19. Hukuk Dairesi 2016/5272 E. , 2017/3178 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ... vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinin eski eşi olan davalı ...’e işyerinde kullanılmak üzere birisinin üzeri yazılı, diğeri ise tamamen boş iki adet senet verdiğini, boşanma aşamasında senetlerin talep edildiğini,davalı ... tarafından senetlerin yırtıldığının beyan edildiğini, davalı ...’in daha sonra diğer davalı ... ile birlikte "" adlı işletmeyi ortak olarak açtıklarını, işlerin kötü gitmesi üzerine davalı ...’ın diğer davalıdan ele geçirdiği boş senedi doldurarak haklarında icra takibi başlattığını, takip alacaklısı ile hiç bir alışverişlerinin olmadığını, takibe konu senetten dolayı davalılara borçlarının bulunmadığını belirterek, borçlu olmadıklarının tespiti ile ihtiyati tedbir kararı verilmesini ve davalının kötüniyetli olmasından dolayı %20 tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili, söz konusu işletmenin davalı ...’in hemşire memur olmasından müvekkili ....adına açıldığını, işletmenin kurulduğu dönemde davacı ile davalı ...’in evli olduğunu, müvekkili ....görünürde sahibi olduğu işletmenin isim hakkı için 85.000 TL ödeme yaptığını, davacının eski eşine ait kurduğu işletme için müvekkiline bu bedeli ödeyeceğini taahhüt ederek davaya konu senedi verdiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Davalı ..., dava konusu senedin, davacı ile evli olduğu sıralarda beraber açtıkları kliniğin işlerini takip için aldığı senet olduğunu, boşanma aşamasında bu senedi yırttığını söylediğini, 2010 yılında ... adlı lokantayı kendi adına açamadığı için davalı ... adına açtıklarını, daha sonra işletmeyi devraldığını, davalı ...’ın davaya konu senedi evinden çalarak aldığını ve icra takibine konu ettiğini, davalı ...’ın işyeri için bir ödeme yapmadığını, tüm ödemeleri kendisinin yaptığını belirtmiştir.
Mahkemece, davanın mahiyeti icabı ispat yükünün davalılar üzerinde olduğu, davalı ...’nun ilgili senedin daha önce birlikte "..." isimli dükkanın açılımında kullanılmak ve isim hakkının alınmak üzere diğer davalı tarafından kendisine verildiğini belirttiği, ilgili şirket genel müdürlüğünün 78.000,00 TL"lik kısmın davalı ... tarafından teminat mektubu çerçevesinde kabul edildiği şeklinde müzekkereye cevap verdiği, böylelikle davalı ...’nun isim hakkına yönelik senedi aldığına dair savunmasına itibar edilmediği gerekçeleriyle davanın kabulü ile davacının takip konusu senedin borçlusu olmadığının tespitine, %20 oranındaki inkar tazminatının davalılardan ..... alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kambiyo senedinden dolayı bedelsizlik iddiasına dayanılarak açılmış menfi tespit istemine ilişkindir. Kural olarak kambiyo senedine karşı menfi tespit isteminin yazılı belge ile kanıtlanması gerekip, ispat yükü davacı üzerinde bulunmaktadır. Somut olayda davalı alacaklı ...’nun senet metnini talil mahiyetinde beyanı da olmadığından, davacının bu yöndeki delilleri toplanıp,ayrıca ceza soruşturması olduğu bildirildiğinden bu evrakları da getirtilip, açıklanan ilke uyarınca sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, olaya uygun düşmeyen gerekçeyle kabul kararı verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 19/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.