Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı şahıs arasında 08.05.2007 tarihli 25.000,00 TL limitli 26.09.2007 tarihli 25.000,00 TL limitli 27.11.2007 tarihli 30.000,00 TL limitli genel kredi sözleşmeleri akdedildiğini, davalının bu sözleşmeleri müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığını,ayrıca kullanılan kredinin teminatı olarak ipotek verdiğini, kredinin vadesinde ödenmemesi üzerine çekilen ihtara rağmen borç ödenmediğinden, ipotekli takip ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalının haksız olarak icra takibine itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaliyle takibin devamına ve %40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kullanılan kredinin teminatı için verilen ipoteğin paraya çevrilmesi yönünden başlatılan icra takibindeki ipoteğin borcu karşılayacak miktarda olduğunu, buna rağmen aynı zamanda ilamsız takip başlatılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, kredi sözleşmelerinin hileli ve usulsüz olarak düzenlendiğini,banka yetkilileri hakkında soruşturma açıldığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve alınan bilirkişi raporuna göre; davalının dava dışı şahsın kullandığı kredilere ilişkin toplam 84.000,00 TL limitli 3 adet kredi sözleşmesini müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imzaladığı, iki sözleşmenin hile ile imzalattırıldığı yönündeki savunmanın ispat olunamadığı, takip tarihi itibariyle taksitli ticari krediden dolayı ana para olarak 21.866,07 TL faiz ve ferileri olarak 1.082,52 TL cari hesap kredisinden dolayı da ana alacak olarak 58.596,09 TL, faiz ve ferileri olarak da 2.900,90 TL"den davalının sorumlu olduğu, takip tarihinden itibaren asıl alacağa %72 temerrüt faizi ve faizin %5 uygulanması gerektiği gerekçeleriyle davanın kısmen kabulüne, alacak likit olduğundan %40 inkar tazminatının davalıdan alınmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 19/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.