Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/6540
Karar No: 2019/4169
Karar Tarihi: 20.02.2019

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2018/6540 Esas 2019/4169 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2018/6540 E.  ,  2019/4169 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 24. HUKUK DAİRESİ



    DAVA : Davacı, davalı işverenin işçisi olduğunun tespiti ile BEDAŞ asıl işçilerine özelleştirme sonrası mağduriyetlerini azaltmak amacı ile verilen öncelik belgesinin (özelleştirme ile kamu işçiliğinin sona erdiğine dair ve İŞKUR"a öncelikli iş arayan olarak başvuru yapabilmelerini sağlayan belge) verilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    İlk Derece Mahkemesinin red kararına karşı davacı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    ... Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi davacı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
    ... Adliye Mahkemesi 24. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:


    YARGITAY KARARI

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin özelleştirme öncesi TEDAŞ"a bağlı BEDAŞ"ın bünyesindeki taşeronlarda aralıksız ve kesintisiz bir şekilde çalıştığını, bu sebeple müvekkili tarafından TEDAŞ"a, diğer BEDAŞ asıl işçilerine özelleşme sonrası mağduriyetlerine dair ve İŞKUR"a öncelikli iş arayan olarak başvuru yapabilmelerini sağlayan belge için başvurduğunu, TEDAŞ"ın müvekkilinin başvurusu ile öncelikli iş arayan belgesi (Özelleşme ile Kamu işçiliğinin sona erdiğine dair ve İŞKUR"A öncelikli iş arayan olarak başvuru yapabilmelerini sağlayan belge) verilmesi talebinin reddine ilişkin 54651489–900 sayı nolu işlemin iptali için Ankara 14. İdare Mahkemesinde dava açıldığını, açılan davanın görev yönünden iş mahkemesi olduğuna karar verildiğinden iş mahkemesinde davayı açtıklarını, müvekkilinin uzun yıllar BEDAŞ"ta çalıştığını, özelleştirme sonrası kamu işçilerinin mağduriyetlerinin giderilmesi amacıyla İŞKUR"a öncelikli iş arayan kişi olarak başvurulmalarını sağlayan öncelik belgesinin diğer kamu işçilerine verildiği gibi muvazaa kararı gereği müvekkiline de verilmesi gerektiğini, müvekkilinin davalı TEDAŞ"a ait ancak 2013 yılı Mayıs ayında özelleştirilmiş olan BEDAŞ bünyesinde farklı taşeronlarda uzun yıllar çalıştığını, BEDAŞ"ın Sarıyer işletmesinde çalışmakta iken Çalışma Bakanlığı"nın İş Müfettişlerince 2011 yılında müvekkilin çalıştığı şantiyelerde muvazaalı iş ilişkisinin tespit edildiğini, BEDAŞ"ın ve taşeronlarının yaptığı itirazların ... İş Mahkemesince reddedildiğini, özelleştirme tarihinden önce mezkur mahkemenin kesin kararı ile BEDAŞ ile taşeronlar arasında muvazaalı iş ilişkisi ve alt işverenin işçileri başlangıçtan itibaren asıl işverenin BEDAŞ işçisi sayılarak işlem görüleceğinin tespit edildiğini, anılan karar ile taşeron işçileri, asıl işverenin işçileri gibi kabul edildiğinden özlük ve sosyal haklardan da yararlanabilecekleri gibi tayin–atama, diğer kamu işçilerinin yararlanabileceği tüm haklardan yararlanabilmelerinin ve isteyebilmelerinin yolunun açıldığını, bu konuda açılan ve kazanılan davaların olduğunu, müvekkilinin bu kez davalı TEDAŞ"a başvurarak, BEDAŞ bünyesinde öncelikle iş arayan olarak daimi işçilerin talep edip aldığı, İŞKUR"a öncelikli iş arayan olarak başvuru yapabilmelerini sağlayan daimi işçi (kamu işçiliği) statüsünde çalıştıklarını kanıtlayan belgeyi talep ettiğini ancak davalı idarenin başvuruyu müvekkilinin taşeron işçisi olması sebebi ile reddettiğini, davalı TEDAŞ"ın red kararı usule ve yasalara, hukuka ve somut olaya, duruma uygun olmayan bir karar olup, iptali gerekli iken İdare Mahkemesi görev yönünden reddederek bu konuyu iş mahkemelerinin alanında olduğunu söylediğini, muvazaa kararının verildiği tarihten özelleştirme tarihine kadar müvekkilinin BEDAŞ Sarıyer işletmesinde aralıksız ve kesintisiz bir şekilde çalıştığını, anılan kararla müvekkilinin BEDAŞ"ın asıl işçi statüsünde olduğunu iddia ederek davacının başlangıçtan itibaren davalı Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ işçisi olduğunun tespitini ve bu işverenin asıl işçilerine Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ tarafından verilen öncelik belgesinin davacıya verilmesini talep etmiştir.
    B) Davalılar Cevabının Özeti:
    Davalı Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ vekili; öncelik belgesi talebi mevcut mevzuat bakımından hukuken mümkün olmadığını, davacının bahsettiği hükümlerden yararlanabilmesi için merkezi sınava –KPSS– girip kazanarak daimi işçi statüsünü kazanması ve iş akdinin ""kamu kurum ve kuruluşlarının sürekli işçi kadrolarında çalışırken, disiplin soruşturması veya 4857 sayılı İş Kanunun 25"inci maddesinin birinci fıkrasının II numaralı bendi gereğince hizmet akdinin feshi dışında bir neden ile feshedilerek sonlandırılmış olması" şartlarının birlikte arandığını, davacının bu şartları taşımadığını, davacı taşeron firma ile iş akdi imzalamış olup, " Daimi Kamu İşçisi" olarak sözleşmesel ve statü hukuku bakımından bir hukuki bağ kurulamadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Davalı Boğaziçi Elektrik Dağıtım AŞ vekili; öncelikle görev yönünden davanın reddine karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise davanın müvekkili Şirkete yöneltilemeyeceğini, davacının müvekkili şirket çalışanı olarak kabul edilmesi halinde dahi işe giriş tarihiyle müvekkili şirketin özelleştirilmesine ilişkin Özelleştirme Yüksek Kurulu"nun 20/04/2004 tarih ve 2004/22 sayılı kararı dikkate alındığında davalı TEDAŞ "ın dava konusu idari işleme gerekçe olarak sunulmuş olan taşeron firma çalışanı nedeninin hukuka ve maddi gerçeğe uygunluk arz ettiğini, davacı tarafın müvekkil şirket çalışanı olarak kabul edilmesi halinde dahi çalışmaya başladığı müvekkil şirketin o tarihte özelleştirme kapsam ve programında olduğu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
    İlk Derece Mahkemesince, "" davacı taraf her ne kadar muvazaanın tespitini ve öncelik belgesinin kendisine verilmesini talep etmiş ise de; Kamu Kurum Ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Uygulanacak Usul Ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 5 maddesinde " a)Terörle mücadele sırasında malul sayılmayacak şekilde yaralananlar ile terörle mücadelede üstün başarılarından dolayı komutanlarınca takdire layık görülen yedek subay, erbaş ve erler, Tabii afetlerden zarar gören afetzedeler, 3213 sayılı Maden Kanunu kapsamına giren madenlerin çıkartılması veya bunun için gerekli olan işletme ve arama faaliyetleri sebebiyle taşınmaz malları tamamen kamulaştırılanlar, Kamu kurum ve kuruluşlarının sürekli işçi kadrolarında çalışırken, disiplin soruşturması veya 4857 sayılı İş Kanununun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendi gereğince hizmet akdinin feshi dışında bir neden ile iş akdi feshedilenler" "in öncelik belgesi almaya hak kazanacaklarını belirtildiği, davalı Bedaş"ın 2013 tarihinde özelleştirildiği, davacının Bedaş"ın özelleştirilmesinden sonra da Bedaş"ın taşeron şirketlerinde çalışmaya devam ettiği, davacının bu hali ile sürekli kamu kurum ve kuruluşlarında çalışması gibi bir durumun olmadığı, tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde davacının öncelik belgesi alma hakkının olmadığı, tespit davası açmada dava açanın hukuki yararının bulunması gerektiği, davacının öncellik belgesi alma hakkı olmadığından tespit davası açmasında hukuki yararın olmadığı, davacının Bedaş işçisi olduğu, Tedaş işçisi olmadığı"" gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    D)İstinaf başvurusu:
    İlk Derece Mahkemesi kararına karşı, davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
    E)İstinaf Sebepleri:
    Davacı vekili istinaf başvurusunda; idari yargının görevli olduğunu; öncelik belgesi verilmesi talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
    F)Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
    Bölge Adliye Mahkemesince, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, ilk derece mahkemesinin objektif, dosyadaki verilerle çelişmeyen tespitlerine, kararın dayandığı deliller, delillerin takdiri, karar gerekçesine göre istinaf başvuru nedenleriyle sınırlı olarak ve kamu düzeni kapsamında yapılan inceleme sonucunda, yerinde bulunmayan istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    G)Temyiz başvurusu :
    Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davacı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
    H) Gerekçe:
    Uyuşmazlıkta, davacı başlangıçtan itibaren davalılardan BEDAŞ’ın işçisi olduğunun tespiti ile TEDAŞ tarafından BEDAŞ’ın asıl işçilerine verilen öncelik belgesinin verilmesini talep etmiştir.
