Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8705
Karar No: 2017/3049
Karar Tarihi: 17.04.2017

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2016/8705 Esas 2017/3049 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Dava, mal alım-satım ve yatırım destek sözleşmesi sebebiyle davacının davalıdan belirli bir miktar mal almayı taahhüt ettiğini, buna karşılık davacının da davalıya yatırım desteği yaptığını ancak davalının taahhüt ettiği mal alımını yapmadığı gerekçesiyle açılmıştır. Davalının itirazının asıl alacak yönünden iptaliyle takibin devamına karar verilmesi talep edilmiştir.
Mahkeme, HMK'nun 114/ç maddesi gereğince kesin yetki kuralının dava şartı olduğunu ve dava şartlarının re'sen dikkate alınması gerektiğini belirttikten sonra, HMK'nun 14/2 maddesindeki kesin yetki kuralına değinmiştir. Taraflar arasındaki sözleşmede İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri'nin yetkili kılınmasına dikkat çeken mahkeme, bu belirlemenin de kesin yetki şartı olduğu gerekçesiyle davayı usul yönünden reddetmiştir. Ancak, bu kararın yerinde olmadığı ifade edilerek mahkeme kararı bozulmuştur.
Sonuç olarak, HMK'nun 114/ç maddesi gereği kesin yetki kuralının dava şartı olduğu belirtilmiştir. Ancak, taraflar arasındaki sözleşmede yer alan munhasır yetki şartının kesin yetki şartı olmadığına dikkat çekilerek, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak, HMK'nun 114/ç, 115, 14/2 ve 19. maddeleri kararda açıklanmıştır.
19. Hukuk Dairesi         2016/8705 E.  ,  2017/3049 K.

    "İçtihat Metni"


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - K A R A R -
    Davacı vekili, davacı ile davalı arasında imzalanan mal alım-satım ve yatırım destek sözleşmesi gereğince, davalının davacıdan belirli bir miktar mal almayı taahhüt ettiğini buna karşılık davacının da davalıya 15.000,00 TL + KDV yatırım desteği yaptığını ancak davalının taahhüt ettiği mal alımını yapmadığını bunun üzerine davacı – alacaklı tarafından davalı – borçlu aleyhine 2015/2057 esas sayılı dosyası üzerinden yatırım desteğinin iadesi için ilamsız takip yapıldığını, davalı – borçlunun haksız yere ödeme emrine itiraz ederek takibi durduğunu belirterek; davalının itirazının asıl alacak yönünden iptaliyle takibin devamına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı vekili, davalının taraflar arasındaki alım satım sözleşmesine uyduğunu, ancak davacının satışı önceden haber vermeden keserek haksız yere dava konusu ilamsız takibi başlattığını belirterek davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, HMK."nun 114/ç maddesi gereğince kesin yetki kuralının dava şartı olduğu ve HMK."nun 115. maddesi gereğince dava şartlarının mahkemece re"sen dikkate alınması gerektiğini açıkladıktan sonra HMK."nun 14/2 maddesindeki kesin yetki kuralına değinilmiş ve taraflar arasındaki sözleşmede İstanbul İcra Daireleri ve Mahkemeleri"nin yetkili kılınmasına dikkat çekilerek HMK."nun 17. maddesi gereğince bu belirlemenin de kesin yetki şartı olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliği nedeniyle ve dava şartı yokluğundan davanın usul yönünden reddine, talep halinde dava dosyasının yetkilMahkemesi"ne gönderilmesine karar verilmiş ve bu karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
    HMK."nun 14/2 maddesinin taraflar arasındaki ilişkide uygulanması mümkün olmayan bir kesin yetki kuralı olduğu açık olduğu gibi, taraflar arasındaki sözleşmede HMK."nun 17. maddesi gereğince yer alan yetki şartı da munhasır yetki şartı olup kesin yetki şartı değildir.
    HMK."nun 19. maddesi gereğince, munhasır yetki şartı davalı tarafça usulüne uygun şekilde ileri sürülmediği takdirde, sanki bir kesin yetki şartıymış gibi mahkemece re"sen dikkate alınamaz.
    Bu bakımdan yerel mahkemece davalı tarafından yetki şartı ileri sürülmediği halde münhasır yetki şartı kesin yetki şartı olarak değerlendirilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, yerel mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 17/04/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi