Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/19309
Karar No: 2019/5987
Karar Tarihi: 13.05.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/19309 Esas 2019/5987 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/19309 E.  ,  2019/5987 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    - K A R A R -

    Davacı ... vekili, davalılardan Abidin"den alacağına karşılık olarak emre muharrer senet aldığını, bu senette vadesinde ödenmeyince, davalı aleyhine takip yapıldığını, davalı Abidin"in mallarını kanuna aykırı bir şekilde kaçırdığını, davalı Abidin"in araziyi senedin vade tarihinden sonra 13/09/2011 tarihinde eşinin ablası olan Süleyman kızı davalılardan Bedia"ya tapuda düşük bedel ile devrettiğini, Bedia"nın da aynı araziyi kendi öz kardeşi ve borçlu Abidin"in kayın biraderi Süleyman oğlu Kasım"a 24/01/2012 tarihinde tapuda hileli olarak mal kaçırmak için düşük bedelle sattığı gibi gösterdiğini yapılan devirlerin muvazalı olarak yapıldığını ..."ı borçtan kurtarmaya yönelik olduğunu bu nedenle davanın kabulü ile söz konusu tasarrufların iptali ile gayrimenkulün Abiddin adına tapuya kayıt ve tescilini talep etmiştir.
    Davalı ... vekili, davacının dava dilekçesindeki iddialarının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, müvekkil Kasım"ın mevcut dosyada ne alacaklı, ne de borçlu konumunda olduğunu, ayrıca müvekkilinin sağlık nedeni ile geçici bir şekilde tapulu arazilerini damadı olan Abidin"e devrettiğini arazilerin müvekkile babasından miras kaldığını bu nedenle açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, davacının dava konusu bononun tanzim tarihini hatırlamadığını, vade tarihini bilmediğini beyan ettiği davalı ..."in kayda değer malvarlığının olmadığı, davalı ..."in ÇKS kaydı olmadığı, bono düzenleme tarihi itibari ile tapu kaydının, vergi mükellefiyet kaydı olmadığı, banka kayıtlarına göre davalı ... ve davacı arasında para transferinin olmadığı, 06/01/2011 tarihi ile 06/08/2011 tarihleri arasında davalı ... ve davacının emlak kaydı işlemlerinin olmadığı, takibe konu bononun tanzim tarihi itibari ile dahi dava konusu taşınmazların davalı ... adına kayıtlı olmadığı 202.500,00 TL miktarlı bir borcun malvarlığı olmayan bir kişiye esaslı bir tacir tarafından herhangi bir garanti (Kefalet-ipotek) alınmadan verilmesinin de hayatın olağan akışına aykırı olduğu davalı Abidin ve davacı arasındaki borç ilişkisinin gerçek bir borç olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, İİK 277 ve devamı maddeleri gereğince açılmış tasarrufun iptali istemine ilişkindir.
    Bu tür davaların dinlenebilmesi için, davacının borçludaki alacağının gerçek olması, borçlu hakkındaki icra takibinin kesinleşmiş olması, iptali istenen tasarrufun takip konusu borçtan sonra yapılmış olması ve borçlu hakkında alınmış kesin veya geçici aciz belgesinin (İİK.nun 277 md) bulunması gerekir. Bu ön koşulların bulunması halinde ise İİK.nun 278, 279 ve 280. maddelerinde yazılı iptal şartlarının bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. Özellikle İİK.nun 278.maddesinde akdin yapıldığı sırada kendi verdiği şeyin değerine göre borçlunun ivaz olarak pek aşağı bir fiyat kabul ettiği ve yasanın bağışlama hükmünde olarak iptale tâbi tuttuğu tasarrufların iptali gerektiğinden mahkemece ivazlar arasında fark bulunup bulunmadığı incelenmelidir. Aynı maddede sayılan akrabalık derecesi vs. araştırılmalıdır. Keza İİK.nun 280. maddesinde malvarlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastıyla yaptığı tüm işlemler, borçlunun içinde bulunduğu mali durumu ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya
    bilinmesini gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde tasarrufun iptal edileceği hususu düzenlendiğinden yapılan işlemde mal kaçırma kastı irdelenmelidir. Öte yandan İİK.nun 279. maddesinde de iptal nedenleri sayılmış olup bu maddede yazılan iptal nedenlerinin gerçekleşip gerçekleşmediği de takdir olunmalıdır.
    İİK."nun 282. maddesi gereğince iptal davaları borçlu ve borçlu ile hukuki muamelede bulunan veya borçlu tarafından kendilerine ödeme yapılan kimseler ile bunların mirasçıları aleyhine açılır. Ayrıca, kötü niyetli üçüncü şahıslar hakkında da iptal davası açılabilir.
    İİK.’nın 283/II maddesine göre de iptal davası, üçüncü şahsın elinden çıkarmış olduğu mallar yerine geçen değere taalluk ediyorsa, bu değerler nispetinde üçüncü şahıs nakden tazmine (davacının icra takibindeki alacak ve ferilerinden fazla olmamak üzere) mahkûm edilmesi gerekir. Bu ihtimalde 3. kişinin sorumlu olduğu miktar, elden çıkarılan malın o tarihteki gerçek değeridir. Bir başka anlatımla dava ve tasarrufa konu malı elinde bulunduran şahsın kötü niyetli olduğunun kanıtlanamaması halinde dava tümden reddedilmeyip borçlu ile tasarrufta bulunan şahıs tasarrufa konu malı elinden çıkardıkları tarihteki gerçek değeri oranında ve alacak miktarı ile sınırlı olarak tazminata mahkum edilmesi gerekir.
    Mahkemece, davalı ... ve davacı arasındaki borç ilişkisinin gerçek bir borç olmadığı kanaatine varılarak davanın reddine karar verilmiş ise de varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Davacı ...’nin alacaklı, davalı ...’in borçlu olduğu 06/01/2011 düzenleme tarih ve 06/08/2011 ödeme tarihli 202.500,00 TL bedelli emre muharrer senet ile icra takibi yaptığı ve takibin kesinleştiği 26/02/2014 tarihinde borç ödemeden geçici aciz vesikası bulunduğu, tapu kayıtlarında dava konusu ... Gırıherbi mevkii 1 nolu parseldeki taşınmazın 13/09/2011 tarihinde davalı borçlu Abiddin’in eşinin ablası olan Süleyman kızı davalıl Bedia"ya 209.100,00 TL bedelle devrettiği bilirkişi raporunda satış tarihindeki gerçek değerinin 4.980.948,00 TL olduğu, yine aynı taşınmazın davalı 3. kişi Bedia tarafından davalı ...’in eşinin erkek kardeşi davalı 4. kişi Kasım’a 24/01/2012 tarihinde 282.300,00 TL bedelle devredildiği bilirkişi raporunda satış tarihindeki gerçek değerinin 5.084.719,77 TL olduğu,tasarruf konusu taşınmazın 13/120 hissesinin davalı 4. kişi Kasım tarafından davalı 5. kişi Lokman’a 10/08/2012 tarihinde 16.500,00 TL bedelle devredildiği, bilirkişi raporunda satış
    tarihindeki gerçek değerinin 311.309,37 TL olduğu borçlu tarafından akrabalarına devir yaptığı, İ.İ.K 277. ve devamı maddeleri gereği tasarrufun iptali davasının dava şartlarının oluştuğu kabul edilerek işin esasına girilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken gerekçeli kararda yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı ..."e geri verilmesine 13/05/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi