Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 2018/3711
Karar No: 2021/5473
Karar Tarihi: 23.11.2021

Danıştay 3. Daire 2018/3711 Esas 2021/5473 Karar Sayılı İlamı


T.C.
D A N I Ş T A Y
ÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2018/3711
Karar No : 2021/5473

TEMYİZ EDENLER : 1- (DAVACI) ...İnşaat Nakliye Gıda Petrol Doğalgaz İş Makinaları Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. ...

2- (DAVALI) ...Vergi Dairesi Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ...Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., ...sayılı kararına yöneltilen istinaf başvurularına ilişkin ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacının, 2011 yılının Nisan, Haziran ve Temmuz dönemlerinde alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirmesi nedeniyle sözü edilen faturalara konu katma değer vergisi indirimlerinin reddi işleminin iptali ile aynı yılın Aralık dönemi için adına 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 353. maddesinin 1. bendi gereğince kesilen özel usulsüzlük cezasının kaldırılması istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Davacının faturalarını kayıtlarına aldığı ... İnşaat Taahhüt Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkındaki tespitlerden, düzenlediği faturaların gerçeği yansıtmadığı sonucuna varıldığından, katma değer vergisi indirimlerinin reddinde hukuka aykırılık bulunmadığı, mal ve hizmet alımlarının, sahte veya muhteviyatı itibariyle yanıltıcı faturalarla belgelendirilmesi 213 sayılı Kanun'un 353. maddesinde özel usulsüzlük cezasını gerektiren fiiller arasında gösterilmediği gibi kesilen ceza, maddenin öngörülüş amacına da uygun düşmediğinden özel usulsüzlük cezasında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle katma değer vergisi indirimlerinin reddi yönünden dava reddedilmiş, özel usulsüzlük cezası ise kaldırılmıştır.

Bölge Mahkemesi kararının özeti: Vergi Mahkemesi kararının özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasına yöneltilen davalı idare istinaf başvurusu, kararın değinilen hüküm fıkrasının kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği gerekçesiyle reddedilmiş, dava konusu katma değer vergisi indirimlerinin reddinin iki sebebe dayandığı, birincisinin sahte fatura kullanımı nedeniyle indirimlerinin reddi, diğerinin ise 2011 yılının Eylül döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisinin 441.079,07-TL olmasına rağmen 2011 yılının Ekim döneminde önceki dönemden devreden katma değer vergisinin 549.132,35-TL olarak beyanlara yansıtılması olduğu, davacının faturalarını kayıtlarına aldığı ...İnşaat Taahhüt Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporundaki tespitler, düzenlediği faturaların gerçek bir emtia teslimine dayanmadığını kanıtlayıcı mahiyette olmadığı dolayısıyla katma değer vergisi indirimlerinin reddinin bu firmadan temin edilen faturalardan kaynaklanan kısmında hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davacı istinaf başvurusu bu yönden kabul edilerek Vergi Mahkemesi kararının değinilen hüküm fıkrası kaldırıldıktan sonra dava konusu işlemin bu kısmı iptal edilmiş, işlemin, 2011 yılının Eylül döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisi 441.079,07-TL olmasına karşın Ekim döneminde önceki dönemden devreden katma değer vergisinin 549.132,35-TL olarak beyanlara yansıtılma yanlışlığından kaynaklanan kısmı yönünden davanın reddine ilişkin hüküm fıkrasına yönelik istinaf başvurusu reddedilmiştir.

TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI :
Davacı tarafından, vergi incelemesinde olayın gerçek mahiyeti araştırılmadan sahte fatura düzenlediği belirtilen firma hakkında tanzim edilen vergi tekniği raporundaki veriler esas alınarak indirimlerin reddedildiği, uyuşmazlık konusu faturaların gerçek bir ticari ilişkiye dayandığı, fatura bedellerinin çekle ödendiği ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.
Davalı idare tarafından, ...İnşaat Taahhüt Turizm Sanayi ve Ticaret Limited Şirketinin 2011 yılında düzenlediği faturaların tamamının sahte olduğunun vergi tekniği raporu ile ortaya konulduğu, anılan mükelleften fatura alan davacının söz konusu faturalardaki katma değer vergisi indirimlerinin reddinde ve kesilen özel usulsüzlük cezasında hukuka aykırılık bulunmadığı ileri sürülerek kararın aleyhe olan hüküm fıkrasının bozulması istenilmektedir.

TARAFLARIN SAVUNMALARI :
Davalı idare tarafından savunma verilmemiştir.
Davacı tarafından, faturaların sahteliğinin şüpheden uzak, somut bir biçimde ortaya konulmadığı, eksik inceleme ve varsayım yoluyla indirimlerinin reddedildiği ileri sürülerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ : Dava dilekçesinde, davacının, 2011 yılında sahte fatura kullandığından bahisle söz konusu faturalara konu 101.762,99 TL katma değer vergisi indirimlerinin reddinin iptali ile özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasını istediği olayda, Vergi Mahkemesince dava dilekçesinde belirtilen hususlar dahilinde karar verilmiş iken, Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesince dava dilekçesinde dava konusu edilmeyen 2011 yılının Eylül döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisi hakkında da değerlendirme yapılmak suretiyle istinaf başvurusunun sonuçlandırılması yargılama hukukuna uygun düşmediğinden kararın bu hüküm fıkrası yönünden bozulması gerektiği düşünülmektedir.


TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Üçüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Davacı şirketin 2011 yılı işlemlerinin incelenmesi sonucunda düzenlenen vergi inceleme raporunda alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirdiğinden bahisle sözü edilen faturalara konu 101.762,99 TL katma değer vergisi indirimleri reddedildiği, ayrıca 2011 yılının Eylül döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisinin 441.079,07-TL olmasına karşın 549.132,35-TL olarak alınması nedeniyle bu yanlışlığın da düzeltildiği ve sahte fatura kullanma nedeniyle de özel usulsüzlük cezası kesildiği, dava dilekçesinde ise sahte fatura kullanımından kaynaklı 101.762,99 TL katma değer vergisi indiriminin reddi işleminin iptali ile özel usulsüzlük cezasının kaldırılmasının istenildiği anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun, "Davaların Karara Bağlanması" başlığını taşıyan 22. maddesinin 1. fıkrasında; konular aydınlandığında meselelerin sırasıyla oya konulacağı ve karara bağlanacağı; aynı Kanunun "Kararlarda Bulunacak Hususlar" başlıklı 24. maddesinde, kararın dayandığı hukuki sebepler ile gerekçesi ve hükmün kararda belirtileceği hükme bağlanmıştır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Temyiz istemlerine konu edilen Vergi Dava Dairesi kararının, sahte fatura kullandığından bahisle katma değer vergisi indirimlerinin reddine dair işlemin iptaline ilişkin hüküm fıkrası ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrası aynı hukuksal nedenler ve gerekçeyle Dairemizce de uygun görülmüştür.
Dava dilekçesinde davacının, 2011 yılında alımlarının bir kısmını sahte faturalarla belgelendirmesi nedeniyle sözü edilen faturalara dayalı 101.762,99 TL katma değer vergisi indiriminin reddine ilişkin işlem ile özel usulsüzlük cezasını dava konusu etmesine karşın, davaya, dolayısıyla istinaf başvurusuna konu edilmeyen 2011 yılının Eylül döneminden sonraki döneme devreden katma değer vergisi ile Ekim 2011 döneminin önceki dönemden devreden katma değer vergisi tutarlarındaki yanlışlığın düzeltilmesiyle ilgili olarak değerlendirme yapılmak suretiyle hüküm kurulması yargılama hukukuna uygun düşmediğinden Vergi Dava Dairesi Kararının buna ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davalı idare temyiz isteminin reddine,
2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının; sahte fatura kullanıldığından bahisle katma değer vergisi indiriminin reddine dair işlemin iptaline ilişkin hüküm fıkrası ile özel usulsüzlük cezasına ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Davacı temyiz isteminin kabulüne,
4. Kararın; 2011 yılının Eylül ve Ekim dönemlerinde sonraki döneme devreden ve bir önceki dönemden devir gelen indirilebilecek katma değer vergisi tutarlarında yapılan düzeltme işlemine yönelik hüküm fıkrasının BOZULMASINA
4. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ilgili Dava Dairesine gönderilmesine,
5. Yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine, 23/11/2021 tarihinde oyçokluğuyla kesin olarak karar verildi.



(X)-KARŞI OY :
2575 sayılı Danıştay Kanunu'nun 23. maddesinde, Danıştayın temyiz mercii olarak görevinin, bir hukuk kuralının uygulanmaması veya yanlış uygulanması şeklinde ortaya çıkan hukuka aykırılıkların denetimini yapmakla sınırlı olduğu kurala bağlanmıştır.
İdari işlemlerin yargısal denetiminin hukuka uygunluk denetimi ile sınırlı olması karşısında bu denetimin maddi olayı da kapsadığının kabulü gerekir. Şöyle ki idari davaya konu işlemler, dayandığı, düzenlediği olaydan soyutlanmış olarak yargılamaya konu edilemez. Birçok idari uyuşmazlıkta maddi olanla hukuki olan arasında bir ayrım yapmak mümkün olmayabilir.
İdari davalarda inceleme konusu olan hukuki işlem niteliğindeki bir idari işlemdir. Hukuki işlemin incelenmesi, işlemin dayanağı durumunda bulunan maddi olaydan bağımsız bir inceleme değildir.
Adli yargıda maddi olay incelemesi yapılırken nasıl ki olayın subuta erip ermediği incelenerek bir sonuca ulaşılıyor ise idari yargıda da idarelerce tesis edilen işlemlerin dayanağını teşkil eden maddi olayın irdelenerek sonuca ulaşılması esastır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359. maddesinde, sahte belge "gerçek bir muamele veya durum olmadığı halde bunlar varmış gibi düzenlenen belge" olarak tanımlanmaktadır.
Davacının bir kısım emtia alımlarını sahte faturayla belgelendirdiği yolunda tespitler içeren vergi inceleme raporuna istinaden katma değer vergisi indirimlerinin reddinin iptali istemiyle açılan davayı sonuçlandıran Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusuna ilişkin Bölge İdare Mahkemesi Vergi Dava Dairesi kararına yöneltilen temyiz istemi hakkında, faturaların temin edildiği mükellef hakkında düzenlenen vergi tekniği raporundaki tespitler değerlendirilmek suretiyle karar verilmesi gerektiği oyuyla Daire kararına bu yönden katılmıyoruz.



Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi