Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/11222 Esas 2019/9753 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/11222
Karar No: 2019/9753
Karar Tarihi: 07.05.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2018/11222 Esas 2019/9753 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, birlikte konut dokunulmazlığını ihlal etme suçu olan TCK'nin 116/1 ve 119/1-c maddelerinin uzlaşma kapsamına alınmadığını belirtmiştir. Temyiz itirazlarının çoğu reddedilmiş, ancak mahkeme, tanıkların dinlenmemesi, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmamasının tartışılmaması ve Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğine karar vermiştir. Bu nedenlerle hüküm bozulmuştur.
5221 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun, Türk Ceza Kanunu'nun 116/1, 119/1-c maddeleri.
3. Ceza Dairesi         2018/11222 E.  ,  2019/9753 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    02.12.2016 tarihli ve 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun"un 254. maddesinin 1. fıkrasında yapılan değişiklikle ilgili olarak; sanık hakkında tekerrüre esas alınan TCK"nin 116/1, 119/1-c maddelerinde düzenlenen birden fazla kişi tarafından birlikte konut dokunulmazlığını ihlal etme suçu yeni düzenleme ile uzlaşma kapsamına alınan bir suç olmadığından, tebliğnamenin bu yöndeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
    Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1) Olay yerinde bulundukları anlaşılan ve olayın aydınlatılması için dinlenmeleri gerekli olan ancak usulüne uygun tebligata rağmen duruşmaya gelmeyen ve savcılık soruşturması esnasında da bilgi ve görgülerine başvurulmadığı anlaşılan tanıklar ... ve ... hakkında CMK"nin 44. maddesi uyarınca zorla getirme kararı çıkartılarak mahkemede dinlenmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2) Sanığın mahkeme önündeki 16.06.2015 tarihli savunmasında; mağdurun kendisine "bırak lan şişeyi diyerek sinkaflı küfürlerde bulunması" sonucu kavganın başladığını savunması karşısında, bu hususun mağdur ve tanıklara da sorularak, mahkemece ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenmeye çalışılması, bu hususun tespit edilememesi halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4 - 238 Esas ve 367 Karar sayılı kararı ve bu kararla uyumlu ceza dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, sanık lehine TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılmaması,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.05.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.






















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.