11. Hukuk Dairesi 2019/2503 E. , 2019/5592 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 13. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 15/12/2016 gün ve 2015/880 - 2016/936 sayılı kararı bozan Daire"nin 12/02/2019 gün ve 2017/2061 - 2019/1078 sayılı kararı aleyhinde davalı TMSF vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
Davacı vekili, yönetimi davalı elinde olan ve Antalya Limanı işletme hakkını elinde bulunduran ...nin hisselerinin %99.99"unun 31.10.2006 tarihli hisse devir sözleşmesi uyarınca aynı alanda faaliyet gösteren Akdeniz Liman İşletmeleri A.Ş. tarafından satın alındığını, daha sonra hisseleri devir alınan şirketle hisseleri devir alan şirketin hisseleri devir alınan şirket nezdinde birleştiğini, öncesinde hisseleri devir alınan şirketin borçlarından dolayı yönetimine davalı tarafından el konulduğunu, bu şirketin davalıya borçlarını muhtelif tarihlerde ödeyerek tasfiye ettiğini, hatta davalı tarafından atanan yönetim kurulunun davalıya 19.07.2006 tarihinde bir yazı yazarak borçların tamamen ödendiğini, mutabakatın yapılmasının bildirildiğini, tasfiye sonrasında 31.10.2006 tarihli hisse devrinden çok kısa bir süre önce 13.10.2006 tarihinde kur farkından kaynaklandığı tahmin edilen 313.072 USD"nin ödenmesinin davalı tarafından istendiğini, zaten davalı tarafından atanan yöneticilerin kayıtsız şartsız olarak anılan USD"nin TL karşılığı 452.094.27 YTL"yi hemen ödediklerini, fazladan ödeme yaptıklarını, ayrıca sözleşme öncesi doğmuş ecrimisil borcunu müvekkili tarafından ödendiğini, hisse devir sözleşmesi uyarınca bundan da davalının sorumlu olduğunu, isteme rağmen ödeme yapılmadığını ileri sürerek, 313.072 USD"nin aynen olmadığı takdirde YTL karşılığının ve 48.800.00 YTL"nin tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, ecrimisil bedeli olarak dava konusu edilen miktar yönünden verilen karar kesinleşmiş olmakla, bu hususta yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığına, davacının sair alacak taleplerinin reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine karar Dairemizce bozulmuştur.
Davalı TMSF vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava, taraflar arasındaki protokole dayalı alacak istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen ilk kararın taraf vekillerince temyizi üzerine Dairemizin 14.05.2013 tarih 2011/6943 E. 2013/9890 K. sayılı bozma ilamında “...davacının, işbu davasında, Akdeniz Liman İş. A.Ş. ile birleşmesinden önceki dönemde ve yönetimin davalı TMSF’nin atadığı kişiler elindeyken, davalıya olan borcunu tasfiye etmesine rağmen borçlu olmadığı halde, kendisinden 323.072.00 USD"nin haksız yere tahsil edildiğini ileri sürdüğü, başka bir anlatımla, hisse devir protokolünden önce, protokolden tamamen bağımsız şekilde borcunun bitmesine rağmen kendisinden haksız yere tahsilat yapıldığını öne sürdüğü, mahkemenin kabulünün aksine, bu istemin 31.10.2006 tarihli protokolle bir ilgisi bulunmadığı, davalı TMSF’nin, birleşme öncesi dönemde davacı şirkete el koyduğu, borcun ödenmesine dair bu dönemde protokol imzaladığı dikkate alınıp, davacının 313.072 TL ödemesinin yerinde olup olmadığının, başka bir anlatımla davacı ödemesinin gerçek bir borç ödemesi niteliğinde bulunup bulunmadığının araştırılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi...” gerektiğine işaret edilmiştir.
Mahkemece, bozmaya uyularak alınan bilirkişi raporu benimsenerek verilen ikinci kararın da “hükme esas alınan rapora hesap yönünden ciddi itirazlar bulunduğu halde bu itirazları karşılayacak ek rapor ya da yeni bir rapor alınmadığı gerekçesiyle” Dairemizce ikinci defa bozulmasından sonra mahkemece Dairemizin ikinci bozma ilamına uyularak tarafların itirazlarını karşılamak üzere alınan ikinci ek raporda, Garipoğlu Şirketler Grubu ile davalı TMSF arasında imzalanan ve davacı ...nin de imzasının bulunduğu 12.08.2004 tarihli protokol hükümleri ile tarafların ibraz ettikleri belge, defter-kayıt ve hesap tabloları incelendikten sonra davacı ile davalı arasındaki hesaplamalarda farklılıklar bulunduğu, davacının yaptığı kayıtların izaha muhtaç olduğu, davacı tarafın izahat vermesi halinde belirleme yapılabileceği yönünde görüş bildirilmesine rağmen davacı vekilince bu konuda bir izahat verilmediği, yine ek bilirkişi raporunda davalı tarafça sunulan tablodaki hesaplamanın ise tarafların imzasını taşıyan 12.08.2004 tarihli protokolün ilgili hükümlerine göre denetimi yapıldığında hesaplama sonunda, davalı TMSF’nin davacıdan fazla tahsilat yapmadığının anlaşıldığının bildirilmesine ve mahkemece de anılan bu ek rapora göre karar verilmiş bulunmasına göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün onanması gerekirken, yazılı gerekçe ile davacı yararına bozulmuş olduğundan, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 12.02.2019 tarih, 2017/2061E. 2019/1078 K. sayılı bozma kararının kaldırılarak hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 12.02.2019 tarih, 2017/2061E. 2019/1078 K. sayılı bozma ilamının kaldırılarak mahkeme kararının ONANMASINA, peşin harcın onama harcından mahsubuyla 13,00 TL"nin davacıdan alınmasına, 19/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.