Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2013/15835 Esas 2013/22843 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/15835
Karar No: 2013/22843
Karar Tarihi: 16.12.2013

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2013/15835 Esas 2013/22843 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2013/15835 E.  ,  2013/22843 K.
  • KAMULAŞTIRMASIZ EL ATILAN TAŞINMAZLARA MÜDAHALENİN MEN"İ
  • ESKİ HALE GETİRME
  • ECRİMİSİL
  • KAMULAŞTIRMA BEDELİNİN TESPİTİ
  • KAMULAŞTIRILAN TAŞINMAZLARIN İDARE ADINA TESCİLİ
  • İNSAN HAKLARI VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ BAĞLAMINDA BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASINA DAİR KANUN (6459) Madde 6
  • KAMULAŞTIRMA KANUNU (2942) Madde 10

"İçtihat Metni"

Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara müdahelenin meni ,eski hale getirme ve ecrimisil istemine, birleşen dava ise, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili  davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, birleşen davanın davacısı olan idare vekili ile asıl davanın davacılarına vekaleten, kendine asaleten Avukat Mehmet Aydın Bilen tarafından verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:                         

      Dava  kamulaştırmasız el atılan taşınmazlara müdahelenin meni ,eski hale getirme ve ecrimisil istemine, birleşen dava ise, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tesbiti ve kamulaştırılan taşınmazların davacı idare adına tescili  istemine ilişkindir.
         Mahkemece, müdahelenin meni, eski hale getirme ve ecrimisil istemine, ilişkin davanın feragat nedeni ile reddine, kamulaştırma bedelinin tespiti davasının ise kabulüne karar verilmiş; hüküm, birleşen davanın davacısı olan idare vekili ile asıl davanın davacılarına vekaleten, kendine asaleten Avukat Mehmet tarafından temyiz edilmiştir.
      Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Alınan rapor hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
       1)Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilirken, dava konusu taşınmazlar  ile emsalin zaruret olmadıkça, yakın bölgelerden, benzer yüzölçümlü olması ve değerlendirme tarihine yakın, özel amacı olmayan satışların emsal alınması gerekir.
      Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda emsal olarak değerlendirilen 3325, 3327, 3332, 3339 ada 1, parsel sayılı taşınmazlar, şirkete yapılan satış olduğu gibi 310, 311, 334, 316 parsel sayılı taşınmazlar ise idare tarafından uzlaşma suretiyle kamulaştırılan taşınmazlar olup, özel amaçlı satış olduklarından bilirkişi raporu inandırıcı bulunmamıştır.

      Bu durumda; taraflara taşınmazın bulunduğu bölgede yakın tarihli ve benzer yüzölçümlü emsal bildirmeleri için imkan  tanınması, gerektiğinde resen emsal celbi yoluna gidilmesi ve mahallinde yeniden keşif yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması,
 2)Kabule göre de;
       a)Değerlendirme tarihi olan 2011  yılında dava konusu taşınmaz ile bilirkişi kurulunca emsal kabul edilen taşınmazların, Arsa Metrekare Rayiç Bedeli Takdir Komisyonu tarafından belirlenen emlak vergisine esas olan m2 değerlerinin, ilgili Belediye Başkanlığı Emlak Vergi Dairesinden istenip, dava konusu taşınmazın, emsal taşınmaza göre üstünlük oranı yönünden bilirkişi kurulu raporu denetlenmeden eksik inceleme ile karar verilmesi,
      b)Somut emsal alınan taşınmazların satış tarihi itibariyle, fiili imar uygulaması sonucu oluşan imar parseli mi, yoksa imar planına dahil olmakla birlikte olduğu gibi bırakılan kadastro parseli mi oldukları Belediye İmar Müdürlüğünden sorularak, sonucuna göre  dava konusu taşınmazın m² birim bedelinden imar düzenleme ortaklık payı düşülüp düşülmeyeceği hususu araştırılmadan eksik inceleme ile karar verilmesi,    
Doğru olmadığı gibi,
    3)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10.maddesine  6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içinde sonuçlandırılamadığından, belirlenen kamulaştırma bedeline 24.04.2012 tarihinden itibaren  karar tarihine  kadar  faiz işletilmesi gerektiğinden,
    Birleşen davanın davacısı olan idare vekili ile asıl davanın davacılarına vekaleten, kendine asaleten Avukat Mehmet "in temyiz itirazları doğrultusunda hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, asıl dava davacısından peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 16.12.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.