MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi



Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

- K A R A R -

Asıl ve birleşen davada; taraflar arasında imzalanan 20.01.2005 tarihli sözleşme uyarınca davacı tarafından verilen hizmet bedelinin tahsili için girişilen takiplerde, davalının itirazlarının iptaline ilişkindir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; sözleşme hükümlerine göre; sözleşmenin yenileneceği ve yenilenme sonucunda da ödemelerin TEFE Enflasyon artışı baz alınmak suretiyle gerçekleştirileceği, 20.01.2006 tarihinden itibaren 4 aylık kısmının hizmet bedellerine ihtirazi kayıt olmaksızın kabul edildiği, Eylül 2006 tarihinden geriye dönük süreli borç ilişkisinin süresinden önce sona ermesi nedeniyle 4 aylık bu ücretin ( Eylül, Ekim, Kasım, Aralık aylarına ilişkin ) birleşen dosyada davacıya ödenmesi gerektiği, zira sözleşmenin telekomünikasyon devrelerinin teknik ve bürokratik sorunlarının giderilmesi hizmetine yönelik olduğu, kapsam dışındaki işlerin fatura edilerek ücretlendirilip, ödeneceğine dair bir düzenlemenin olmadığı, davalı tarafından davacının azli ile işlem yapma yetkisinin sonlandığını, davalının sürekli borç ilişkisinin süresinden önce sonlandırılması nedeniyle haksız feshin olduğu gerekçesiyle birleşen davanın kısmen kabulüne, Asıl davada ise davacının 17.169 TL tutarlı faturaya ilişkin belgelerinin olmadığı, davalının itirazının kabul ettiği rakamın 13.512 TL olduğunu, bu miktarın 20.480 TL tutarlı fatura bakiyesine ait olduğunun davacı tarafından da ifade edildiği gerekçesiyle kısmen kabulüne, %40 icra inkar tazminatı isteminin istisna akti ve belirlenen rakamların yargılamaya muhtaç olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Kararı asıl ve birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir.  
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre asıl ve birleşen davada davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davada davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 11.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.