nedeniyle aylık bağlanamadığını beyanla; Bağ-Kur prim borcunun ve Bağ-Kur sigortalılığın silinmesi ile mağduriyetinin giderilmesini istemiştir.
Mahkemece, 1479 sayılı Yasa kapsamındaki sigortalılığın gerçek ve fiili olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş ise de; hüküm eksik inceleme ve araştırmaya dayalıdır. Çünkü, 09.09.2013 günlü dava dilekçesinin netice-i talep kısmında, her ne kadar “Bağ-Kur prim borcunun ve Bağ-Kur sigortalılığın silinmesi” istenmiş ise de, aynı dilekçe içeriğinde davacının “ SSK’dan, 1.800 gün üzerinden maluliyet aylığı bağlanması ve mağduriyetin giderilmesinden” bahsetmiş olması karşısında; davacı tarafa usulünce verilecek mehille, dava dilekçesi ve istem açıklatılmalı, istemin SSK’dan maluliyet aylığı bağlanması istemine yönelik olması halinde davanın yasal dayanağı Mülga 506 sayılı Yasanın 53. ve devamı maddeleri ile, 5510 sayılı Yasanın 25. ve devamı maddeleri olacağı dikkate alınarak gerekli inceleme yapılmalı, bu incelemeler yapılırken, 21.08.2003-30.12.2010 tarihleri arasında 7 yıl 4 ay 10 gün 1479 sayılı Yasa kapsamındaki zorunlu sigortalılığa ilişkin olarak 1479 sayılı Yasanın Ek 19. maddenin uygulanabilirliği tartışılarak irdelenmelidir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma gerekir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 16.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.