Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/155
Karar No: 2019/5478
Karar Tarihi: 17.09.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/155 Esas 2019/5478 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/155 E.  ,  2019/5478 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada Kayseri 1. Asliye Ticaret Mahkemesince bozmaya uyularak verilen 01/11/2017 tarih ve 2016/1053-2017/854 sayılı kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 17/09/2019 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davalı ile 24.01.2013 tarihli antrepo sözleşmesi imzaladıklarını, ardiye ücretinin 0,30 Euro x ton x gün olarak belirlendiğini, sözleşmenin 21.11.2013 tarihine kadar bu şekilde uygulandığını, bu tarihten sonra müvekkilinin malları kendi deposunda muhafaza etmek istediğini, anılan tarih itibariyle davalı deposunda 105.724,34 kg mal bulunduğunu, antrepo bedelinin 12.053,25 (4.415 Euro) olduğunu, davalının ise kendilerinden 83.000.- TL talep ettiğini, yapılan görüşmelerden sonuç alınamayınca üçüncü kişilerden yardım istendiğini, yapılan görüşmelerde borcun 50.000.- TL"ye indirildiğini, davalının bu miktar ödenmeden malların teslim edilmeyeceğini belirtmesi üzerine 21.11.2013 tarihinde 50.000.- TL ödeme yaptıklarını, 22.11.2013 tarihinde malların davacıya verildiğini, davacının zor durumundan yararlanılmak istendiğini ileri sürerek, 37.900.- TL"nin tahsilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, ihtirazı kayıt öne sürmeden ödeme yapıldığını, gönderilen faturalara itiraz edilmediğini, antrepo ücreti ödenmeden önce herhangi bir ihtar veya ihbarda bulunulmadığını, davacının mallarının bir yıla yakın süre antrepoda kaldığını, 01.06.2013 tarihli yazı ile depoda bekleyen mallar için yeni fiyat tarifesinin bildirildiğini, davacının bu tarifeye itiraz etmediğini, 50.000.- TL"den daha fazla ücrete hak kazandıklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arası akdedilen Antrepo Sözleşmesinde belirtilen ardiye hammaliye ve ordino ücretlerinin piyasa uygulamaları ve teamüllerine uygun olduğu, ardiye hammaliye ve ordino ücreti olarak davacıdan 12.026,32 TL talep edilebileceği, sözleşmesi şartlarında davalının ardiye, depolama ve diğer hizmet ücretlerini tek taraflı olarak artırılabileceğine dair bir madde bulunmadığı ayrıca sektör uygulama ve teamüllerine göre, depolamak, muhafaza edilmek üzere antrepoya boşaltılarak işletmeciye teslim edilen eşyaların, antrepoda muhafaza edildiği süreç içinde ücret artışı yapılarak, eşya sahibine yüksek miktarda fatura düzenleyip bu tutar ödenmediği takdirde eşyaya hapis hakkı uygulamanın etik bir yöntem olmadığı, davalı tarafından ilk etapta 83.000,00 TL daha sonra 50.000,00 TL talep edildiği, miktarın piyasa koşullarına göre fahiş olup, TBK’nın 28. maddesince edimler arasında oransızlık olduğu, bunun mal teslim edilmeyerek zor durumdan yararlanma şeklinde gerçekleştiği, bu sebeplerle aşırı yararlanma şartlarının oluştuğu, davacıdan talep edilebilecek bedelin 12.026,32 TL olduğu, davacıdan tahsil edilen 50.000,00 TL" den belirlenen bu bedel düşüldüğünde davacının fazladan davalıya ödenen 37.973,68 TL"yi talep edebileceği gerekçesiyle, davanın kabulü ile, 37.900,00 TL’nin 21/11/2013 tarihinden itibaren işleyecek değişen oranlarda avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
    Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınıp, davacıya verilmesine, aşağıda yazılı bakiye 1.941,72 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, 17/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi