Mahkemesi :İş Mahkemesi


Rücuan tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; bozma ilamına uyularak, ilâmda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi ... Başkanlığı ve davalı ... tarafından istenilmesi üzerine, dosya incelenerek Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
Davacı Kurum, davalı işveren Şirkete ait ...sayılı araçla 21.04.2009 tarihinde yapılan trafik iş kazası sonucu araçta bulunan sigortalının vefatı nedeniyle hak sahiplerine bağlanan ilk peşin değerli gelirlerin tamamının 5510 sayılı Yasanın 21/1-4. madde hükümleri uyarınca rücuan tahsilini istemiştir.
Eldeki davada, Mahkemece alınan kusur raporlarının birinde seçenekli olarak irdelemede bulunulduğu, irdelemenin ilkinde ...’nın %100 kusurluluğun değerlendirildiği; diğer bir irdelemede ise dava dışı ...’nın %75 kusurlu olduğunun belirtildiği; 28.09.2018 tarihli kusur raporunda ise dava dışı ...’nın %75, davalı ...’nın %25 oranda kusurlu olduğunun saptandığı; ... Ağır Ceza Mahkemei 2009/192 E. sayılı dosyasında ise, Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda; davalı ...’in tamamen kusurlu olduğuna kanaat getirildiği ve dava dışı ...’nın ise kusursuz olduğunun saptandığı,iş bu dosyada ... hakkında mahkumiyet kararı verildiği ve bu kararın Yargıtay ilgili dairesince onandığı anlaşılmaktadır.
Tüm bu hususlar nazara alındığında; Mahkemece kazanın oluş biçimi, ceza dosyası da değerlendirilerek açıkça belirlenmeli; bu belirlemenin sonucuna göre teselsül hükümleri de dikkate alınarak davalı ve dava dışı kişilerin kusur oran ve aidiyetleri belirlenmeli; iş bu belirleme yapılırken ceza dosyası içeriği de dikkate alınmalıdır.
Kabule göre de; dava dilekçesinde talebin 10.000 TL’den oluştuğu ancak 02.03.2016 tarihli ıslah dilekçesi ile ise müddeabihin 107.494,83 TL arttırıldığı ancak arttırılan talebin davalı şirketten istenilmesi karşısında; hüküm altına alınacak tutarın dava dilekçesindeki miktar yerine; ıslah talebindeki miktara göre belirlenmesi isabetsizdir.
Şu halde, davaya konu iş kazasında somut olgu tam olarak belirlenerek; kusur durumu araştırılarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken; yazılı şekilde karar tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, temyiz eden taraf vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ..."ya iadesine, 01/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.