MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Nüfusta Ad Düzeltilmesi

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


KARAR

Davacı, dava dilekçesinde ... olan adının.... olarak düzeltilmesini istemiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden; davacının ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/12 E. 2014/89 .... sayılı dosyasında, "..." olan adının "...olan soyadının "..." olarak düzeltilmesini talep ve dava ettiği, davada dinlenen tanıkların, "Bir kaç yıldır arkadaşlarının davacıya "... ..." lakabını taktıklarını, arkadaşlarının davacıya "... adıyla seslendiklerine şahit olduklarını" beyan ettikleri, sözkonusu davanın reddine karar verildiği; eldeki davada dinlenen tanıkların ise "Davacının ailesi ve arkadaşları arasında "... ismini kullandığı, "..." ismini sadece resmi işlemlerde kullandığını" beyan ettikleri, Mahkemece "Davacının aynı talebini içeren davayı ... 1. ASHM"nin 2014/12 esasında açtığı, yapılan yargılama sonucunda davanın reddedildiği, temyiz etmeksizin bu kararın kesinleştiği, artık 1. ASHM"si dosyasının açıldığı tarih olan 10/02/2014 tarihi öncesine ilişkin iddialar yönünden bu davanın kesin hüküm/delil teşkil edeceği, bu sebeplerle bunun aksinin iddia edilmesinin mümkün olmadığı, davacının ... 1. ASHM"si dava tarihinden sonra yeni olaylara ve iddialara dayalı olarak yeniden ad değiştirme davası açması mümkün ise de, ortaya koyulan iddiaların önceki davadan sonra ortaya çıkmış yeni iddialar olmadığı, görülüp bitirilen dava ile aynı sebeplere dayalı olduğu, dolayısıyla ... 1. ASHM"si kararını yok sayacak ya da ortadan kaldıracak şekilde yeni bir karar verilmesi de mümkün olmadığından" bahisle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
4721 sayılı Türk Medeni Yasası"nın 27. maddesi hükmüne göre adın ve soyadın düzeltilmesi haklı nedenlere dayanılarak hakimden istenebilir.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36’ncı maddesinin (1.) fıkrasının (b) bendinde yer alan "Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir" şeklindeki hüküm, Anayasa Mahkemesi"nin 30.03.2012 tarihli 2011/34-48 sayılı kararıyla iptal edilmiş, iptal kararının 06.10.2012 tarihli 28433 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanmasıyla, yürürlükten kalkmıştır.
Somut olayda davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü hususlar, dosyada toplanan kanıtlar, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/12 E. 2014/89 .... sayılı dosyasında ve eldeki davada dinlenen tanıkların anlatımları dikkate alındığında, davacının "... adı ile tanındığı anlaşıldığından, bu hususun anılan yasa maddesi hükmüne göre haklı neden sayılarak davanın kabulüne hükmedilmesi gerekirken, yerinde olmayan gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenle HUMK"nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"nun 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, istek halinde peşin harcın temyiz edene iadesine,
14.12.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.