20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/3458 Karar No: 2018/850 Karar Tarihi: 14.02.2018
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/3458 Esas 2018/850 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2017/3458 E. , 2018/850 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : 5. Ağır Ceza Mahkemesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : Değişen suç vasfı nedeniyle kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 1-Oluş ve dosya içeriğine göre, ihbara konu adrese gidilerek telefonla Cumhuriyet savcısına bilgi verildiği, nöbetçi Cumhuriyet savcısı tarafından sözlü olarak ikamet içerisinde detaylı arama yapılması talimatı verilmesi üzerine sanığın konutunda arama yapılarak suça konu uyuşturucu maddelerin ele geçirildiği, Savcılık tarafından sözlü olarak verilen talimat üzerine yapılan aramadan sonra yazılı olarak arama kararı verilmesi konusunda Sulh ceza mahkemesinden talepte bulunulduğu, Şişli 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 2010/935 Değişik İş sayılı Kararı ile “aramanın 27.03.2010 tarihinde yapıldığı ve ancak kanuna göre Cumhuriyet savcılığının yazılı izni ile yapılan arama onaylanabileceğinden talebin reddine” karar verildiği anlaşılmıştır. 5271 sayılı CMK"nın 119. maddesi gereğince “Hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlileri arama yapabilirler. Ancak, konutta, işyerinde ve kamuya açık olmayan kapalı alanlarda arama, hâkim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile yapılabilir. Kolluk amirinin yazılı emri ile yapılan arama sonuçları Cumhuriyet Başsavcılığına derhal bildirilir.” şeklinde düzenleme gereğince, öncelikle sanığın konutunda hakim tarafından verilmiş bir arama kararı ya da Cumhuriyet savcısı tarafından verilmiş bir yazılı arama emri olmaksızın Cumhuriyet savcısının sözlü talimatı ile hukuka aykırı şekilde konutta arama yapıldığı ve bu arama sonucu ele geçirilen suç konusu maddelerin “hukuka aykırı yöntemlerle elde edilmiş” olması nedeniyle Anayasa"nın 38. maddesinin 6. fıkrası ile CMK"nın 206. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendi, 217. maddesinin 2. fıkrası, 230. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi ve 289. maddesinin 1. fıkrasının (i) bendi uyarınca hükme esas alınamayacağı gözetilmeden sanığın atılı suçtan mahkûmiyetine karar verilmesi, 2-Kabule göre de, a)05.02.2010 tarihli ihbar tutanağında kimliğini beyan etmeyen erkek bir şahsın “... Gülbahar Mah. ... sayılı adreste ismini Mesut bildiği şahsın uyuşturucu madde sakladığı ve uyuşturucu madde sattığı” ihbarını yapması üzerine polis memurlarının ihbarda belirtilen adrese giderek komşu ...’in refakatinde sanığın ikametinde arama yaptıkları, arama sonucu çamaşır makinesinin içinde 100 ayrı pakette net 462,3 gr esrarın ele geçirildiği, sanığın hazırlık aşamasında alınan ifadesinde suça konu maddenin kendi ikametinden değil 15 numaralı daireden ele geçirildiğini ileri sürmesine karşın yargılama sırasında evinde ele geçirilen esrarı memleketine götürmek amacıyla kendi kullanımı için bulundurduğunu savunmak suretiyle çelişkili beyanlarda bulunması nazara alınarak, sanığın ticari amaçlı uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkûmiyeti yerine yazılı şekilde kullanmak için uyuşturucu madde bulundurmak suçundan mahkûmiyetine karar verilmesi, b)İstanbul Kriminal Polis Laboratuvarınca suç konusu maddeden alınan tanık numunenin müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, CMUK’nın 321. maddesi gereğince hükmün BOZULMASINA, 14.02.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.