Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/808
Karar No: 2019/5487
Karar Tarihi: 17.09.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/808 Esas 2019/5487 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/808 E.  ,  2019/5487 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    TÜRK MİLLETİ ADINA



    Taraflar arasında görülen davada Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi"nce verilen 15/06/2015 gün ve 2014/540 - 2015/502 sayılı kararı onayan Daire"nin 08/03/2017 gün ve 2015/13278 - 2017/1369 sayılı kararı aleyhinde davalı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:
    Asıl davada davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın dava dışı Yüreklican Ltd. Şti"ye kullandırdığı 10.06.2008 tarihli krediye kefil olduğunu, daha sonraki tarihlerde şirket ile davalı arasında başka kredi sözleşmeleri de imzalandığını, müvekkilinin bu sözleşmelerde imzasının bulunmadığını, ancak davalı tarafından yeni kredi sözleşmelerine dayanılarak aleyhine icra takibi yapıldığını, davacının sonraki tarihli kullandırılacak tüm kredilerden sorumlu olmasının düşünülemeyeceğini, buna rağmen icra işlemlerine muhatap olmamak için 150.000,00 TL"yi ihtirazi kayıtla 22/03/2013 tarihinde ödemek zorunda kaldığını ileri sürerek ödenen bedelin ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; birleşen davada da davacı vekili, hakkında başlatılan icra takibine konu borcu icra takibinden önce ödediğini ileri sürerek, borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davacının dava dışı Yüreklican Ltd. Şti"nin asıl borçlu olduğu 10/06/2008 tarihli sözleşmeyi müteselsil kefil olarak imzaladığı, kefalet miktarı her ne kadar sözleşmede yazılmamış ise de kredi limitinin 150.000,00 TL olarak sözleşmede belirtildiği, sözleşmenin imzalandığı tarih itibariyle davacının kefaletinin geçerli olduğu, icra takip tarihi itibariyle davacının borcunun 29.496,17 TL olarak tespit edildiği, buna rağmen davacının icra takibinin yapıldığı gün 150.000,00 TL ödemeyi ihtirazi kayıtla yaptığı, icra takibinin açıldığı gün ödeme yapmış olması nedeniyle takibe sebebiyet vermesinden dolayı icra masraf ve avukatlık ücretinden sorumlu olacağı, davacının 116.502,80 TL fazladan ödediği; birleşen dosya yönünden ise davacının 180.179,57 TL için borçlu olmadığı, bu tutar üzerinden davalının kötüniyet tazminatına mahkum edilmesi gerektiği gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulü ile 116.502,80 TL"nin temerrüt tarihi olan 02/04/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, birleşen davanın kısmen kabulü ile 24. İcra Müdürlüğünün 2013/4155 sayılı dosyasında davacının 170.543,23 TL asıl alacak, 8.161,73 TL temerrüt faizi, 408,06 TL BSMV, 1.066,55 TL masraf olmak üzere toplam 180.179,57 TL için borçlu olmadığının tespitine, davacı yönünden bu miktar için yapılan icra takibinin iptaline, davacının kötü niyet tazminat talebinin kabulü ile, fazladan takip yapılan miktar üzerinden %20 oranında hesap edilen 36.035,91 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının tazminat talebinin reddine dair verilen kararın davalı vekili tarafından temyizi üzerine karar Dairemizce onanmıştır.
    Davalı vekili, bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
    1- Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin asıl davaya yönelik tüm, birleşen davaya yönelik sair karar düzeltme istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    2- Davacı tarafça asıl davada, borçlu olmadığı halde icra tehdidi altında ödenmek zorunda kalınan 150.000,00 TL’nin istirdadı, birleşen davada ise, hakkında başlatılan icra takibine konu olan borcun icra takibinden önce ödendiği iddiası ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişin olup mahkemece asıl davanın kısmen kabulü ile, 116.502,80 TL’nin faiziyle davalıdan tahsiline, birleşen davanın da kısmen kabulü ile, Ankara 24. İcra Müdürlüğü’nün 2013/4155 Esas sayılı dosyasında davacının 170.543,23 TL asıl alacak ve fer’ileri ile birlikte toplam 180.179,57 TL borçlu olmadığının tespiti ile davacı yönünden takibin bu miktar için iptaline karar verilmiştir.
    Ancak, somut uyuşmazlıkta 150.000,00 TL’nin istirdadının istenildiği icra takibinden sonra açılan asıl davada, istirdat isteminin içinde davacının davalı tarafa 150.000,00 TL borçlu olmadığının tespiti isteminin de bulunduğu ve yapılan yargılama neticesinde davacının borçlu olmadığının tespiti halinde borçlu olunmayan bedelin istirdadına karar verileceği, bu itibarla asıl davanın konusu olan 150.000,00 TL yönünden davacının birleşen davada borçlu olmadığının tespitini istemekte hukuki yararı bulunmadığının kabulü ile, birleşen davada, davacı aleyhine Ankara 24. İcra Müdürlüğü’nün 2013/4155 Esas sayılı dosyası üzerinden 199.325,42 TL asıl alacak ve fer’ileri ile birlikte toplam 210.720,74 TL üzerinden başlatılan icra takibi nedeniyle asıl davanın konusu olan 150.000,00 TL’nin dışında kalan miktar yönünden değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar vermek gerekirken, anılan husus nazara alınmaksızın hüküm tesisi doğru olmamış, davalı vekilinin birleşen davaya yönelik karar düzeltme istemlerinin kabulü ile Dairemiz 08.03.2017 tarih, 2015/13278 E-2017/1369 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak mahkemece birleşen davada verilen hükmün davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin asıl davaya yönelik tüm, birleşen davaya yönelik sair karar düzeltme istemlerinin REDDİNE, davalı vekilinin birleşen davaya yönelik karar düzeltme istemlerinin kabulü ile, Dairemiz 08.03.2017 tarih, 2015/13278 E-2017/1369 K. sayılı onama ilamının kaldırılarak birleşen davada verilen kararın açıklanan gerekçe ile davalı yararına BOZULMASINA, asıl davada bakiye 27,10 TL karar düzeltme harcının ve 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK 442/3.maddesi hükmü uyarınca takdiren 389,49 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyen davalıdan alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, birleşen davada temyiz peşin ve onama harcının istek halinde davalıya iadesine, 17/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi