Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/21689 Esas 2016/2773 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/21689
Karar No: 2016/2773
Karar Tarihi: 22.02.2016

Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2015/21689 Esas 2016/2773 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilen dava kabul edilmiş, ancak temyiz edilmiştir. Yargıtay kararında emlak vergi değerlerinin dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılmasında göz önünde tutulması gerektiği belirtilmiştir. Dosyadaki kayıtlara göre, dava konusu taşınmazın emlak vergisine esas tutulan asgari m² değeri, emsal alınan taşınmazın emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerinden daha düşüktür. Bu durumda, dava konusu taşınmazın daha değerli kabul edilerek vergi değerlerine ters düşecek şekilde yeterli, inandırıcı ve somut gerekçelere dayandırılmayan rapora göre hüküm kurulması hatalıdır. Kararda belirlenen diğer hatalar ise dava tarihinin yanlış yazılması ve eksik inceleme ile fazla bedele hükmedilmesidir.
Kullanılan kanun maddeleri:
- 2942 sayılı Yasanın 11. maddesi (d) bendi: Kamulaştırmasız el koyma davalarında emlak vergi değerlerinin dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılmasında göz önünde tutulması gerektiğini belirtir.
18. Hukuk Dairesi         2015/21689 E.  ,  2016/2773 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Dava dilekçesinde, ... İli ..... Mahallesi 11489 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmasız el koyma nedenine dayalı olarak bedelinin faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.


    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Ancak;
    1-Kamulaştırmasız el koyma davalarında da uygulanan 2942 sayılı Yasanın 11. maddesinin (d) bendi gereğince emlak vergi değerlerinin de dava konusu taşınmaz ile emsalin karşılaştırılmasında gözönünde tutulması gerekir. Bu itibarla dava konusu taşınmazların ve emsalin emlak vergisine esas tutulan asgari m² değerlerinin oranı ile bilirkişi raporunda değerlendirmeye esas alınan oran birbirinden fahiş ölçüde farklı olduğunda bu farklılık ve çelişki giderilmelidir. Dosyadaki kayıtlardan, 2012 yılında dava konusu 11489 ada 2 parsel sayılı taşınmazın emlak vergisine esas değeri 27,48 TL, emsal alınan 6581 ada 1 parselin ise 34,35 TL dir. Buna göre emsal taşınmazın dava konusu taşınmazdan daha değerli olduğu, dava konusu taşınmazın emsal taşınmazla en fazla eşdeğer kabul edilerek değerlendirme yapılabileceği düşünülmeden dava konusu 11489 ada 2 parsel sayılı taşınmaz daha değerli kabul edilerek vergi değerlerine ters düşecek şekilde yeterli, inandırıcı ve somut gerekçelere dayandırılmayan rapora göre hüküm kurulmuştur. Kaldi ki dava konusu taşınmazın başka bir paydaşı tarafından aynı idare tarafından el koyma nedeniyle açılan dava sonucunda verilip kesinleşen kararda belirlenen değer, güçlü delil olarak kabul edilmelidir. Daha önce Dairemizce
    incelenerek karara bağlanan ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/66 Esas sayılı (Dairenin 2015/12082E–12650K. sayılı) dosyasında, aynı taşınmazın başka paydaşı tarafından açılan kamulaştırmasız el koyma nedeniyle tazminat istemine ilişkin davada 14.03.2012 olan değerlendirme tarihi itibariyle, dava konusu taşınmaza 127,66 TL/m² değer tespit edilmiş iken, 07.03.2012 değerlendirme tarihi itibariyle açılmış olan bu dosya için 195 TL/m² bedel belirlenmesi karşısında, bahsedilen kararın güçlü delil teşkil ettiği gözetilerek bilirkişi kurulundan kesinleşen dosyadaki değerden ayrılmayı gerektirecek bir nedeni olup olmadığı sorulup ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile fazla bedele hükmedilmesi,
    2-Dava tarihi 07.03.2012 olduğu halde mahkeme karar başlığında 05.08.2015 olarak gösterilmiş olması,
    Doğru görülmemiştir.
    Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 22.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.












    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.