Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/6808 Esas 2017/3179 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/6808
Karar No: 2017/3179
Karar Tarihi: 19.04.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/6808 Esas 2017/3179 Karar Sayılı İlamı

19. Hukuk Dairesi         2016/6808 E.  ,  2017/3179 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı asil ... ve vekili n gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan davacı asil ve avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili,davalının müvekkili hakkında 25.07.2006 tanzim,30.09.2006 vade tarihli, 35.000 TL bedelli senede dayanarak icra takibi başlattığını, senet üzerindeki yazı ve imzaların müvekkiline ait olmadığını, sahte olarak düzenlenen bu senetle ilgili suç duyurusunda bulunduğunu, dava açıldığını, açılan ceza davasında senedin ön yüzündeki imzanın müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini belirterek, takibe konu senetten dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitini ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, davaya cevap vermemiş,davalı vekili duruşmadaki beyanında,takibe konu senet arkasındaki şirket kaşesi üzerinde yer alan imzanın davacının eli ürünü olduğunun kabul edildiğini, ön yüzünde yer alan imzanın kendisine ait olmasa bile bunu bilerek ciroladığından kötü niyetli olduğunu, senedin boş olarak verildiğinin yazılı delille ispatlanması gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir
    Mahkemece, davalı tarafından bonoya dayalı takip yapıldığı, alınan rapor ile senedin ön yüzündeki borçlu imzasının davacı eli ürünü olmadığının tespit edildiği, ancak davacı borçlunun icra takibine konu bonoyu ciro ettiği, bu nedenle borçtan sorumlu olduğu, ticari ilişki hususundaki savunmasını yazılı delille kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş,hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı keşidecisi olduğu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını belirterek menfi tespit isteminde bulunmuştur.25.07.2016 tanzim tarihli senetteki imzanın davacıya ait olmadığı 23.06.2014 tarihli raporuyla anlaşılmaktadır.Bu durumda dava konusu senet senediyle davacının keşideci sıfatıyla şahsi sorumluluğu bulunmamaktadır.Sahtecilik iddiası herkese karşı ileri sürülebileceğinden mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken,yazılı gerekçelerle ret kararı verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı taraf yararına takdir edilen 1.350,00 TL. duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,peşin harcın istek halinde iadesine, 19/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.