15. Ceza Dairesi Esas No: 2018/4498 Karar No: 2020/1882 Karar Tarihi: 11.02.2020
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/4498 Esas 2020/1882 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın dolandırıcılık suçu kapsamında mahkumiyetine karar verilmiş ancak, resmi belgede sahtecilik suçu yönünden dava zamanaşımı süresi içerisinde açılamamıştır. Suçun işlenişi, bir aracın motor ve şase numaralarının başka bir araca aktarılması suretiyle gerçekleşmiştir. Mahkeme kararı, daha önce üst mahkeme tarafından bozulmuştur. Sanığın eyleminin, kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağı, üst dereceli ağır ceza mahkemesi tarafından takdir ve değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, TCK'nın 157/1, 52/2-4, 53/1, 158/1-d maddeleri yer almaktadır.
15. Ceza Dairesi 2018/4498 E. , 2020/1882 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Dolandırıcılık HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçu yönünden dava zamanaşımı süresi içerisinde kamu davasının mahallinde açılması mümkün görülmüştür. ... plakalı çekme belgeli aracın motor numarası kısmı kesilip, çalıntı ... plakalı araca aktarıldığı, ... plakalı aracın şase numarasının da kazınarak ... plakalı aracın şaşe numasına dönüştürülerek suça konu aracın katılana satıldığı, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda; Hükmün daha önce sair hususlar incelenmeksizin Dairemizin 23/11/2017 tarih 2017/21779 E.- 2017/24623 K. sayılı ilamı ile bozulduğu belirlenerek yapılan incelemede; sanığın, 01/10/2013 tarihinde suça konu aracın katılana noterlikte satışı sırasında, söz konusu araca ilişkin olarak kamu kurumu niteliğindeki Emniyet Müdürlüğü Trafik ve Tescil Büro Amirliği’nin maddi varlıklarından olan motorlu araç tescil belgesini kullandığının ilgili noter araç satış sözleşmesinden anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin TCK’nın 158/1-d maddesinde düzenlenen kamu kurum ve kuruluşlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve değerlendirmek görevinin üst dereceli ağır ceza mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca sair hususlar incelenmeksizin BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi gereğince sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 11/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.