2. Hukuk Dairesi Esas No: 2006/14295 Karar No: 2007/6873
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2006/14295 Esas 2007/6873 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Kayseri 2. Aile Mahkemesi'nde görülen bir davanın temyizinde, davacı (koca)'nın Belçika'dan aldığı boşanma kararının Türk mahkemelerinde tanınmasına ilişkin olarak verilen karar bozulmuştur. Toplanan delillere göre kocanın Türk ve Belçika vatandaşı olduğu, kadının Türk vatandaşı olduğu ve kocanın Belçika'da, kadının ise Kayseri'de yaşadığı belirlenmiştir. Yabancı ilamın Türk kamu düzenine aykırı olmaması gerektiği belirtilerek, tenfizle ilgili 38. maddesi (a) ve (d) bentleri tanıma sırasında dikkate alınmamaktadır. Boşanma hukuku kesin yetki kuralına tabi olmadığından, yabancı mahkemede uygulanan maddi ve hukuki tespitler tanıma sırasında denetim dışında tutulmalıdır. Yabancı mahkemenin Türk hukukunu yanlış uygulaması, kamu düzenine aykırılık oluşturmadığından davacı (koca) tarafın yabancı mahkemede temyiz veya istinaf yoluna başvurmamış olması nedeniyle, yabancı ilamın Türk mahkemelerinde tanınması gerekmektedir. Hükümde belirtilen kanun maddeleri: 2675 Sayılı Yasa maddesi 13 (eşlerin milli hukukuna tabi olduğu), maddesi 42 (yabancı ilamın Türk kamu düzenine aykırılığının engel teşkil ettiği durumlar), HUMK maddesi 9/son, 187 ve 195 (boşanma hukukunun kesin yetki kuralına tabi olmadığı) ve M. K. maddesi 168 (boşanma davalarında yabancı mahkemenin yetkisi).
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı (koca) Belçika – Charlorei Asliye Hukuk Mahkemesinden almış olduğu boşanma kararının tanınmasını istemiştir. Boşanma sebepleri ve hükümleri eşlerin milli hukukuna tabidir. Eşlerin ayrı vatandaşlıkta ise müşterek yerleşim yeri hukuku, bulunmadığı takdirde müşterek mutat mesken hukuku, bununda bulunmaması halinde Tüzük hukuku uygulanır.(2675 S.K. m. 13) Toplanan delillerden kocanın hem Türk, hem de Belçika vatandaşı kadının ise Türk vatandaşı olduğu, kocanın Belçika’da kadının da Kayseri’de oturduğu anlaşılmaktadır. Tanımaya karar verilebilmesi için yabancı ilamın Türk Mahkemesinin kesin yetkisine girmeyen bir konuda verilmiş olması ve bu ilamın Türk Kamu Düzenine açıkça aykırı bulunmaması gerekir. (2675 SK. m. 42) Tenfizle ilgili 38. maddesinin (a) ve (d) bentleri tanıma sırasında dikkate alınmayacaktır. Boşanma hukuku kesin yetki kuralına tabi bulunmamaktadır.(HUMK. m. 9/son, 187, 195 ve M. K.’nun 168) Tanıma sırasında yabancı mahkemede uygulanan maddi ve hukuki tespitler, özellikle usuli işlemler denetim dışında tutulmalıdır. Belçika – Charleroi Asliye hukuk Mahkemesinde (yabancı mahkemede) tebligatlar kendi kuralları çerçevesinde yerine getirilmiş ve taraf teşkili yapılmıştır.(Lexfori) Yabancı Mahkemenin Türk Hukukunu uygulanmaması veya yanlış uygulanması başlı başına kamu düzenine açıkça aykırılık oluşturmaz ve tanımaya da engel teşkil etmez. Türk Hukuk düzeninin temelini teşkil eden ve kendisinden vazgeçilmeyecek değerlerin ihlal edilmesi halinde kamu düzeninin açıkça ihlal edildiğinden söz edilebilir. Davalı (kadın) Türk Hukukunun uygulanmadığını yahut yanlış uygulandığını ileri sürerek yabancı mahkeme önünde istinaf yahut temyiz yoluna da başvurmamıştır. Bu açıklama karşısında 2675 Sayılı Yasanın 42. maddesinin aradığı şartlar gerçekleşmiştir. Tanımaya karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ:Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 26.04.2007 Prş.