Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/22579
Karar No: 2008/728
Karar Tarihi: 21.01.2008

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/22579 Esas 2008/728 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2007/22579 E.  ,  2008/728 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bakırköy 3. İcra Mahkemesi
    TARİHİ : 12/09/2007
    NUMARASI : 2007/570-2007/1045

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    Alacaklının İstanbul 2.Tüketici Mahkemesi’nden aldığı 16.03.2007 tarihli ilamın hüküm bölümünde “davanın kabulü ile dava konusu ayıplı ürünün davacıya iadesine, aynı nitelikteki ayıpsız yeni ürünün davacıya verilmesinin aynen ifa mümkün olmazsa İİK’nun 24.maddesine göre işlem yapılmasına” karar verildiği görülmüştür.
    İİK’nun 24/4.maddesi “yedinde bulunmazsa ilamda yazılı değerin alınacağı, vermezse ayrıca icra emrine hacet kalmaksızın haciz yolu ile tahsil olunacağına, taşınır malın değeri ilamda yazılı olmadığı veya ihtilaflı bulunduğu takdirde icra müdürü tarafından haczin yapıldığı tarihteki değere göre takdir olunacağı” hüküm altına almıştır.
    Bu durumda, yapılması gereken iş; ilama uygun olarak alacaklının takip talepnamesinde “…aynen ifayı” talep etmesi, bunun yanında “aynen ifanın mümkün olmaması halinde icra müdürlüğünce 24.maddeye uygun olarak işlem yapılmasını” istemekten ibaretken ilama aykırı olarak, kendiliğinden, bir bedel tespit ederek İİK’nun 58/3.maddesine de aykırı biçimde takipte (28.000 Euro)nun tahsilini talep etmesine ve 24.madde uygulaması sonucunda tespit edilecek bedelin ödenmesi için borçluya tebliğ edilecek olan muhtıranın tebliğ tarihinden itibaren faiz istenebileceği de göz ardı edilerek yukarıda açıklanan bu bedele yıllık %12 faiz  istenmesi de doğru değildir.
    Mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda şikayetin kabulüyle ilama aykırılığın kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle taleple bağlı kalınmaksızın takibin bu yöne ilişkin bölümünün iptaline karar vermek gerekirken yazılı biçimde reddine karar verilmesi doğru değildir.
    SONUÇ  : Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 21.01.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi