Abaküs Yazılım
İdare Dava Daireleri Kurulu
Esas No: 2020/1095
Karar No: 2021/2692
Karar Tarihi: 29.11.2021

Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2020/1095 Esas 2021/2692 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2020/1095
Karar No : 2021/2692

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : … Gıda ve Ambalaj San A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN KONUSU : Danıştay Onuncu Dairesinin 09/10/2019 tarih ve E:2014/6709, K:2019/6450 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 30/06/2013 tarih ve 28693 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Türk Gıda Kodeksi Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği'nin 19. maddesinin atıfta bulunduğu (II) sayılı Ekin, (A) Bölümünün 2/8. maddesinin iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Onuncu Dairesinin 09/10/2019 tarih ve E:2014/6709, K:2019/6450 sayılı kararıyla;
Davalı idarenin usule ilişkin itirazı yerinde görülmemiş;
5996 sayılı Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu'nun 23., 24. ve 26. maddelerine dayanılarak ve 1333/2008/EC sayılı Avrupa Parlamentosu ve Konseyi Tüzüğüne paralel olarak hazırlanan Türk Gıda Kodeksi Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği'nin 30/06/2013 tarih ve 28693 sayılı Resmi Gazete'de yayımlandığı,
Türk Gıda Kodeksi Gıda Katkı Maddeleri Yönetmeliği'nin 1. maddesinde, Yönetmeliğin amacının, tüketici ve insan sağlığını, tüketici haklarını, gıda satışında adaletin sağlanmasını ve uygun durumlarda çevrenin korunmasını da göz önünde bulundurarak; a) Ek-II ve Ek-III’te yer alan gıda katkı maddelerinin listesini, b) Gıdalarda, gıda katkı maddelerinde, gıda enzimlerinde ve gıda aroma vericilerinde kullanılan gıda katkı maddelerinin kullanım koşullarını, c) Gıda katkı maddelerinin etiketleme kurallarını belirlemek olduğunun belirtildiği; "Taşınma prensibi" başlıklı 19. maddesinin 1. fıkrasında, "EK–II’de belirtilen gıdalar dışında, bir bileşik gıdanın bileşenlerinin birinde kullanımına izin verilen bir gıda katkı maddesinin, bu bileşik gıdada da bulunmasına izin verilir." kuralına yer verildiği,
Yönetmeliğin (II) sayılı Ekinin, (A) Bölümünün dava konusu edilen 2/8. maddesinde, "Bu Yönetmeliğin 19. maddesinin birinci fıkrasında yer alan taşınma prensibi; genel gıda katkı maddeleri ile ilgili Tablo 1' de listelenen gıdalara ve gıda renklendiricileri ile ilgili Tablo 2' de listelenen gıdalara uygulanmaz." hükmünün yer aldığı; (II) sayılı Ekin, (A) Bölümünün "Bu Yönetmeliğin 19 uncu maddesinin birinci fıkrasında yer alan taşınma prensibinin sonucu olarak katkı maddesi bulunmasına izin verilmeyen gıdalar" başlıklı (1) sayılı Tablosunun 10. satırında, "Türk Gıda Kodeksi Şeker Tebliği'nde tanımlanmış şeker" ifadesine yer verildiği,
Dava konusu edilen hükmün, üst normlara ve uluslararası düzenlemelere aykırı bir husus içermediği, Yönetmeliğin amaç maddesiyle uyumlu olduğu ve iptalini gerektiren bir nedenin bulunmadığı,
Davacı tarafından, ürettiği özel ürünler için idari para cezalarının uygulandığı, Yönetmelik'te sofralık tatlandırıcıların, diğer gıda katkı maddeleri ve/veya gıda bileşenlerini içerebilen ve son tüketiciye şeker ikamesi olarak satışı amaçlanan izin verilmiş tatlandırıcı preparatlarını ifade ettiğinin belirtildiği, şekerin yerine tamamen geçmesine izin verilen maddeler ile şekeri karıştırmanın mümkün olduğu, ayrı ayrı satışına izin verilen ürünlerin birlikte üretilmesi ve satışına izin verilmemesinin hukuka aykırı olduğu; Yönetmeliğin 19. maddesinin 1. fıkrasında yer alan taşıma prensibi sonucunda, katkı maddesi içermesine izin verilmeyen gıdaların, aynı Yönetmeliğin (II) sayılı Ekinin, (A) Bölümünün 2/8. maddesinde tanımlandığı ve Türk Gıda Kodeksi Şeker Tebliği'nde yer alan şekerlerin katkı maddesi içeremeyeceğinin Yönetmelik'te hüküm altına alındığı, Yönetmeliğin (II) sayılı Ekinin, (A) Bölümünün 2/8. maddesindeki hükmün iptal edilmesi gerektiğinin ileri sürüldüğü,
