3. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/5079 Karar No: 2019/2386 Karar Tarihi: 13.03.2019
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/5079 Esas 2019/2386 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2017/5079 E. , 2019/2386 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalıların sahibi olduğu 2351 parsel sayılı gayrimenkulun benzin istasyonu olarak işletilmek üzere 02.03.2002 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiraladığını, kiralandığı tarihte kullanılmaz ve metruk bir durumda ve sit alanı olan yer için inşaat iznini aldıktan sonra da birinci sınıf bir tesis haline getirmek için toplam 856.695,00 TL tutarında zorunlu ve faydalı masraf yaptığını ve 2010 yılında davaya konu gayrimenkulü tahliye ettiğini, tahliye ettikten sonra anılan yapım masrafların ödenmesi için ihtarda bulunduğunu, davalıların bu ihtara rağmen ödeme yapmadıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000 TL’nin ihtarname tarihinden itibaren reeskont faizi ile, bu faiz oranı kabul edilmemesi halinde ise yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar ayrı ayrı davanın reddini talep etmişlerdir. Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm; davacı tarafça temyiz edilmiştir. 1-Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re"sen gözetilir. Taraflar da yargılama bitinceye kadar görev itirazında bulunabilirler. Görev itirazı yapılmamış olsa bile re"sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip karara bağlamalıdır. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK"nun 4/1-a maddesinde, Sulh Hukuk Mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanun"una göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları görürler, hükmüne yer verilmiştir. Somut olayımızda; uyuşmazlık kira sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, dava 06.10.2011 tarihinde açılmıştır. Dava tarihinde yürürlükte olan HMK. 4/1-a maddesi gereğince dava değerine bakılmaksızın davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesi"ne aittir. Hal böyle olunca, mahkemece; uyuşmazlığın çözümünde Sulh Hukuk Mahkemesi"nin görevli olduğu gözetilerek, görevsizlik nedeniyle HMK"nın 114/1-c ve 115/2. maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, bu yön gözardı edilerek davanın esası hakkında hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. 2-Bozma nedenine göre, davacının sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davacı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK. nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 13.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.