10. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/22507 Karar No: 2014/18826 Karar Tarihi: 29.09.2014
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/22507 Esas 2014/18826 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2013/22507 E. , 2014/18826 K.
"İçtihat Metni"
... adına Av. ... ile ... aralarındaki dava hakkında ... İş Mahkemesinden verilen 11.06.2013 tarih ve 2011/423 Esas, 2013/222 Karar sayılı hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Bazı maddeleri dışında 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunun 3. maddesi ile değişik 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 10/2. maddesine göre “bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.”; yine, 6099 sayılı Kanunun 5. maddesi ile 7201 sayılı Kanunun 21. maddesine eklenen ikinci fıkrasına göre, “gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.”; ayrıca, 6099 sayılı Kanunun 9. maddesi ile değişik 7201 sayılı Kanunun 35. maddesinin ikinci fıkrasına göre, “adresini değiştiren kimse yenisini bildirmediği ve adres kayıt sisteminde yerleşim yeri adresi de tespit edilemediği takdirde, tebliğ olunacak evrakın bir nüshası eski adrese ait binanın kapısına asılır ve asılma tarihi tebliğ tarihi sayılır.” düzenlemelerine yer verilmiştir. Ayrıca, Tebligat Kanununun 35. maddesine göre, yapılan tebliğin geçerli olabilmesi için, dosyada, aynı adrese, evvelinden usulüne uygun tebligatın yapılmış olması gerekir. Dosya kapsamına göre, yargılama aşamasında daha önce tebligat yapılmayan adrese çıkan davetiyenin taşındığından bahisle iade edilmesi üzerine, Tebligat Kanunun 35. maddesine göre tebligat yapıldığı, gıyabi hükmün de aynı adrese yine Tebligat Kanunun 35. maddesine göre yapılması isabetsizdir. Yeni bir geri çevirmeye ve temyiz incelemesinin geciktirilmesine mahal bırakılmaksızın, Davalının adres kayıt sistemindeki bulunan son yerleşim yeri adresinde yöntemince gıyabi hükmün tebliğ edilerek, yasal temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere, dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.