
Esas No: 2015/8478
Karar No: 2017/1928
Karar Tarihi: 22.06.2017
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2015/8478 Esas 2017/1928 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak ve haksız işgal tazminatı davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün asıl davada davacı vekilince duruşmalı, bir kısım davalılar vekili ile birleşen davada davacılar vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde asıl dosyada davacı-birleşen dosyada davalılar vekili Av. ... gelmiş bir kısım asıl davada davalılar-bireşen davada davacılar vekili Av. ..."ya çıkartılan tebligatın bila ikmal iade edildiği ve duruşmalı temyiz talebinde bulunan vekilinin duruşma talebinden vazgeçmesi" üzerine, temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya evrak üzerinden incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Asıl davada davacı vekili, davacı kooperatif ile davalıların murisi ... arasında, 27.03.1992 tarihli kat karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, sözleşme hükümlerine göre, davacı kooperatifin davalılara ait taşınmazda iki blok bina inşa ettiğini, ancak ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 1995/239 Esas numaralı dosyasında sözleşmenin geriye etkili feshine karar verildiğini kararın kesinleştiğini sözleşmeye göre davacı kooperatife verilen ve halen kooperatif üyelerinin ikamet ettiği 3 parsel numaralı taşınmazın rayiç inşaat maliyet bedelinin tespitine, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak koşuluyla, 2.500.000,00 TL"nin ticari faizle müştereken ve müteselsilen davalılardan alınmasını, talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davacılar vekili sözleşmesinin feshine ilişkin kararın kesinleştiğini belirtilerek taşınmazın, eski hale getirilmesini, yıkım bedellerinin ve dava tarihinden geriye doğru 5 yıllık 400.000,00 TL tutarında ecrimisil, tazminat bedelinin müştereken ve müteselsilen kooperatif dışındaki davalılardan payları oranında tazmini ve tahsilini talep ve dava etmişlerdir.
Asıl davada davalılar vekilleri ve birleşen davada davalılar, davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, asıl dava bakımından dava konusu yapının dayanımının yetersiz olduğu, bu binanın ayakta kalması ve insanların istifadesine izin verilmesinin büyük risk ve tehlike oluşturacağı, söz konusu yapının yıkılması gerektiği, böyle olunca da, bu yapı sebebiyle davacı kooperatifin herhangi bir tazminat alacağının olmadığı, bu durumda birleşen dava davacılarının kal ve meni müdahale talebi yerinde olduğu, gayrimenkulde ikamet eden kişilerin kötüniyetli zilyet olmadığı anlaşılmakla; asıl davanın reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile davalıların dava konusu taşınmaza müdahalesinin menine ve tahliyelerine, dava konusu binanın kaline, ecrimisil talebinin reddine, karar verilmiştir.
Kararı, asıl davada davacı-birleşen davada bir kısım davalılar vekili ile birleşen davada davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl davada davacı-birleşen davada bir kısım davalılar vekili ile birleşen davada davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl davada davacı-birleşen davada bir kısım davalılar vekili ile birleşen davada davacılar vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden asıl davada davacı-birleşen davada bir kısım davalılardan alınmasına, birleşen davada davacılarından fazla alınan peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.