İzmir Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü tarafından verilen …tarih ve …, …, …, … sayılı idari para cezası ödenmesine ilişkin idari yaptırım kararlarının ise; "aspartam" ve "steviol glikozit" isimli gıda katkı maddelerinin, Yönetmeliğin 5. maddesinin 1. fıkrasındaki, "Sadece EK-II’de yer alan gıda katkı maddeleri, olduğu haliyle piyasaya arz edilir ve bu ekte yer alan koşullar altında gıdalarda kullanılır." hükmüne aykırı olarak kullanıldığından bahisle, 5996 sayılı Kanun'un 40. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendindeki "21 inci maddenin beşinci fıkrasına aykırı hareket edenlere onbin Türk Lirası idarî para cezası verilir. Ürünlerin, insan sağlığı için risk oluşturması durumunda ürünler masrafları sorumlusuna ait olmak üzere piyasadan toplatılır ve mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilir. Aykırılık sadece etiket bilgilerinden kaynaklanıyor ise idarî para cezası beşbin Türk Lirası olarak uygulanır." hükmü uyarınca verildiği; davalı idarenin ise savunmasında, davacı firmanın ürünlerinin bileşik gıda olarak değerlendirilmesinin uygun olmadığı, bu kapsamda iptali istenilen Yönetmelik hükmü ile bahsi geçen ürünler arasında herhangi bir bağlantı bulunmadığınının belirtildiği,
Davacı tarafından sadece düzenleyici işleme karşı açılan bu davada, iptali istenilen Yönetmelik hükmünün davacıya uygulanamayacağı yolundaki yoruma dayalı iddianın, ancak uygulama işlemine karşı açılacak bir davada öne sürülebilecek bir iddia olması nedeniyle, düzenleyici işleme yönelik açılan bu davada, davacının bu yoldaki iddialarını değerlendirme imkanı bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; kendilerinin, şeker hastalarına (diyabetikler) yönelik olarak kandaki şeker miktarını yükseltmeyen özel ürünler ürettiği; bu ürünleri hem yurt içinde hem de yurt dışında verilmiş izinler sayesinde satışa sunduğu; bu izinler ve kazanılmış haklar hiçe sayılarak haklarında ceza tesis eildiği; şeker üretip satan bir firma olmadıkları; şeker ve tatlandırıcıların her ikisinin de piyasaya tek başlarına sürülebiliyorken birlikte piyasaya sürülmesinin engellenmesinin hukuka aykırı olduğu; tamamen aynı formülasyonla üretilmiş birçok ürünün Avrupa'da satıldığı; firmanın müşterilerinin bilinçli kişiler olduğu ve firmanın da müşteriyi kandırma veya gıda güvenliğini tehlikeye sokmak gibi bir durumunun söz konusu olmadığı; davalı idarenin, firmaya ait ürünlerin niteliği ve uygulanması gereken mevzuat konusunda hatalı yorum yaptığı ve hatalı yoruma karşı dava açılamayacağı için mevzuatın daha açık ve anlaşılır duruma getirilmesi amacıyla işbu davanın açıldığı ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Onuncu Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c)Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2.Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Onuncu Dairesinin temyize konu 09/10/2019 tarih ve E:2014/6709, K:2019/6450 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 29/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi