Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/6463 Esas 2020/3923 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/6463
Karar No: 2020/3923
Karar Tarihi: 24.06.2020

Taksirle Yaralama - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/6463 Esas 2020/3923 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2019/6463 E.  ,  2020/3923 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle Yaralama
    Hüküm : TCK"nın 89/4, 62, 50/3, 52/4. maddeleri uyarınca mahkumiyet


    Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Hükmedilen adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında, sanığın taksitlerden birisini zamanında ödememesi halinde geri kalan kısmın tamamının sanıktan tahsiline ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına karar verildiği anlaşılmakla, tebliğnamedeki TCK"nın 52/4. maddesine yönelik uygulamaya ilişkin bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.
    Dosya içeriğine göre, olay günü gündüz vakti 4.65 metre genişliğinde iki yönlü parke kaplı tehlikeli eğimli sokakta sanığın sevk ve idaresindeki kamyonet tipi aracı ile seyri sırasında direksiyon hakimiyetini kaybederek yolun sağında bulunan apartman girişine çarpıp devrilmesi neticesinde, kaldırımda bulunan iki katılanın yaralanması ile sonuçlanan olayda, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, tam kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu iki kişinin yaralanmasına neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurularak sanık hakkında eksik cezaya hükmolunması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine incelenen dosya kapsamına göre;
    Sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan ve bir gün karşılığı meblağın belirlenmesine dayanak olan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi;
    Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak; yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün dördüncü bendinin yerinden çıkarılarak yerine “Sanığa verilen 5 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK"nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine, TCK"nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 150 tam gün olarak belirlenmesine, TCK"nın 52/2. maddesine göre sanığın ekonomik durumu ve şahsi halleri gözetilerek günlüğü takdiren 20 TL den paraya çevrilerek 3.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ibaresinin eklenmesi ve hükümdeki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve Kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 24/06/2020 tarihinde oybirliğiyle ile karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.