Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/10512 Esas 2019/12079 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/10512
Karar No: 2019/12079
Karar Tarihi: 09.10.2019

Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/10512 Esas 2019/12079 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, bir kişinin başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanması suçu kapsamında mahkum edildiği belirtiliyor. Söz konusu suçun oluşabilmesi için kişinin kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanması gerektiği açıklanıyor. Somut olayda, hırsızlık olaylarına ilişkin soruşturma sırasında şüpheli bir kimliğin ibraz edildiği ve bu kişinin mağdurun kimlik bilgilerini kullandığı tespit edilmiştir. Ancak mahkeme, suçun niteliği konusunda hatalı bir hüküm verdiği gerekçesiyle kararın bozulmasına karar vermiştir.
Bu kararda geçen kanun maddeleri şöyledir:
- Türk Ceza Kanunu'nun 268. maddesi: Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçu
- Türk Ceza Kanunu'nun 206. maddesi: Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçu

8. Ceza Dairesi 2017/10512 E. , 2019/12079 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması
HÜKÜM : Mahkumiyet

Gereği görüşülüp düşünüldü:
İftira suçunun özel bir halini düzenleyen TCK.nın 268. maddesinde tanımlanan "başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması" suçunun oluşabilmesi için, kişinin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimliği veya kimlik bilgilerini kullanması gerektiği somut olayda; hırsızlık olaylarına ilişkin genel çalışma sırasında şüphe üzerine kimlik bilgileri sorulduğunda, mağdur ..."e ait sahte kimliği ibraz etmek suretiyle mağdura ait kimlik bilgilerinin kullanılmasından ibaret eylemin TCK.nın 206. maddesinde düzenlenen resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçunu oluşturacağı ve hukuki durumunun buna göre takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.