Defter ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/8001 Esas 2019/2630 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/8001
Karar No: 2019/2630
Karar Tarihi: 13.03.2019

Defter ve belgeleri gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/8001 Esas 2019/2630 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir ceza davasında sanık, defter ve belgeleri gizlemek suçundan mahkum edilmiştir. Ancak, sanığın adli sicil kaydında geçen mahkûmiyetleri idari yaptırıma dönüştüğünden hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilip verilmeyeceği değerlendirilmeden, isabetsiz gerekçeler ile uygulanmamıştır. Ayrıca suç tarihinin hatalı olarak yazılması ve TCK'nin 53. maddesi uygulamasının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği göz önüne alınmadan verilen hüküm bozulmuştur. Kanunlar ile ilgili olarak, sanığın adli sicil kaydına ilişkin eylemler için 3167 sayılı Kanun’un 16/1. maddesi, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. maddesi, suç tarihinin hatalı yazılması için 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi ve Anayasa Mahkemesi iptal kararı ile birlikte uygulanması gereken kanunlar belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi         2017/8001 E.  ,  2019/2630 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Defter ve belgeleri gizleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre, yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1- Sanığın adli sicil kaydında geçen 3167 sayılı Kanun"un 16/1. maddesi uyarınca verilen mahkûmiyetlerine ilişkin eylemlerinin 31.01.2012 tarih ve 28193 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak 03.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6273 sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince idari yaptırıma dönüştüğünden, 5728 sayılı Kanunun 562. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK’nin 231. maddesi gereğince, objektif ve subjektif koşulların bulunup bulunmadığı değerlendirilerek "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" kararı verilip verilmeyeceği hususunun buna göre tartışılması gerektiği gözetilmeden “sanığın adli sicil kaydında kasıtlı suçtan ilam bulunması nedeniyle” şeklindeki isabetsiz gerekçe ile uygulanmaması,
    2- Suç tarihinin gerekçeli karar başlığında, defter ve belgelerin ibrazı için tebligatın yapıldığı tarihten itibaren 15 günlük sürenin sonu olan “07.01.2011” yerine, “2010” olarak hatalı yazılması,
    3- 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz talebi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, 13.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.