2. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/18805 Karar No: 2007/7257
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/18805 Esas 2007/7257 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çerkezköy Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi tarafından verilen ve 2006/18805 E., 2007/7257 K. numaralı kararın temyiz edilmesi sonucu incelenerek kararın manevi tazminat ve kusur yönünden bozulmasına karar verilmiştir. Kararda Türk Medeni Kanunu'nun 166. maddesine göre boşanmayı isteyebilmek için tamamen kusursuz olmaya gerek olmayıp daha fazla kusurlu bulunan tarafın dahi dava hakkı bulunmakla beraber, boşanmanın kararlaştırılabilmesi için davalının az da olsa kusurunun belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Davalıya atfı mümkün hiçbir kusur gerçekleşmediği için boşanma kararı verilmesi usul ve kanuna aykırıdır. Ancak, davalı kadına manevi tazminat verilmemesi de usul ve yasaya aykırıdır. Bu sebeple, kararın temyiz edilerek bozulmasına karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri; Türk Medeni Kanunu'nun 166. ve 174/2. maddeleridir.
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm manevi tazminat ve kusur yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Boşanmaya sebep olan olaylarda sadakatsiz davranışlarda bulunan, evlilik birliğine ilişkin görevlerini yerine getirmeyen ve eşine fiziksel şiddet uygulayan davacı koca tam kusurludur. *Türk Medeni Kanununun 166.maddesi hükmünü tamamen kusurlu eşin de dava açabileceği ve yararına boşanma hükmü elde edebileceği biçiminde yorumlamamak ve değerlendirmemek gerekmektedir.Çünkü böyle bir düşünce, kimsenin kendi eylemine ve tamamen kendi kusuruna dayanarak bir hak elde edemeyeceği yönündeki temel hukuk ilkesine aykırı düşer.Diğer taraftan gene böyle bir düşünce tek taraflı irade ile sistemimize aykırı bir boşanma olgusunu ortaya çıkarır. Boşanmayı elde etmek isteyen kişi karşı tarafın hiçbir eylem ve davranışı söz konusu olmadan, evlilik birliğini, devamı beklenmeyecek derecede temelinden sarsar, sonrada mademki birlik artık sarsılmış diyerekten boşanma doğrultusunda hüküm kurulmasını talep edebilir. #Öyle ise Türk Medeni Kanununun 166.maddesine göre boşanmayı isteyebilmek için tamamen kusursuz yada az kusurlu olmaya gerek olmayıp daha fazla kusurlu bulunan tarafın dahi dava hakkı bulunmakla beraber, boşanmaya karar verilebilmesi için davalının az da olsa kusurunun varlığı ve bunun belirlenmesi kaçınılmazdır. *Az kusurlu eş boşanmaya karşı çıkarsa bu halin tespiti dahi tek başına boşanma kararı verilebilmesi için yeterli olamaz. Az kusurlu eşin karşı çıkması hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olmalı, eş ve çocuklar için korunmaya değer bir yararın kalmadığı anlaşılmalıdır.(TMK.md.166/2) #Mevcut olaylara göre evlilik birliğinin, devamı eşlerden beklenmeyecek derecede, temelinden sarsıldığı kuşkusuzdur. Ne var ki bu sonuca ulaşılması tamamen davacının tutum ve davranışlarından kaynaklanmış olup, davalıya atfı mümkün hiçbir kusur gerçekleşmemiştir. Bu durumda açıklanan nedenle isteğin reddi gerekirken yasa hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi usul ve kanuna aykırıdır.Ancak bu yön temyiz edilmediğinden bozma sebebi sayılmamış yanlışlığa değinilmekle yetinilmiştir. 2-Davalı kadına boşanmaya sebep olan olaylar dikkate alındığında manevi tazminat ( TMK. md. 174/2 ) verilmemesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine,işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 02.05.2007 çar.