Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8343 Esas 2017/1994 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8343
Karar No: 2017/1994
Karar Tarihi: 05.07.2017

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8343 Esas 2017/1994 Karar Sayılı İlamı

23. Hukuk Dairesi         2015/8343 E.  ,  2017/1994 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    - K A R A R -
    Davacı, davalı kooperatifin tarlasını bir kere suladığını, tekrar sulama sırası geldiğinde diğer tarlaları sulama yapılmasına rağmen kendi tarlasına sulama yapılmadığını, bu nedenle ektiği ürünlerin kuruduğunu, zararının tespiti için açtığı davada 7.280,00 TL zarar tespit edildiğini ileri sürerek, uğramış olduğu zararın tazminini ve yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, mahsuldeki zararının davacının kusurundan kaynaklandığını, değişik iş dosyasından bu durumun anlaşıldığını, mısırın ikinci mahsul olduğunu, ilk mahsul alındıktan sonra sürülerek ikinci mahsulün ekildiğini, su verildiğini, son sulama işlemini Ahmet Kocabaş"ın kendisinin sonlandırdığını, söz konusu mahsulün kurumakta olduğu hususunun kooperatife bildirilmediğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacıya ait olup oğlu tarafından ekilen iki adet taşınmazın sulama işlemleri ile yükümlü olan davalı kooperatif tarafından sulama işlemlerinin gereği gibi ve süresinde yapılmadığı, davalı tarafından sulama işleminin süresinde yapılmamasına gerekçe olarak davacının kooperatife olan borçlarının gösterildiği, ancak buna ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı, davacının ise ekmiş olduğu mısır bitkisinden ürün alınmasını sağlayacak gerekli bakım işlemlerini tam manasıyla yerine getirmediği, kullanması gereken bir takım ilaçları mahsule zarar verir düşüncesi ile kullanmadığı anlaşılmakla, dava konusu taşınmazlardan mahsul alınamamasına davacı ve davalının müştereken sebebiyet verdikleri tespit edilmiş, TBK"nın 52/1. maddesi uyarınca tespit edilen kâr miktarından 1/4 oranında indirim yapılmış ve davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    1- 5219 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK"nın 427. maddesinde öngörülen kesinlik sınırı, 5236 sayılı Kanun"un 19. maddesiyle HUMK’na eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2015 yılı için 2.080.00 TL’dir. İstemin kabul edilen kısmı temyiz kesinlik sınırının altında kaldığından ve temyizin katılma yolu ile temyiz de olmamasına göre, davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    2- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz isteminin kabul edilen miktar açısından mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle reddine, (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, davalıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 05.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.