22. Hukuk Dairesi 2016/15078 E. , 2019/12616 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ... vekili ile davalı .... Şti. yetkilisi tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, 01.05.1999 tarihinde ... Belediyesi"nde değişen alt işveren firmalar nezdinde şoför olarak çalışmaya başladığını, ... Belediyesi"nin kapatılarak ... Belediyesine devredilmesi nedeniyle 31.03.2014 tarihinde iş akdinin haksız ve bildirimsiz şekilde feshedildiğini ileri sürerek, kıdem ve ihbar tazminatları ile fazla çalışma,hafta tatili, yıllık izin ve ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarına hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar, husumet itirazında bulunarak davanın reddini istemişlerdir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içinde davalı ... vekili ile davalı .... Şti. yetkilisi tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davacının hizmet süresi uyuşmazlık konusunu oluşturmaktadır.
Dosyaya Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından gönderilen hizmet döküm cetveline göre, davacının davalı ...’ye devredilen ... Belediyesine bağlı olarak değişen alt işverenler nezdinde 31.12.1999-31.03.2014 tarihleri arasında çalışmalarının geçtiği ve 31.12.1999 tarihinden öncesine dair dosyada işe giriş bildirgelerinin bulunmadığı görülmekteyse de, dosyaya sunulan (kapatılan) ... Belediyesi Encümeninin 19.07.2013 tarihli kararında davacı ...’ın çalışma dönemlerinin tek tek belirtilerek 1999-2004 tarihleri arasında 1614 gün hizmetinin bulunduğunun kabul edilmiş olduğu anlaşılmıştır.
2004-2014 tarihleri arası dönemde ise hizmet döküm cetvelinde hizmet süresi 3296 gün olarak görülmesine ve buna göre davacının toplam hizmet süresinin 4910 gün olduğu anlaşılmasına karşın, hükme dayanak alınan bilirkişi raporunda davacının hizmeti 4953 gün olarak belirlenmiş ve hesaplamalara dayanak alınmıştır. Davacının işçilik alacaklarının hizmet döküm cetvelinde görünen Kuruma bildirilmiş hizmet süresi olan 4910 gün esas alınarak hesaplanması gerektiğinden, bu husus gözetilmeksizin yapılan hesaplamaya dayalı karar hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir.
3-Yıllık izin alacağının belirlenmesi hususunda uyuşmazlık mevcuttur.
4857 sayılı İş Kanunu"nun 59.maddesinde, iş sözleşmesinin herhangi bir nedenle sona ermesi halinde, işçiye kullandırılmayan yıllık izin sürelerine ait ücretlerin son ücret üzerinden ödeneceği hükme bağlanmıştır. Yıllık izin hakkının ücrete dönüşmesi için iş sözleşmesinin feshi şarttır. Bu noktada, sözleşmenin sona erme şeklinin ve haklı nedene dayanıp dayanmadığının önemi bulunmamaktadır.
Yıllık izinlerin kullandırıldığı noktasında ispat yükü işverene aittir. İşveren yıllık izinlerin kullandırıldığını imzalı izin defteri veya eşdeğer bir belge ile kanıtlamalıdır. Bu konuda ispat yükü üzerinde olan işveren, işçiye yemin teklif edebilir.
Akdin feshi halinde kullanılmayan yıllık izin sürelerine ait ücret, işçinin kendisine veya hak sahiplerine ödenir. Böylece, iş sözleşmesinin feshinde kullanılmayan yıllık ücretli izin hakkı izin alacağına dönüşür. Bu nedenle zamanaşımı da iş sözleşmesinin feshinden itibaren işlemeye başlar.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 31. maddesinde, hakimin davayı aydınlatma ödevi düzenlenmiş olup, madde uyarınca, hakim uyuşmazlığın aydınlatılmasının zorunlu kıldığı durumlarda, maddi veya hukuki açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar hakkında, taraflara açıklama yaptırabileceği, soru sorabileceği ve delil gösterilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davacının çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmadığı iddia edilmiştir. Mahkemece, bilirkişi raporuna göre 04.10.1999-31.03.2014 tarihleri arasında geçen hizmeti nedeniyle 230 gün ücretli izne hak kazandığı kabul edilerek, yıllık izin ücreti hüküm altına alınmıştır. Davacının iddiası hayatın olağan akışına aykırı olduğundan, hakimin davayı aydınlatma ödevi çerçevesinde; Mahkemece, davacı asilin hizmet döküm cetvelindeki 4910 gün olan çalışma süresine göre 13 tam yıl olan çalışma süresi boyunca kaç gün yıllık izin kullandığı konusundaki beyanı alınarak ve davacının mülga 1475 sayılı İş Kanunu’nun yürürlük döneminde geçen çalışmalarının bu Kanuna göre tespit edilmesi gerektiği hususu da dikkate alınmak suretiyle hesaplanacak yıllık ücretli izin alacağı hüküm altına alınmalı iken, eksik inceleme ve hatalı belirleme ile verilmiş olan karar usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
4-Davalı ... vekilince, davacıya (kapatılan) ... Belediyesinin 19.07.2013 tarihli ve 18/52 sayılı Encümen kararına istinaden 5.496,67-TL kıdem tazminatı ödemesi yapıldığı ileri sürülmüş olup, davacının ücretinin yatırıldığı banka hesaplarına 19.07.2013-31.03.2014 tarihleri arasında ödeme yapılıp yapılmadığının araştırılarak, neticesine göre kıdem tazminatı alacağı tutarının belirlenmesi gerekmekte iken eksik inceleme ile verilen karar bir diğer bozma nedeni kabul edilmiştir.
Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, 11.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.