![Abaküs Yazılım](/6.png)
Esas No: 2016/466
Karar No: 2021/5773
Karar Tarihi: 23.11.2021
Danıştay 10. Daire 2016/466 Esas 2021/5773 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2016/466
Karar No : 2021/5773
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet
Komisyonu Başkanlığı / ...
İSTEMİN_KONUSU : ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 2014 yılı için hazırlanan Ceza Mahkemeleri Bilirkişi Listesinden, Ceza Muhakemesi Kanununa Göre İl Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkında Yönetmeliğin 12. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi gereğince çıkarılmasına ilişkin ... tarih ve ... numaralı Mersin Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu kararının iptal edilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince; davacı hakkında başlatılan soruşturma içerisinde yer alan fiillerin bilirkişilikle bağdaşmadığı dikkate alındığında dava konusu işlemde hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; dava konusu işlemin dayanağını teşkil eden ceza soruşturmasına konu suçlara ilişkin olarak verilmiş bir mahkumiyet kararı bulunmadığı, ceza yargılamasında soruşturma izni alınmasına kadar durma kararı verildiği, anılan ceza soruşturmasının hukuka aykırı şekilde başlatılıp sürdürüldüğü, üzerine atılı suçları işlemediği ileri sürülmektedir.
KARŞI_TARAFIN_SAVUNMASI : Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : ...
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Mersin Barosu'na kayıtlı olarak avukatlık yapmakta olan davacı, davalı idareye sunmuş olduğu 23/10/2013 tarihli dilekçe ile "marka ve endüstriyel tasarımlar" uzmanlık alanında Cumhuriyet Başsavcılığı ve Ceza Mahkemeleri ile Hukuk Mahkemeleri bilirkişi listelerine alınmasını talep etmiş, başvurusunun uygun bulunması üzerine anılan listelere kaydedilmiştir.
Mersin Cumhuriyet Başsavcılığı Organize Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından davalı idareye gönderilen ... tarih ve ... sayılı yazıyla, davacı hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ... sayılı dosyasında "rüşvet verme, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs" suçlarından soruşturma yürütüldüğü bildirilmiştir.
Anılan yazı üzerine 14/11/2014 tarihinde toplanan Mersin Adli Yargı İlk Derece Mahkemesi Adalet Komisyonu tarafından oy birliğiyle verilen ... tarih ve ... numaralı kararla, davacının, Ceza Muhakemesi Kanununa Göre İl Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkında Yönetmeliğin 12. maddesinin 1. fıkrasının (e) bendi gereğince, 2014 yılı için hazırlanan Ceza Mahkemeleri Bilirkişi Listesinden çıkarılmasına karar verilmiştir.
Davacı tarafından anılan Komisyon kararının iptali istemiyle bakılan dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "Bilirkişi olarak atanabilecekler" başlıklı 64. maddesinin, dava konusu işlemin dayanağını teşkil eden Yönetmeliğin yayımlandığı tarihte yürürlükte olan halinde, "(1) Bilirkişiler, il adlî yargı adalet komisyonları tarafından her yıl düzenlenen bir listede yer alan gerçek veya tüzel kişiler arasından seçilirler. Cumhuriyet savcıları ve hâkimler, yalnız bulundukları il bakımından yapılmış listelerden değil, diğer illerde oluşturulmuş listelerden de bilirkişi seçebilirler. Bu listelerin düzenlenmesine veya listelerde yer verilenlerin çıkarılmalarına ilişkin esas ve usuller, yönetmelikte gösterilir. ... " hükmü yer almaktadır.
Anılan maddeye dayanılarak hazırlanıp 01/06/2005 tarih ve 25832 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan ve işlem tarihinde yürürlükte olan Ceza Muhakemesi Kanununa Göre İl Adlî Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkında Yönetmeliğin "Listeden çıkarılma sebepleri" başlıklı 12. maddesinde, "Listede yer alan bilirkişilerin:
a) Listeye kabul şartlarını sonradan kaybetmesi,
b) Kanunî bir sebep olmaksızın bilirkişilik yapmaktan kaçınması,
c) 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 66 ncı maddesinin ikinci fıkrası uyarınca listeden çıkarılması teklifinin komisyonca uygun bulunması,
d) Listeden çıkarılmayı talep etmesi,
e) Bilirkişilikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunulması
durumunda adı listeden çıkarılır."; "Listeden çıkarılma usulü" başlıklı 13. maddesinde, "Bu Yönetmeliğin 12 nci maddesinde sayılan çıkarılma sebeplerinin gerçekleşmesi hâlinde bilirkişinin adı komisyon kararıyla listeden çıkarılır.
