Esas No: 2021/2807
Karar No: 2021/7481
Karar Tarihi: 29.11.2021
Danıştay 4. Daire 2021/2807 Esas 2021/7481 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
DÖRDÜNCÜ DAİRE
Esas No : 2021/2807
Karar No : 2021/7481
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
(… Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : … Tekstil ve Kimya Yayıncılık Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Davacı şirket tarafından, sahte fatura kullandığından bahisle düzenlenen vergi tekniği raporuna dayanılarak takdir komisyonu kararına istinaden re'sen tarh edilen 2010/3 dönemi vergi ziyaı cezalı katma değer vergisinin kaldırılması istenilmektedir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Danıştay bozma kararı üzerine Bölge İdare Mahkemesince; Vergi Denetim Kurulu Başkanlığının 12/10/2015 tarihli yazısı uyarınca, davacının, 2010 yılı hesap ve işlemlerinin, … adlı mükellefçe düzenlenen sahte faturaları kullandığı gerekçesiyle incelenmesine başlanıldığı ve akabinde davacının, adı geçen mükelleften fatura alınan dönemler için takdir komisyonuna sevk edildiği, vergi incelemesi kapsamında, davacı şirketin iş yeri adresine ve davacı şirket yetkilisinin MERNİS adresine defter-belge isteme yazılarının gönderildiği, ancak tebligat yapılamadığı, bu nedenle mükellefe ve yetkilisine ulaşılamadığından ilgili yıl defter-belgelerinin temin edilemediği ve incelemenin tarh dosyası ve GİB-İNTRA sistem sorgulamaları üzerinden tamamlanarak, dayanak takdir komisyonu kararına dayanak alınan vergi tekniği raporunun düzenlendiği, söz konusu raporda, davacının BA formuyla bildirdiği alışları defter-belgelerine kaydettiği ve haksız KDV indiriminde kullandığı kabul edilerek, kullanılan sahte faturaların aylık dökümlerinin yapıldığı, incelemede davacının sahte olduğu ileri sürülen faturaları defterlerine kaydedip kaydetmediği yönünde yapılan araştırmadan, mükellefe ve yetkilisine ulaşılamadığından ilgili yıl defter ve belgelerinin temin edilememesi nedeniyle sonuç alınamadığı görülmekle birlikte, bu araştırma sonucunun, söz konusu faturaların davacı defterlerine kaydedildiğinin kabulünü gerektirir bir sebep olmayıp, şayet tebligat usulüne uygunsa, davacı tarafından yasal defter ve belgelerin usulüne uygun şekilde istenilmesine karşılık incelemeye ibraz edilmemiş olduğunu gösteren ve bu nedenle ilgili yıla ilişkin tüm KDV indirimlerinin reddini gerektirir başka bir re'sen tarh nedeni teşkil ettiği, ancak dava konusu cezalı tarhiyatın 213 sayılı Kanunun 30/3 maddesinde ifadesini bulan "Bu Kanuna göre tutulması mecburi olan defterlerin hepsi veya bir kısmının tutulmamış veya tasdik ettirilmemiş olması veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara herhangi bir sebeple ibraz edilmemesi" sebebine dayanmadığı, bu tespit ve değerlendirmeler ışığında, gerek davalı idarece, gerek kararı cezalı tarhiyata dayanak alınan takdir komisyonunca, re'sen tarh nedeninin mevcudiyeti (sahte faturaların defterlere kaydedilmek suretiyle KDV indiriminde kullanıldığı) ve dava konusu dönemlerde tarhı gereken ödenecek fark KDV bulunduğu (sahte olduğu ileri sürülen faturalarda yer alan KDV'lerin indirimleri reddedilmek ve varsa dava konusu döneme ait diğer indirilecek KDV tutarları ile önceki dönemden devreden indirilecek KDV tutarları da dikkate alınmak suretiyle beyan tablosu yeniden düzenlendiğinde, dava konusu dönemde ödenecek fark KDV çıktığına) hususunun ortaya konulamadığı görülmekle, bu haliyle varsayıma ve eksik incelemeye dayalı olarak yapılan dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne dair Vergi Mahkemesi kararına yöneltilen istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, takdir komisyonu tarafından yeterli inceleme ve araştırmaya dayanılarak somut tespitlerle matrah takdir edildiği, yapılan işlemlerin yasal ve yerinde olduğu belirtilerek temyiz isteminin kabulü ile Vergi Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Cevap verilmemiştir.
