9. Hukuk Dairesi Esas No: 2009/49485 Karar No: 2012/9382
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2009/49485 Esas 2012/9382 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2009/49485 E. , 2012/9382 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
DAVA :Davacı, kıdem, ihbar tazminatı alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ... Rektörlüğünün aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı dava dilekçesini ekindeki noter ihtarnamesinde “ 792,00 TL. sini ... Ltd. Şirketinden aldığını, bakiye 6.138,15 TL. alacağının kaldığını ” belirterek talepte bulunmuştur. Karara dayanak bilirkişi raporunda ihbar ve kıdem tazminatı tam olarak hesaplanmış, ihtarnamede bahsi geçen 792,00 TL.sinin asıl işveren- alt işveren arasındaki rücu da değerlendirileceği yolunda görüş bildirilerek bu miktar ihbar ve kıdem tazminatından mahsup edilmemiştir. Asıl işverenin sorumluluğu alt işverenin sorumluluğu ile sınırlıdır. Somut olayda davacının hak ettiği ihbar ve kıdem tazminatından şirketin ödediği kabul edilen 792,00 TL. sinin mahsup edilmemesi hatalıdır. Mahkemece yapılacak iş bu miktarın hangi alacağa karşı ödendiği konusunda davacının beyanının tespiti ile gerekirse ... şirketin’den ödemenin neye karşılık yapıldığı sorulup, belgesi getirtilerek hak edilen alacaklardan mahsup etmektir. 3- İhbar tazminatı bakımından uygulanması gereken faiz konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmaktadır. 4857 sayılı İş Kanununun 17. inci maddesine göre ödenmesi gereken ihbar tazminatında faize hak kazanabilmek için kural olarak işverenin temerrüde düşürülmesi gerekir. Bununla birlikte bireysel ya da toplu iş sözleşmesiyle, iş sözleşmesinin feshi halinde kıdem tazminatının ödeme zamanıyla ilgili olarak açık bir hükme yer verilmişse, belirlenen ödeme tarihi faiz başlangıcı olarak esas alınır (Yargıtay 9.HD. 24.10.2008 gün 2008/30158 E, 2008/28418 K.). İşe iade davası sonrasında, işçinin süresi içinde başvurusuna rağmen işverence işe başlatılmadığı tarih fesih tarihi olmakla, ihbar tazminatı bakımından faiz başlangıcı da, işçinin işe alınmayacağının açıklandığı tarih ya da bir aylık işe başlatma süresinin sonudur. İhbar tazminatı bakımından uygulanması gereken faiz oranı değişen oranlara göre yasal faiz olmalıdır. Bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde farklı bir faiz türü öngörülmüşse, yasal faizin altında olmamak kaydıyla kararlaştırılan faiz uygulanır. Somut olayda, davacının Üniversiteye gönderdiği ihtarname ve eki belge birlikte değerlendirildiğinde davacının davalıyı davadan önce temerrüde düşürdüğü anlaşıldığından ihbar tazminatı faizinin temerrüt tarihi yerine bilirkişinin yerinde olmayan mütalaasına itibar edilerek fesih tarihinden başlatılması, 4- Hükmedilen alacakların net mi, yoksa brüt mü olduğunun hükümde belirtilmemesinin infazda tereddüde yol açacağının düşünülmemesi hatalıdır. 5- Davalı Üniversitenin 2547 sayılı yasanın 56/a maddesi delaletiyle Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf olmasına rağmen davalı Üniversite aleyhine harca hükmedilmesi, 6- Davalı Üniversitenin 2547 sayılı yasanın 56/a maddesi delaletiyle Harçlar Kanunu’nun 13/j maddesi uyarınca harçtan muaf olmasına rağmen davacının yaptığı harç giderinin davalı Üniversite’ den tahsiline karar verilmesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, 22.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.