Listeden çıkarılmasına karar verilen bilirkişilere ilişkin komisyon kararı ilgiliye tebliğ edilir ve bu Yönetmeliğin 11 inci maddesinde belirtilen usule göre ilân edilir."; "Listelerin yenilenmesi usulü" başlıklı 14. maddesinde ise, "Listeler, her yıl bu Yönetmelik hükümlerine göre yeniden düzenlenir.
Bu Yönetmeliğin 12 nci maddesi hükümlerine göre listeden çıkarılmasına karar verilenler bir yıl geçtikten sonra gerekli şartları taşımaları durumunda listeye yeniden yazılabilir. Ancak 12 nci maddenin (e) bendi gereğince çıkarılanlar bir daha listeye yazılamaz." düzenlemeleri yer almaktadır.
Dava konusu işlemin tesisinden sonra kabul edilerek 24/11/2016 tarih ve 29898 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu'nun "Bilirkişiliğe kabul şartları" başlıklı 10. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, daha önce kendi isteği dışında bilirkişilik sicilinden çıkarılmamış olmak, bilirkişiliğe kabul şartları arasında sayılmış; "Bilirkişilik sicilinden ve listesinden çıkarılma" başlıklı 13. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, bilirkişilik görevi ve bu görevin gerektirdiği etik ilkelerle bağdaşmayan, güven duygusunu sarsıcı tutum ve davranışlarda bulunulması, bilirkişilik sicilinden ve listesinden çıkarılma sebepleri arasında sayılırken; aynı maddenin 2. fıkrasında, 1. fıkranın (b), (c), (ç) ve (d) bentlerinde belirtilen hâllerde ihlalin niteliğine göre sicilden ve listeden çıkarma yaptırımı yerine uyarma veya bir yıla kadar geçici süreyle listeden çıkarma yaptırımı uygulanabileceği hükmüne yer verilmiş; "Yönetmelik" başlıklı 18. maddesinde, bu Kanun'un uygulanmasına ilişkin yönetmeliklerin Bakanlık tarafından yürürlüğe konulacağı hüküm altına alınmıştır.
Dava konusu işlemin dayanağını oluşturan, Ceza Muhakemesi Kanununa Göre İl Adli Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkında Yönetmelik, 6754 sayılı Kanun'un 18. maddesine dayanılarak hazırlanan ve 03/08/2017 tarih ve 30143 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bilirkişilik Yönetmeliği'nin 89. maddesiyle yürürlükten kaldırılmış; anılan Yönetmeliğin "Bilirkişiliğe başvuru ve kabul şartları" başlıklı 38. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, daha önce kendi isteği dışında sicilden ve listeden çıkarılmamış veya bilirkişilik yapmaktan yasaklanmamış olmak, bilirkişiliğe kabul şartları arasında sayılmış; "Sicil ve listeden çıkarılma" başlıklı 48. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde, bilirkişilik görevi ve bu görevin gerektirdiği etik ilkelerle bağdaşmayan, güven duygusunu sarsıcı tutum ve davranışlarda bulunulması, bilirkişilik sicilinden ve listesinden çıkarılma sebepleri arasında sayılırken; aynı maddenin 2. fıkrasında, 1. fıkranın (b), (c), (ç) ve (d) bentlerinde belirtilen hâllerde ihlalin niteliğine göre sicilden ve listeden çıkarma yaptırımı yerine uyarma veya bir yıla kadar geçici süreyle listeden çıkarma yaptırımı uygulanabileceği düzenlemesine yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Yukarıda izah edildiği üzere; dava konusu işlem, davacı hakkında ... Cumhuriyet Başsavcılığı'nın ... sayılı dosyasında "rüşvet verme, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs" suçlarından soruşturma yürütüldüğünün bildirilmesi üzerine, soruşturma konusu fiillerin bilirkişilikle bağdaşmayan tutum ve davranışlar olduğu kabul edilerek tesis edilmiştir.
Dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan Ceza Muhakemesi Kanununa Göre İl Adlî Yargı Adalet Komisyonlarınca Bilirkişi Listelerinin Düzenlenmesi Hakkında Yönetmelik uyarınca; bilirkişilikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunulması sebebine dayanılarak listeden çıkarılan kişilerin tekrar bilirkişilik listesine yazılması mümkün değildir.
Halihazırda yürürlükte olan 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu ve 03/08/2017 tarih ve 30143 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bilirkişilik Yönetmeliğinde de, daha önce kendi isteği dışında listeden çıkarılmış olmak bilirkişiliğe kabule engel haller arasında sayılmıştır.
Hukuki niteliği itibariyle hakimin yardımcısı ve danışmanı konumunda bulunan bilirkişinin, kendisine başvurulan özel veya teknik konuda yetkin ve uzman olması, tarafsız bir konumda bulunması, tarafsız bir tutum içinde görüş bildirmesi ve dürüst davranması gerektiği tartışmasız olup; bilirkişilikle bağdaşmayan her hal ve davranışın önceden belirlenmesi de mümkün değildir.
Ancak; bir daha bilirkişilik görevi yapılmasına engel olmak gibi ağır bir sonucu olan bilirkişi listesinden çıkarma işlemi tesis edilirken, işlem ile ulaşılmak istenen amaç arasında adil bir denge kurulması, bir başka deyişle ölçülülük ilkesine uygun davranılması amacıyla, hassas bir değerlendirme yapılması gerekmektedir.
Nitekim; 6754 sayılı Bilirkişilik Kanunu'nun 13. maddesinin 2. fıkrası ve 03/08/2017 tarih ve 30143 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Bilirkişilik Yönetmeliği'nin 48. maddesinin 2. fıkrasında, ihlalin niteliğine göre sicilden ve listeden çıkarma yaptırımı yerine uyarma veya bir yıla kadar geçici süreyle listeden çıkarma yaptırımı uygulanabileceği öngörülerek somut olaya göre ölçülülük ilkesinin gözetilmesine olanak tanınmıştır.
Uyuşmazlıkta; davalı idarece, davacı hakkında avukat olarak görev yaptığı bir dosyaya ilişkin olarak "rüşvet verme, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs" suçlarından başlatılan soruşturmaya dayanılarak "bilirkişilikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunulduğundan" bahisle, davacının bilirkişi listesinden çıkarılmasına karar verilmişse de, dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla davacının bilirkişilikle bağdaşmayan tutum ve davranışlarda bulunduğunun ispatlanamadığı, davacının üzerine atılı suçları işlediği varsayımından hareketle bilirkişi listesinden çıkarıldığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda; dava konusu işlemin tesis edildiği tarih itibarıyla, hakkında suç işlediğine dair kesinleşmiş bir yargı kararı bulunmayan ve bilirkişilik görevi ile bağdaşmayan bir davranışta bulunduğu ispatlanamayan davacının, bir daha bilirkişilik listesine yazılmasına engel olacak şekilde bilirkişilik listesinden çıkarılmasına ilişkin dava konusu işlemde hukuka uyarlık; dava konusu işlemin iptaline karar verilmesi gerekirken, davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.
Öte yandan; dava konusu işlemin dayanağını teşkil eden ceza soruşturması sonucunda düzenlenen 19/12/2014 tarihli iddianame ile açılan kamu davası neticesinde ... Ağır Ceza Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararla davacının beraatine karar verilmiş, bu karara yönelik istinaf başvuruları ise ... Bölge Adliye Mahkemesi ... Ceza Dairesi'nin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararıyla reddedilmiş olup, temyiz incelemesi Yargıtay nezdinde devam etmektedir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. ... İdare Mahkemesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin birinci fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren on beş (15) gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.