    Evleviyetle, uyuşmazlığın çözümü için davacının dava açmakta hukukî yararının bulunup bulunmadığı meselesinin ele alınması gereklidir.
    Kamu kurum ve kuruluşlarına, iş kanunları hükümlerine göre çalıştırılmak üzere, sürekli veya geçici işçi alınmasına ilişkin usul ve esasları düzenlemek amacıyla Bakanlar Kurulunca, "Kamu Kurum Ve Kuruluşlarına İşçi Alınmasında Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik" çıkarılmış ve 09.08.2009 tarihli ve 27314 sayılı Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
    Anılan Yönetmeliğin, “İşe göndermede öncelikli olanlar” başlıklı 5 inci maddesinin 1 inci fıkrasında, kamu kurum ve kuruluşlarının açık iş taleplerinin karşılanması için gönderilecek listelerde Kurum tarafından öncelik hakkı tanınacaklar belirlenmiş, anılan fıkranın (ç) bendinde de, “Kamu kurum ve kuruluşlarının sürekli işçi kadrolarında çalışırken, disiplin soruşturması veya 4857 sayılı İş. Kanunu’nun 25 inci maddesinin birinci fıkrasının (II) numaralı bendi gereğince hizmet akdinin feshi dışında bir neden ile iş akdi feshedilenler.” öncelik hakkı tanınacaklar arasında sayılmış, yine zikredilen Yönetmelik maddesinin 5 inci fıkrasında, “Birinci fıkranın (ç) bendinde belirtilen öncelik hakkından yararlanacaklar, durumlarını daha önce çalıştıkları kamu kurum ve kuruluşlarından alacakları belgeyle ispatlamak zorundadır.” kuralına yer verildikten sonra takip eden 7 inci fıkrasında da öncelik hakkına sahip olanlarda KPSS"ye girme zorunluluğunun aranmayacağı kabul edilmiştir.
    Uyuşmazlığa konu belge davacının anılan Yönetmelik"te öngörülen “öncelik hakkı”ndan yararlanabilmek amacıyla daha önce bir kamu kurum ve kuruluşunda sürekli işçi olarak çalıştığını ispatlamak amacıyla istediği belge olup, bu belgenin verilip verilmemesi davacının hak ve menfaatini doğrudan etkilemektedir. Keza davacının dava tarihi itibariyle kamu tüzel kişiliğini haiz bir işverenlikte değil özel hukuk tüzel kişiliğine sahip BEDAŞ’ın alt işvereni olan bir şirketin işçisi pozisyonunda çalışıyor olması nedeniyle de, bu durumu hukukî yararını bertaraf etmemektedir. Açıklanan nedenlerle davacının işbu davayı açmakta hukukî yararı mevcut olup, aksi yöndeki Mahkeme kabulü yerinde değildir. İşin esasına girilmelidir.
    Bu durumda Mahkemece yapılacak iş, davacı başlangıçtan itibaren davalılardan BEDAŞ’ın işçisi olduğunun tespitine bağlı olarak öncelik belgesi verilmesini talep ettiğinden öncelikle davacının BEDAŞ’ın işçisi olup olmadığı hususunun açıklığa kavuşturulmasıdır.
    Binaenaleyh BEDAŞ bünyesindeki alt işverenliklerde çalıştığını iddia eden davacının bu talebinin dayanağını, T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş müfettişince yapılan incelemelerde BEDAŞ ile bu alt işverenlikler arasındaki ilişkinin muvazaalı olduğu ve çalışanların başlangıçtan itibaren BEDAŞ işçisi olduğuna ilişkin rapordaki tespitler oluşturduğundan, bu raporlar ile ilgili mahkeme kararları nazara alınarak mevcut delil durumuna göre davacının başlangıçtan itibaren davalılardan BEDAŞ’ın işçisi olup olmadığı hususundaki tespit talebi hakkında karar verilmelidir. Bu talebin reddi halinde, buna bağlı olarak öncelik talebinin reddine de karar verilmelidir.
    Şayet davacının BEDAŞ’ın işçisi olduğuna ilişkin tespit talebi yerinde bulunursa öncelik belgesine ilişkin uyuşmazlığın esasına girilmesi gereklidir. Anılan Yönetmelik kapsamında öncelik belgesine hak kazanabilmek için çalışmanın daha önce bir kamu kurum ve kuruluşunda sürekli işçi pozisyonunda gerçekleşmesi şartı arandığından davacının BEDAŞ’ın işçisi olarak sayıldığı dönemde çalıştığı bu yerin kamu kurum veya kuruluşu olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceğinin irdelenmesi gerekecektir.
    Zira, davalılardan BEDAŞ Özelleştirme Yüksek Kurulu’nun 02.04.2004 tarihli kararı ile özelleştirme kapsamına alınmış ve özelleştirme işleminin gerçekleştirilebilmesi için 4046 sayılı Özelleştirme Kanunu"nun 20. maddesi uyarınca TEDAŞ"a ait dağıtım sistemi 20 ayrı dağıtım bölgesine ayrılarak her bir dağıtım bölgesi için ayrı bir anonim şirket kurulmuş ve TEDAŞ kendi elinde bulunan elektrik dağıtım yetkisini işbu şirketlere "İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi" kapsamında devretmiştir. Söz konu dağıtım şirketlerinden biri de davalılardan Boğaziçi Elektrik Dağıtım A.Ş. (BEDAŞ) olup, bahsi geçen İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi 24.07.2006 tarihinde imzalanmasına rağmen TEDAŞ bu şirketlere ait hisselerin tamamını elinde bulundurmaya devam etmiş ve davalı BEDAŞ"ın hisseleri 28.05.2013 tarihinde tanzim edilen "Hisse Satış Sözleşmesi" ile devredilmiş ve böylelikle TEDAŞ’ın sahip olduğu hisselerin tamamı BEDAŞ’a satılmıştır.
    Bu durumda davalılardan BEDAŞ’ın 28.05.2013 tarihinden itibaren kamu kurum ve kuruluşu niteliğini haiz olmadığı açık ise de, bu tarihten önce işletme hakkının devri sözleşmesi kapsamındaki statüsü tartışmalıdır. Dolayısıyla davacının hangi tarihten itibaren BEDAŞ’ın işçisi olduğunun tespiti önemli olup, 28.05.2013 tarihinden sonraki dönem yönünden yapılacak bir tespitte öncelik belgesi için aranan “daha önce bir kamu kurum ve kuruluşunda sürekli işçi” pozisyonunda çalışma şartı gerçekleşmeyeceğinden bu talebinin reddi gerekmekle birlikte BEDAŞ’ın hisselerinin devredilmediği, başka bir anlatımla "İşletme Hakkı Devir Sözleşmesi" ile faaliyet gösterdiği dönem için kamu kurum veya kuruluşu olarak nitelendirilip nitelendirilemeyeceği hususunun açıklığa kavuşturulması gerekecektir. Şayet davacının bu dönem içinde BEDAŞ’ın işçisi sayılmasına karar verilir ise Türk İdare Teşkilatına hakim olan temel ilkelere göre BEDAŞ’ın hukukî statüsü (kamu kurum veya kuruluşu olup olmadığı) vasıflandırıldıktan sonra öncelik belgesi hakkında bir karar verilmelidir
    Ayrıca kabule göre; Mahkemenin davacının muvazaaya ilişkin iddiası irdelenmeksizin gerekçesinde BEDAŞ’ın taşeron şirketlerinde çalışmaya devam ettiğinin tespitini takiben BEDAŞ işçisi olduğu, TEDAŞ işçisi olmadığı yönünde açıklama yapması da kendi içinde çelişkili olup, davacı talebi ile de örtüşmemektedir. Bu yönüyle de karar hatalı bulunmuştur.
    Netice itibariyle; eksik inceleme, hatalı değerlendirme ve çelişkili gerekçeyle yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
    F) Sonuç:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 20.02.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi