Yerel Mahkemece bozma üzerine verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, sanığın yokluğunda verilen hükümde temyiz süresinin "15 gün" olarak yanıltıcı şekilde bildirilmesi nedeniyle sanığın temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı"nın 21.12.2017 havale tarihli dilekçe ile kamu davasına katılma talebi hakkında bir karar verilmemesi karşısında, CMK"nın 237/2. maddesi uyarınca Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı"nın davaya katılan, vekilinin de katılan vekili olarak kabulüne karar verilerek dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 17/10/2019 gün ve 7188 sayılı Kanunun 24. maddesiyle değişik CMK"nın 251. maddesinde Basit Yargılama Usulü düzenlenmiş olup, bu düzenlemenin uygulanmasıyla ilgili olarak, CMK"ya 7188 sayılı Kanunla eklenen geçici 5. maddenin birinci fıkrasının (d) bendinde yer alan “hükme bağlanmış” ibaresinin, Anayasa Mahkemesinin 14/01/2021 tarihli ve 2020/81 Esas, 2021/4 Karar sayılı kararıyla "basit yargılama usulü" yönünden Anayasa"nın 38. maddesine aykırı görülerek iptaline karar verilmesi karşısında, temyiz incelemesi yapılan ve CMK"nın 251/1. maddesi kapsamına giren suçlar yönünden; Anayasa"nın 38. maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 7 ve CMK"nın 251 vd. maddeleri gereğince yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu, Bozmayı gerektirdiğinden, sanık ... ile katılan Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı vekilinin temyiz nedenleri yerinde görülmekle, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayıp sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 08/04/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.