TETKİK HÂKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Uyuşmazlıkta, davacının ilgili dönemdeki yasal defterleri üzerinde inceleme yapılmadığı ve eleştiri konusu yapılan faturaların davacı tarafından yasal defterlere kaydedilerek ilgili dönemde indirim konusu yapılıp yapılmadığının somut olarak tespit edilmediği anlaşılmaktadır. Bu durumda, takdir komisyonu kararı ve dayanağı vergi tekniği raporunun varsayıma ve eksik incelemeye dayalı olduğu sonucuna ulaşılmakla, dava konusu cezalı tarhiyatta hukuka uyarlık bulunmadığından temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Vergi Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dördüncü Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 3/B maddesinde, vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyetinin esas olduğu belirtilmiş, 30. maddede resen vergi tarhı, vergi matrahının tamamen veya kısmen defter kayıt ve belgelere veya kanuni ölçülere dayanılarak tespitine imkan bulunmayan hallerde takdir komisyonları tarafından takdir edilen veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlarca düzenlenmiş vergi inceleme raporlarında belirtilen matrah veya matrah kısmı üzerinden vergi tarh olunması' şeklinde tanımlanarak, re'sen takdir sebepleri bentler halinde sayılmış, 6. bentte tutulması zorunlu olan defterlerin veya verilen beyannamelerin gerçek durumu yansıtmadığına dair delil bulunması re'sen takdir sebebi olarak belirtilmiştir. Aynı Kanun'un 31. maddesinde ise takdir komisyonunca belli edilen matrah veya matrah kısmının takdir kararına bağlanacağı ve takdirin müstenidatı ve takdir hakkında izahatın takdir kararlarında bulunması gereken malumat arasında olduğu belirtilmiş, 72. maddenin 1. fıkrasına göre kurulan takdir komisyonlarının, 74. maddedeki görevleri dolayısıyla bu Kanunda yazılı inceleme yetkisini haiz oldukları, komisyonun yetkilerini belirleyen 75. maddenin 1. fıkrasında düzenlenmiştir. 134. maddede de vergi incelemesinden amacın, ödenmesi gereken vergilerin doğruluğunu araştırarak, tespit etmek ve sağlamak olduğu açıklanmıştır.
Dava dosyası ile Danıştay Dördüncü Dairesinin 2021/2808 esas sayılı dosyasının birlikte incelenmesinden; davacının 2010 yılı katma değer vergisi matrahının re'sen takdiri için 16/11/2015 tarihinde takdire sevk edildiği, davacı hakkında düzenlenen … tarih ve … sayılı Vergi Tekniği Raporu'nda; davacının ihtilaflı dönemlerde fatura aldığı … hakkında sahte belge düzenleme nedeniyle vergi tekniği raporu bulunduğundan bahisle indirimi kabul edilmeyecek KDV tutarlarının tespit edildiği, davacının ilgili dönem KDV beyannamesine göre ödenecek vergi çıkan dönemler için re'sen tarhiyat önerildiği, bunun üzerine takdir komisyonu tarafından söz konusu vergi tekniği raporu dikkate alınarak 28/12/2016 tarihinde dönem matrahının belirlendiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava konusu cezalı tarhiyata dayanak olarak alınan davacının ilgili dönemde faturalarını kullandığı … 'ya ait vergi tekniği raporu incelenerek alımlarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı hususu değerlendirilmek suretiyle işin esasına ilişkin bir karar verilmesi gerektiğinden, aksi yönde verilen Vergi Dava Dairesi kararında hukuki isabet görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Temyiz isteminin kabulüne,
2. Temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi … Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:… , K:… sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 29/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.