
Esas No: 2007/5882
Karar No: 2007/6332
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2007/5882 Esas 2007/6332 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Simav A.H. (Aile) Mahkemesi
TARİHİ : 11.12.2006
NUMARASI :90-300
TEMYİZ EDEN :Davacı
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Velayetin davacı babaya verilmesine ilişkin olarak açılan dava sırasında, küçük Y. ile E."nın 2.6.2006 tarihinde kesinleşen karar ile hacir altına alınmasına ve babaanneleri E. A."ın vasi olarak atanmasına karar verildiği ve velayete ilişkin davada da husumetin vasiye yöneltilerek davacı M."in davasının reddine karar verilmiş olduğu görülmektedir.Davanın öncelikle vesayetin kaldırılması talebini içermesi sebebiyle, bu bölüme yönelik istemlerin vesayet makamı tarafından incelenmesi gerekli olduğundan davanın vesayetin kaldırılmasına ilişkin bölümünün tefrik edilerek, vesayet makamı tarafından verilecek karara göre işin esası hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ:Temyiz edilen hükmün gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin şimdilik incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oyçokluğuyla karar verildi.16.04.2007 Pzt
KARŞI OY
Davacının daha önce açtığı velayetin kendisine verilmesi istemine ilişkin davası reddedilmiş, Mahkemece annedeki velayette kaldırılarak, vasi tayini için Sulh Hukuk Mahkemesine ihbarda bulunulmuş, karar 10.3.2006 tarihinde kesinleşmiş, davacı baba kesinleşmeden onüç gün sonra 23.3.2006 tarihinde, velayetin kendisine verilmesi için yeniden bu davayı açmış, yargılama sırasında da, küçüklere 2.6.2006 tarihinde kesinleşen karar ile vasi tayin edilmiş, vasi davaya katılmıştır.
Velayet konusundaki bu dava devam ederken, vesayet makamı vasi tayinine karar vermiş ve vasi de bu davaya katılmıştır. Velayete ilişkin incelemede, vesayet makamının verdiği kararda dikkate alınarak, davanın reddine karar verilmiştir. Bu durum karşısında, yeni bir olay ve delilde söz konusu olmadığı halde, vesayet makamının, vesayet konusunda vereceği yeni karara kadar yargılamanın bekletilmesi gerektiği yolundaki bozma kararının HUMK. 77. maddesi ve usul ekonomisine de uygun düşmediği düşüncesiyle, çoğunluk görüşüne katılmıyorum.